ANKARA FARKI

Gazeteci Demir: İsrail’in saldırganlığı ABD onaylı

Gazeteci Gürkan Demir, İsrail’in Gazze’ye saldırılarının ABD destekli olduğunu söyledi. ABD’nin Yemen’deki Husilere saldırılarını da yorumlayan Demir, “Yemen ticaret yollarını değil, İsrail’e sağlanacak desteğin önünü kesti” dedi. Demir’e göre Trump huzur istiyorsa İsrail’i durdurmalı.
Sitede oku
İsrail, Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi sonlandırdı. Hamas, Netanyahu'nun Gazze'deki rehineleri 'bilinmeyen bir sona' bıraktığını söylerken, Beyaz Saray bu karardan haberlerinin olduğunu açıkladı.
Öte yandan ABD Başkanı Trump, Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Yemen'deki Husileri ve İran'ı hedef aldı.
Trump, açıklamasında, "Bugün Birleşik Devletler ordusuna, Yemen'deki Husi teröristlere karşı kararlı ve güçlü bir askeri harekat başlatma emri verdim." ifadesini kullandı.
Aydınlık Gazetesi Tahran Muhabiri Gürkan Demir Radyo Sputnik’te İsrail’in ABD destekli Gazze saldırısı ve ABD’nin Yemen saldırısı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Demir, programda şu mesajları verdi:

‘Trump Gazze’de yeni katliamların yapılması için bütün imkânlarını seferber ediyor’

“Zaten birlikte koordine ederek bu saldırıyı yaptık’ diyorlar. Washington’dan gelen açıklamalar da bu yönde. Hatta Donald Trump’ın İsrail’e destek amaçlı bölgeye yeni savaş gemisi, savaş uçakları gönderdiği açıklaması da geldi ABD’den. Amerika bir kez daha topyekûn İsrail’in arkasında olduğunu ve bu saldırıları birlikte planladıklarını, birlikte yaptıklarını ortaya koyan bir süreç işliyor. Dünyada savaşı bitirmek iddiasıyla ortaya çıkan Donald Trump Gazze’de yeni katliamlara imza atılması noktasında elinden gelen bütün imkanı seferber etmeye çalıştığını görüyoruz.”

‘Dünyada İsrail’e ‘dur’ diyecek kuvvetler var’

“Bu saldırıdan hemen önce İsrail bölgeye gıda girişini yasakladı, engelledi. Önce açlığa sevk etti. Mesajı çok açık ve net; ‘Ben burada bir soykırım yapıyorum, yapacağım, ABD desteği ile bunu ilerletiyorum. Kimse buna ‘dur’ diyemez’ diyor. Ama dünyada dur diyecek kuvvetler var, bunların hızlı bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor. Bölgeye gıda gönderilecekse veya Gazze’de hava sahası güvenliğini sağlayacak alt yapı oluşturmak mümkünse bu altyapının oluşturulması gerekiyor, Mısır, Ürdün, Katar üzerinden bunların sağlanması gerekiyor. İsrail’in böyle elini kolunu sallayarak hava savunma sistemi olmayan bölgedeki bu katliamların önüne geçecek somut adımlara ihtiyaç var. Yoksa ‘İsrail katliam yapıyor’ deyip dururuz.”

‘Yemen ticaret yollarını değil, İsrail’e sağlanacak desteğin önünü kesti’

“Yemen bir süredir Kızıl Deniz’de gemilerin geçişi noktasında Gazze’de ateşkes imzalandıktan sonra bir durağanlaşmıştı, müdahale etmiyordu. Zaten ilk müdahalesini de Gazze’ye yönelik saldırıların durdurulması, insani yardımın girmesi yönünde başlattı. Yemen, ‘Eğer sen saldırırsan ben İsrail’e gidecek gemilere izin vermem’ diyor. Trump da ‘ticaret yolunu kestiler’ diyor. Ticaret yolu kesilmiş değil, en son Amerikan saldırısından sonra Amerikan gemilerine de yasak getirdi. Yani şu anda Rusya’nın, Çin’in, Hindistan’ın, Suudi Arabistan’ın gemisi oradan geçebiliyor. Ticaret yollarının kesildiği iddiası doğru değil. Orada İsrail’e sağlanacak desteğin önü kesildi. Şimdi İsrail’in insani yardımların girişini engellemesi ile birlikte Yemen bu kez yeni şart olarak bu saldırıların durdurulmasını koşacaktır. Yemen istese böyle bir topun içine girmez, kafasına her gün bomba yağmaz. Bir hedefi var; Müslümanların, Filistinlilerin katledilmesini engellemek için müdahalede bulunuyor. Yemen ve Filistinlilerin mezhebi farklılıkları var. Ama Yemen bunu hiç gözetmiyor, mezhebi kavganın içine düşmüyor. ‘Müslüman kardeşim’ diyor ve savunmaya çalışıyor. Yemen tüm dünyaya birçok alanda ders veriyor, verdiği derslerden birisi de bu."

