CHP’nin ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu, Bursa’da açıklamalarda bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı olan Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, maraton yolculuğuna Bursa’da devam etti. Hükümeti eleştirerek sözlerine başlayan İBB Başkanı İmamoğlu, “Sanayiciler ve iş insanları ekonomik, siyasi, hukuki ortama güvenemedikleri için önlerini göremedikleri için zor durumdalar ve bu ülkede üreten insanı sanayiciyi, istihdam sağlayan, üreten insanları bile korkutmayı baskı altına almayı kendine siyasi strateji gören bir akılla karşı karşıyayız. Bunların umurunda değil. Bunların umurunda olan tek şey kendine ait olduğunu zannettiği koltuğunu korumak, saraydan çıkmamak. Millet seni evine yollatacak” dedi.
'100 metrekare olan kent lokantalarına saldırıyorlar'
İBB Kent Lokantaları hakkında açılan soruşturmalara değinen CHP Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu özetle şu ifadeleri kullandı:
Bunların içinde adalet duygusu kalmadığı gibi, amacı adaleti sağlamak olan yüce Türk yargısının saygıdeğer namuslu hakimlerini, savcılarını bile zor durumda bırakıyorlar. Adaleti sağlamak için uğraşan her kişiye düşman oluyorlar. İnsanlarımız bu zor şartlarda, kendi paralarıyla, onurlarıyla bir öğün karınlarını doldurabilsinler diye Kent Lokantaları açtık. İktidarın düştüğü acizliğe bak. Bütün güçleriyle en büyüğü 100 metrekare olan kent lokantalarına saldırıyorlar. Demediklerini yapmadıklarını bırakmıyorlar. Oraya gidip yemek yedi diye bir insana soruşturma açıyorlar. Utanılacak bir durumdalar, memleketimizi sıkıntıya sokuyorlar. 23 Mart’ta, tam da cumhuriyetin özünde, demokrasinin ruhunda olduğu gibi, seçilmişlerin değil, seçenlerin dediği olacak. Bu, basit bir aday belirleme süreci değildir. Bu bir demokrasi devrimidir. Ön seçimle birlikte Türkiye’de siyaset yeni bir yola giriyor. Bu yolu sizler çiziyorsunuz. Sizin 23 Mart’taki güçlü iradenizler tek adamların, masa başı siyasetçilerinin devri kapanacak. Partimiz ön seçimi ilan ettiği günden bugüne acayip ivmelenen bir saldırıya karşı kalmış durumdayız. Öyle davalar var ki saldırılar var ki utanç verici. Bu davaları kağıt üzerinde takip eden bir savcı var ama bu davaların gerçek savcısını herkes biliyor. FETÖ kumpaslarıyla organize edilmiş Ergenekon davaları için, ‘Ben bu davaların savcısıyım’ diyen zat şimdi de Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve bana açılan davaların savcılığına soyunmuştur…. Geçmişte bu iki ortak, siyasi amaçlarına yargı eliyle ulaşmayı çok iyi bilirler. Şimdi de aynı taktiklerle, sandıkta yenemedikleri, bundan sonra da asla yenemeyecekleri Cumhuriyet Halk Partisi’ne yargı eliyle boyun eğdirmek istiyorlar.