OKAN ASLAN İLE GÜN ORTASI

Yenidoğan Çetesi davası: 'Hastane sahiplerinin bundan haberi olmaması mümkün değildi'

Bebeklerin ölümüne sebep olmakla suçlanan Yenidoğan Çetesi ile ilgili duruşma ikinci gününde devam ediyor. Bakırköy Adliyesi'nden duruşmayı takip eden gazeteci Burcu Uğur, Radyo Sputnik'e konuk olarak değerlendirmelerde bulundu.
Sitede oku
Para karşılığında bebeklerin yoğun bakımında ölümüne sebep olmakla suçlanan Yenidoğan Çetesi davası ikinci gününde sürüyor.
Tekirdağ Baro Başkanı Egemen Gürcün ve Bakırköy Adliyesi’nde duruşmayı takip eden gazeteci Burcu Uğur, Radyo Sputnik’te yayınlanan Gün Ortası programında Okan Aslan’a konuk olarak değerlendirmelerde bulundular.
“Yargılanmanın maddi gerçekliğini ortaya çıkarmasını sağlayacak nitelikte yürütülmesi çok kıymetli” diyen Tekirdağ Baro Başkanı Egemen Gürcün, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu bakımdan mahkemeye çok ciddi görev düşüyor. Dünkü yargılamadan elde ettiğim izlenim, mahkeme başkanının sorduğu birçok soruyu sanıklar kendi lehlerine olacak şekilde yorumlar yaparak geçiştiriyorlar. Bazı müşteki avukatların sorularının bir kısmının kabul edilmesi sayesinde çapraz sorgu yapılabiliyor. Bir kısmının savcının bizzat müdahalesiyle sorunun dosya kapsamına ilgisi olmadığı yönündeki itirazları ile sanıklara çapraz sorgu olanağı yaşatılmıyor.

‘Sanıkları açacak çapraz sorgu niteliğindeki kritik sorular iletilmiyor’

Davaya katılmak için barolar olarak talepte bulunduklarını ancak reddedildiğini belirten Gürcün, çapraz sorgunun önemine değindi ve şöyle devam etti:
Narin davasına katıldık, orada da bildiğiniz gibi Diyarbakır Barosu davaya müdahil olmuştu. Dün Tekirdağ Barosu ve Türkiye Barolar Birliği başta olmak üzere tüm barolar bu davaya müdahil olma taleplerinde bulundular. Bu süreçte de mahkemelere biz şunu ispat ettik: Bu davalarda 10-12 bebek var, barolar olarak bu davalarda çapraz sorgulara katılmak istediğimizi söyledik. Buna karşın baroların talepleri kabul edilmedi. Bu anlamda yargılamanın eksik yürütüldüğünü düşünüyoruz. Çünkü dünden beri gördüğüm kadarıyla sanıkları açacak çapraz sorgu niteliğindeki kritik sorular iletilmiyor. O bakımdan soruşturmada bir anlamda eksik olan hususlar kovuşturma aşamasında da açılamıyor. Mahkeme başkanının yaptığı sorgulamalar maalesef zaman zaman yetersiz oluyor. Acaba bu çete iddia edilen bu varlığını ne zamandan beri sürdürüyor? Buna ilişkin dosyada bir veri yok. Ama yıllara dayanan bir yapıdan bahsedebiliriz.
Narin Güran davasında Yenidoğan Çetesi davasındaki gibi bir durum yaşanmadığını, sürece müdahil olduklarını belirten Gürcün, “Baroların hukuku üstünlüğünü yerine getirmek, insan haklarını korumak görevleri var. Bizim orada yargılamaya yardımcı olma konusunda hiçbir şüphemiz yokken, yargılamada yerimizden kaldırılmak istendik. Polise emir verildi, bunlar hoş olmayan şeylerdi”dedi.
Son olarak Sıla bebekle ilgili son gelişmeleri aktaran Gürcün, şöyle dedi:
En son Malkara Cumhuriyet Başsavcılığı dosya üzerindeki soruşturmasını tamamlayarak fezlekesiyle dosyasını Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı inceleme sonrasında bu davayı Tekirdağ Ağır Ceza Mahkemesi’nde açacak. Geçen hafta yaptığımız görüşmede soruşturma aşamasında birkaç unsurun daha tamamlanması halinde davanın açılacağı bilgisi bize iletildi.

'Hastane sahiplerinin bundan haberi olmaması mümkün değildi'

Duruşmayı Bakırköy Adliyesi’nden takip eden gazeteci Burcu Uğur da şu değerlendirmede bulundu:

SGK’nın nasıl dolandırıldığı noktasında net bir tablo önümüze çıkmış durumda. Hasan Basri de şu anda anlatıyor zaten. Hasan Basri kimdir peki? Bir hemşiredir, örgüt lideri Fırat Sarı’nın şoförüdür. Kendisi de zaman zaman Sarı'nın toplantılarını ayarladığını söylüyor. Hastanede uzun yatışlar olduğunu söylüyor, çünkü SGK’dan para geliyordu. Bir ilaç var, o ilacın fazla kullanımı oldu vs. diye söylüyor, bunlar SGK’dan daha fazla para almak için yapılan şeylerdi, ama hastane sahiplerinin bundan haberi olmaması mümkün değildi, dedi. Birden ilaçların sayısında farklılık oldu, bunu bütün hastane sahipleri bilir, şeklinde açıklamaları var. Ölen bebekler konusunda da kendi tahminlerini söylüyor, hastanelerde doktor yoktu, diyor. Bir görevli doktor olsa biz bunu bilirdik diyor. Yenidoğanlarda akşamları bir doktor eksikliği olduğu söyleniyor.

Yorum yaz