‘Trump huzur istiyorsa İsrail’i durdurmalı’

“Saldırılar yeniden başlayınca ABD de Donald Trump da verdiği emirle saldırıları başlattı. ABD tek başına da saldırmıyor, İngiltere ile birlikte bu saldırıları yapıyor. Önümüzdeki süreçte bunun artırarak devam ettirme eğilimi içerisinde olduğunu anlıyoruz. Yemen sadece Kızıldeniz’deki gemilere müdahale etmenin dışında doğrudan yaklaşık 2 bin kilometre menzili bulunan balistik füze operasyonları ve SİHA-İHA operasyonlarına da imza attı. Askeri olarak bu denli bir kapasiteye sahip. Yemen’de açlık, kıtlık var. Ama inandığı uğurlar var. Tırnak içi ifadeyle terlikli askerlere ABD Atlantik ötesinden gelip müdahale etmek zorunda kalıyor. Eğer Trump tırnak içi ifadeyle ticaret yollarının güvenliğini sağlamak istiyorsa İsrail’i durdursun. Bomba yağdırmaya gerek yok. Yağdırılan her bombada ticaret yolları diye ifade edilen şey daha zorlu koşullar içine giriyor. Çok basit. İsrail saldırılarını durdursun, zaten Yemen’in müdahale etme niyeti yok. Trump’ın ilk saldırısı olarak tarif ediliyor dünyada, burada Yemen’i zayıf halka olarak da gördüğü anlaşılıyor.”

‘ABD hedefine ulaşamayacak’

“Taşıma suyla değirmenin dönmeyeceği de anlaşılıyor. ABD’nin bu bölgede bir toprağı yok. Çeşitli ülkelerde üsleri var ve denizlerdeki savaş gemileri üzerinden bu saldırıları yürütüyor. Yani vurup, çekiliyor. Devamlılığı olmayan bir durum içerisinde. Bu yaptığı müdahale ile istediği hedefe de ulaşamayacak bir pozisyonda.”

‘Ensarullah bağımsız hareket ediyor’

“Ensarullah hareketinin İran’dan emir almadığını hem İranlı yetkililer defalarca kez açıkladı hem de Ensarullah Hareketi bunu kendi iradesiyle yaptığını defalarca duyurdu.”

‘İran Trump’ın mektubuna yanıt verecek’

“Tahran’ın incelemeleri devam ediyor. Önümüzdeki günlerde ABD’ye konuya ilişkin yanıtını vereceği belirtiliyor.”

‘İran ‘masaya oturacaksak yaptırım sopasını kaldır’ diyor’

“Mektubun ayrıntıları noktasında da Dışişleri Sözcüsü İsmail Bekayi yaptığı açıklamada Trump’ın kamuoyu önünde yaptığı konuşmalarla büyük ölçüde örtüştüğünü ifade ediyor. Hem masaya oturalım deyip hem de yaptırım ve ambargo gibi şeylerin bu mektubun içerisinde olduğu anlaşılıyor. İran da ‘Madem benimle masaya oturacaksın. Neden yaptırım sopasını kullanıyorsun?’ diyor. Göreve geldikten 15-20 gün sonra Hazine Bakanlığı İran’a yönelik yeni yaptırım kararlarını imzaladı. Geçen gün İran’ın Petrol Bakanı yaptırıma alındı. Petrol satan bazı şirketler yine yaptırım altına alındı. Bunu İran şöyle yorumluyor; dünya kamuoyunda ‘ABD olarak biz masaya oturmak istedik ama İran masaya oturmaktan kaçtı’ gibi bir algı oluşturmak, İran’ı yine şeytanlaştırmak noktasında bu mektubu gönderip ardından da ambargo ve yaptırım sopasına başvurmasını Tahran böyle yorumluyor.”
Yorum yaz