“Avrupa Birliği’nin çıkardığı yasa, 2 Ağustos’ta devreye girdi. Tamamen devreye girmesi üç yıl kadar sürecek. Önümüzdeki şubat ayı itibarıyla, en yüksek riskli tanımlanan alanlarda yasa devreye girmiş olacak. Olağan Şüpheliler diye bir film vardı. Yasanın ilk devreye gireceği noktada kanun şunu diyor: ‘Veri toplayıp kimseyi suçlu ilan edemezsiniz’. Yasanın olumlu tarafına bakacak olursak eğer bir şeffaflık talebi var. Ayrımcılığı ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Yani göç alan bir ülke, göç merkezine kamera kurdu. Kamera da insanların görüntüsünü alıp notlama yapıyor. Bu yasa ile birlikte bu yapılamıyor olacak. İşe alımlarda özellikle görüntü işleme sistemlerinin kullanımına izin verilmeyecek. Yapay zeka da insan verisiyle eğitiliyor. Mesela orada beyaz birisi, sürekli diğer beyazları işe alıyor. O vakit o yapay zeka modeli, beyazları işe alması gerektiğini öğrenecek. Beyaz olmayan daha yetkin birini işe almamayı seçebilir. Yasalar böylelikle ayrımcılığın önüne geçmek istiyor.
Ama diğer yönden Avrupa Birliği, kendisine risk gördüğü alanlarda işleri kontrol altına almayı da istiyor. Bunu birçok alanda yapıyorlar. Çünkü Avrupa’da oluşmuş bir refah ve düzen var. O düzenin hızlı değişmesini, yönetilemez hale gelmesini istemiyorlar. Avrupa’da yaşayan milletler, diğerlerine göre daha farklı. Bir anda parlayıp isyan edebiliyorlar. Tarihte örneği çok. Yasaların politik bir yönü de var. Bir yandan da kimsenin Avrupa’da kameralar ile insanları fişleyemeyeceğini söylüyorlar.”