'Batılılaşma serüvenimizdeki hatalı değerlendirmelerden eğitim de nasibini aldı'
'Bize ait reçetelerle çözebiliriz'
'Popülist kaygılardan uzağız'
"Eğitim sistemimizin bütün kanallarını açık tutmak, politikalarımızın önünde engel teşkil eden, zaman zaman kaosa sebebiyet veren durumları bertaraf etmek için göreve geldiğimiz günden itibaren küçük büyük her türlü sorunun üzerine gittik. Bunu yaparken popülist kaygılardan uzağız. Hoş görünme derdinde değiliz. Öncelikle problemleri çözmek ve inandığımız eğitim anlayışının yolunu açmak istiyoruz. Gündelik siyasi gerilimlerle vakit kaybedecek bir lükse sahip değiliz. Bu niyetle eğitim sistemimizi ileriye taşımak, bireyden başlayarak ideal topluma uzanan güçlü bağı kurmak için 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı’nda üç temel meseleyi merkeze aldık. Bunlar; Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin uygulanması, Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi’nin hayata geçirilmesi ve Okul-Aile İş Birliği’nin güçlendirilmesidir. Birincisi, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, bilgiyi değil, insanı merkeze alır. Madde ile manayı, akıl ile duyguyu, birey ile toplumu dengeler. Daha önce belirttiğim şekilde evlatlarımıza evrensel değerler kazandırırken onların kendi kültürlerine, tarihine ve medeniyetine bağlı bireyler olarak yetişmesine ortam ve imkân sağlar. Eğitim alanında gerçekleştirdiğimiz bu köklü dönüşümle, sadece bilgi üreten değil; aynı zamanda bu bilgiyi insanlık yararına dönüştüren Türkiye Yüzyılı nesline Allah’ın izniyle ulaşacağımıza inanıyorum. Öğretim programlarımızı, bilimsel gelişmeler ışığında, eğitim bilimlerindeki yenilikleri, insan hakları ilkelerini ve milletimizin kadim değerlerini esas alarak yeniden yapılandırıyoruz. İkincisi, Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi; Mesleki eğitimi, 28 Şubat sürecinin baskılarıyla daraltılan alanlardan kurtararak, kalkınmanın merkezinde yer alan bir başarı hikâyesine dönüştürme gayretindeyiz. Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi de bu amacımızda bizim yol haritamızı oluşturuyor. 'Herkesin bir mesleği olmalı' anlayışıyla hazırladığımız bu belge, mesleki eğitime erişimi artırmanın ötesinde, eğitimde kaliteyi yükseltmeyi ve mezunlarımızı küresel iş gücü piyasasında rekabet edebilir bireyler olarak yetiştirmeyi hedefliyor. Bu çerçevede hayata geçirdiğimiz 'sektör içi okul' ve 'sektöre entegre okul modelleri' öğrencilerimize geleceğin teknolojilerine uyum sağlama imkânı sunmakla kalmıyor; aynı zamanda ülkemizin nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılayarak kalkınmamıza güç katıyor. Üçüncüsü ise, Okul-Aile İş Birliği’nin güçlendirilmesi. Aile, bir çocuğun ilk öğretmenidir; onun hayata bakışını, öğrenme aşkını ve değerlerini şekillendiren en sağlam köktür. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz 'Velivizyon' platformuyla velilerimize rehberlik ediyor, çocuklarının sosyal ve akademik gelişimlerine daha bilinçli bir şekilde katkı sunmalarını hedefliyoruz. Bunun yanında, 'Okul Randevu Sistemi' ve 'Ebeveyn Okulu' programlarımızla ailelerimizi eğitim süreçlerine daha etkin bir şekilde dâhil ediyor, öğretmen, veli ve devletin el ele verdiği güçlü bir eğitim ekosistemi oluşturuyoruz.