Paris'te tansiyon tekrar yükseliyor. On binlerce kamu görevlisi bütçe kesintisine yönelik greve çıktı. Protestolar, Fransa Başbakanı Michel Barnier, bütçeden on milyarlarca euro kesinti yapılmasını önermesi ardından geldi. Bu kesintiler arasında, memurlar için ödenmeyen hastalık izninin bir günden üç güne çıkarılması gibi tepki çeken önlemler de bulunuyor.
Fransız yetkililer ve sendikaların tahminlerine göre, Perşembe günü ülke genelinde 130 bin ile 200 bin arasında protestocu sokaklara çıktı.
'Hükümet gerçeği göremiyor'
Protestolar sırasında konuşan Yeşiller Partisi senatörü Anne Souyris, güvensizlik oylamasının Fransız Cumhurbaşkanı’nın 'ülkede, Parlamento ve Senato’da neler olup bittiğini anlamadığının kanıtı' olduğunu söyledi.
Souyris, Fransa’daki hastaneler, okullar ve bakım evlerinin durumunu eleştirerek devletin 'hızlı, ciddi ve sorumlu bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini' vurguladı.
Ne olmuştu?
Fransa’da hükümet, sosyal güvenlik bütçesini oylama yapmadan parlamentodan geçirmek için Anayasa’nın 49.3. maddesini kullanmıştı. Bu durum, muhalefetin tepkisini çekerken, parlamentoda güvensizlik oylamasına yol açtı.
Mecliste yapılan oylamada, muhalefet partilerinin sunduğu güvensizlik önergesi kabul edilerek Başbakan Michel Barnier liderliğindeki hükümet düşürüldü. Muhalefet, hükümetin bütçeyi dayatma yoluyla geçirme girişimini, demokratik süreçlere saygısızlık olarak nitelendirdi.
Bütçe kesintilerinde neler var?
Başbakan Barnier’in önerdiği bütçe kesintileri, kamu çalışanları için ödenmeyen hastalık izinlerinin uzatılması ve kamu hizmetlerinde işten çıkarmalar gibi geniş çaplı tedbirler içeriyordu. Bu kararlar, zaten ekonomik zorluklarla mücadele eden kamu sektöründe ciddi tepkilere yol açtı.
Şimdi gözler, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un yeni başbakan ve hükümeti atama sürecinde.
Ancak ekonomik ve sosyal politikalar üzerindeki gerilim, sokaklarda devam eden protestolar ve halkın artan tepkisiyle birlikte sürecin zorlu geçeceği tahmin ediliyor.