Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan: '23 Nisan'da meydana gelen deprem, uğurlu bir depremdi'

İstanbul’da yaşanan depremin ardından “büyük kırılmanın” olup olmadığına ilişkin tartışmalara değinen Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, konuya ilişkin şunları söyledi:

Beklenen büyük İstanbul depremi diye başlıyor hep sunuşlar. Oysa böyle bir şey söz konusu değildir. İstanbul'un ne Anadolu yakasında ne de Avrupa yakasında büyük deprem üretecek bir kırık söz konusu değildir. Bu bir İstanbul depremi olmayacaktır, Kuzey Marmara depremi olacaktır.

Ercan, Marmara Denizi’ndeki fay hatlarının durumu hakkında bilgi verirken, 1999 depreminden sonra bazı bilim insanlarının tek parçada kırılma savını ileri sürdüğünü, ancak son jeofizik araştırmaların parçalı kırılmanın daha olası olduğunu gösterdiğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yapılan jeofizik mühendisliği araştırmalarında bunun parçalı şeklinde kırılacağı kanıtlandı. Eğer kırık boyları parçalı kırılırsa, boşaltacağı enerji aynı olsa bile her deprem daha küçük büyüklükte olur ve hasar daha az olur.

23 Nisan'daki depremin Marmara'da beklenen büyük deprem olmadığını vurgulayan Ercan, şunları kaydetti:

23 Nisan'da meydana gelen deprem aslında uğurlu bir depremdi. İstanbul'daki yapıların yıkılma eşiği 6.4 büyüklüğündedir. 0.2 puan daha düşük olması nedeniyle bu deprem yıkıcı olmadı. Deniz içindeki 88 kilometrelik kırığın 28 kilometresi kırıldı. Böylelikle beklentimiz 7.0 - 7.2 büyüklüğünden, 6.9 - 7.1’e düştü.

Deprem sonrası halkın doğru tepki vermediğine de dikkat çeken Prof. Dr. Ercan, şu ifadeleri kullandı:

Halk pencerelerden atladı, deniz kenarına toplandı, trafikte yoğunluk yarattı. ATM'lere koşarak para çekmeye çalıştı. Eğer yıkım olsaydı, kurtarma ekipleri ulaşamazdı. Arama kurtarma ekiplerinin helikopterlerle ulaştırılması gerekiyor ve bu konuda şimdiden hazırlık yapılması lazım.

'Türkiye gelişen değil, gerileyen bir ülke oldu'

Türkiye'deki afet yönetimine ilişkin eleştirilerini de dile getiren Prof. Dr. Ercan, "Deprem bir afet değildir. Deprem, eğitimin, hukukun, ekonominin eksik olduğu ülkelerde afete dönüşür. Türkiye gelişen değil, gerileyen bir ülke oldu" diye konuştu.

Kentsel dönüşüm konusuna da değinen Ercan, yatırım eksikliğine dikkat çekerek, şunları söyledi:

Kentsel dönüşüm için 25 milyar dolar gerekirken, başka yanlış ekonomik adımlarla 50 milyar dolar kaybedilebiliyor.

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, sözlerini şöyle sonlandırdı:

Marmara’daki 88 kilometrelik fayın 60 kilometrelik kısmı kırılmayı bekliyor. Beklenen depremin büyüklüğünü ise 6.9 ile 7.1 arasında tahmin ediyorum. Benim gönlüm, tıpkı 23 Nisan'daki gibi birkaç küçük depremin olması ve kırığın böyle rahatlaması yönünde.