FETHİ YILMAZ’LA YAZI-YORUM

Kırmızı Kedi Yayınevi sahibi Hepkon: Kırmızı Kedi’nin tarihi Türkiye’nin tarihiyle iç içe geçmiştir

Kırmızı Kedi Yayınevi'ne ait kitapların Erzurum Kitap Fuarı'ndaki stantlara koyulması yasaklandı. Fethi Yılmaz'ın konuğu olan Kırmızı Kedi Yayınevi sahibi yazar Haluk Hepkon, "Kırmızı Kedi’nin tarihi Türkiye’nin tarihiyle iç içe geçmiştir. Türkiye saldırı altındayken Kırmızı Kedi hep buna karşı olmuştur ve o saldırılardan payını almıştır" dedi.
Sitede oku
Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği kitap fuarında Kırmızı Kedi Yayınevi’ne ait kitapları stantlara koyulması yasaklandı.
Yazı-Yorum programında Fethi Yılmaz’ın konuğu olan Kırmızı Kedi Yayınevi sahibi yazar Haluk Hepkon, yasağın ardında yatan gerekçeleri Radyo Sputnik dinleyicileri için anlattı.
Kırmızı Kedi Yayınevi kitaplarının neden yasaklandığını anlatan Haluk Hepkon, şunları söyledi:
“Mantıklı bir cevabı yok. Biz de bunu orada stant kuracak arkadaşımızın bilgilendirmesi sonucu öğrendik. Önce inanmak istemedik, sonra araştırınca durumun hakikaten böyle olduğunu gördük. Erzurum Belediyesi kendi düzenlediği fuarda –bunu özellikle belirtiyorum çünkü Kırmızı Kedi daha önce Erzurum’da kitap fuarlarına katıldı, hiçbir sıkıntı yaşanmadı- belediye böyle ‘tuhaf’ bir tasarrufta bulundu. ‘Tuhaf’ı tırnak içinde kullanıyorum aslında ‘tuhaf’ değil, Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun bir göstergesi. Aslında Kırmızı Kedi’nin tarihi Türkiye’nin tarihiyle iç içe geçmiştir. Türkiye saldırı altındayken, Türkiye’de çeşitli terör örgütleri faaliyet gösterirken Kırmızı Kedi hep buna karşı olmuştur ve o saldırılardan payını almıştır. Türkiye’nin başında Fetullahçı Terör Örgütü vardı, Türkiye’nin başına belaydı, Kırmızı Kedi gerçekleri açıkladığı için Kırmızı Kedi’nin de başına bela oldu. Türkiye ve Kırmızı Kedi ve Türkiye’nin aydın birikimi bu tehlikeyi savuşturdu. Ama savuşturulan sadece bu tehlike oldu. Farklı tehlikeler de günümüzde sürüyor. Günümüzde herkesin diline pelesenk olan ‘yumuşama’ meselesinin maiyeti Erzurum Belediyesi’nin yapmaya çalıştığı uygulamayla açığa çıkıyor.”
“Normal bir evrende olmaması lazım ama burası Türkiye. Türkiye’de böyle keyfe keder olaylar çokça yaşanıyor” diyen Hepkon, bu olayın yaşandığı günden beri Erzurum Belediyesi’nden ve Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’den kendilerine bir açıklama yapılmadığını belirtti.
“Bu, Erzurum Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in kişisel tasarrufundadır” diyen Hepkon, şöyle devam etti:
“Sayın Sekmen daha önceki yerel seçimlerde Fetullahçı Terör Örgütü’nün üst düzey yöneticilerinin kendisini desteklediğini söylemişti. Tabii bu 15 Temmuz darbe girişiminden önce gerçekleşmişti. O cenahla çok sıkı ilişkileri olduğunu kendisi itiraf etmişti. Hatırlarsınız, genel seçim öncesinde Sayın Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı mitinge taşlı bir saldırı olmuştu. Anladığım kadarıyla Sekmen, o dillere pelesenk olan ‘yumuşama’yı şöyle algılıyor: Tamam artık kimseyi taşlamayalım, linç etmeye kalkmayalım, kitabevlerine, yayınlara baskı uygulayalım. Onların yumuşamayı yorumlama şekli de bu diye düşünüyorum.”
“Kırmızı Kedi’nin FETÖ’ye karşı aldığı tavırlar bugünkü yasaklamada ne kadar etken onu bilemem” diyen Hepkon, şu ifadeleri kullandı:
“Kırmızı Kedi Türkiye’nin aydın birikimini, ilericiliğini temsil eden bir kurumdur ve gericilik her koşulda özgür düşünceye karşıdır. Ben buradaki karşıtlığın daha çok bu sebepten olduğunu düşünüyorum. Bir mitinge taşlı saldırıyı savunan bir zihniyetin, Murat Ağırel’in, Timur Soykan’ın, Soner Yalçın’ın, Barış Pehlivan’ın, Barış Terkoğlu’nun, Merdan Yanardağ’ın, Fethi Yılmaz’ın kitaplarının Erzurumlara ulaşmasını engellemeye çalışması son derece doğal.”
Yasağın ardından kendilerine iktidar kanadından bir açıklama yapılmadığını belirten Hepkon, “Bu Kırmızı Kedi’nin meselesi değil. Burada bir uygulama yapılıyor ve bu uygulama çok cüretkâr. Birileri çıkıyor diyor ki, ‘Şu kitaplarınızı okuyucularla buluşturamazsınız’. Bunu kabul ettiğimiz takdirde bir sonraki hamle ‘şunları yayınla, bunları yayınlama’ olacak. Kırmızı Kedi bu sürece direnir ama Türkiye’deki kitapsever herkesin kendisine şu soruyu sorması lazım: Bu gidişat nereye? Bunun bir sonraki adımı ne olacak? Eğer bu normalleşirse bir sonraki fuarda ya da başka bir etkinlikte belediyeler bu konudaki tasarruflarını daha cesaretlenerek devam ettirecekler” dedi.
Yorum yaz