İnsanlar çok eski zamanlardan beri öfke yönetimi teknikleri geliştirmeye çalıştı. Antik Roma'da Stoacı filozof Seneca "Benim öfkem bana senin yanlışından daha fazla zarar verebilir" diyerek yazdığı 'Öfke Üzerine' adlı eserinde öfkeden kaçınma önerilerinde bulunmuştu.
Daha modern yöntemler arasında ise spor salonunda kum torbası ya da egzersiz bisikleti üzerinde çalışmak da öfkeyi kontrol altına alabilmek için istifade edilen diğer yöntemler arasında sayılabilir. