‘Bize dayatılan şartlar Romanya’ya dayatılsaydı onlar da AB’ye üye olamazdı’
‘Moldova Ukrayna, Romanya da Polonya rolünü üstlenebilir’
‘Rusya karşıtı olmayanlara aşırı sağcı deniliyor’
‘Trump, Monroe Doktrini’ni bırakıp ince hesapları devam ettirecek gibi duruyor’
‘İngiltere, kendisi katılmadan 3. Dünya Savaşı’nı çıkarmaya hazır gibi gözüküyor’
“İngiltere, kendisi katılmadan 3. Dünya Savaşı’nı çıkarmaya hazır gibi gözüküyor. Buna Avrupa’yı ve ABD’yi de katabiliriz. Yaptıkları veya yapmadıkları her şey, savaşı desteklemek yönünde. Ukrayna’da yapılanlar çok açık. Ukrayna’daki savaşı İngiltere, AB ve Fransa bitirmek istemiyor. Rusya’ya karşı bir savaş hazırlığı yapıyorlar. Bunu Şoygu da, Lavrov da söylüyor. Avrupa’nın Rusya’ya karşı savaşa hazırlandığını söylüyorlar. Ben bunun mantığının, ekonomik krizle çökmekte olan Avrupa sanayisinin canlandırılmak istendiği şeklinde olduğunu düşünüyorum. Değilse hiçbir mantıklı açıklaması yok. Değilse neden biraz düşüyor olsa da refah içinde yaşayan halkları savaş cenderesine sokmak istesinler? Mantıklı değil. Rusya, Avrupa’yı işgal etmek istiyor mu? Hayır, yok öyle bir şey. Hatta Kiev önlerine geldiler sonra geri çekildiler Ukrayna’da. Savaş da bu yüzden uzadı. O gün isteseler belki tamamını ele geçirebileceklerdi. İş uzadıkça böyle farklı yerlere gitti ve daha da sertleşti. Kısa dönemde de bir ateşkes olmayacağı da anlaşılıyor. Trump çok iddialı çıktı ama Rusya’nın Batı şartlarını kabul etmesi mümkün değil çünkü Rusya, sahada kazanıyor. İsrail’in tüm soykırımlarını alkışlayarak izliyor İngilizler ve Avrupalılar. İngilizler hatta Kıbrıs üstünden istihbarat desteği veriyor.
Bu Üç Deniz Girişimi’nde de İngiliz parmağı var. 1918’de de vardı. Zaten Karadeniz’e girmek için çırpınıyorlar. Sürekli Montrö’yü delmeye çalışıyorlar. İngiliz yapımı insansız deniz araçları veriyorlar Ukrayna’ya. Kerç Köprüsü’nün vurulması İngilizlerin işiydi. İngiltere ile Rusya’nın ezeli düşmanlığı olduğu için bunu pompalıyorlar. Polonya da Amerika’nın bir eyaleti olma yolunda gidiyor. Almanya’dan uzaklaşıp ABD’ye yaklaşıyorlar. Şu anki Polonya rejiminde durum bu. Romanya da bu çizgide. Yunanistan’ı da buraya katabiliriz. Dedeağaç’ta kocaman bir Amerikan üssü var. Burada kimin ne amaçla ne yaptığını çözmek zor. Eskiden Batı dediğimizde bir blok olarak bakıyorduk. Şimdi ABD ayrı, Almanya ayrı, Fransa ayrı, Balkanlar ayrı, İngiltere ayrı. Yeni mimariler oluşuyor mesela. Macaristan, Slovakya, Sırbistan bir araya gelip Brüksel’e karşı dayanışmaya başladı. Zaten Yugoslavya’nın dağılmasından sonra Slavların Adriyatik’e çıkışı, Hırvatistan sınırları ile kesilmiş durumda. Orası da dengesiz. Balkanlar ve Doğu Avrupa, kendi iç dengesizliklerine de sahip. Dış etkenlerin yarattığı iç dengesizler de var. Hep kriz basıncı altında yaşıyorlar. Bizim için, Karadeniz’in bir barış denizi olması durumunun giderek azalması oldukça kötü. Üç Deniz Girişimi ile barış ortamı daha da azalacak. Batı’da bir plan-proje var. Bu da Türkiye’yi zor bir durumda bırakıyor. Türkiye ne Batı’nın yanında olmak ne de Rusya’nın müttefiki olmak durumunda. Türkiye, tarafsız şekilde Karadeniz’i savaş denizinden barış denizine dönüştürmeli. Tüm bölgenin çıkarları bunu gerektiriyor. Fakat Sovyetler’den ayrılan ülkelerin yörüngesizliği ve neoliberalizme bir anda düşmeleri, ülkelerin siyasetlerinde ciddi kırılmalar ve belirsizlikler yarattı.”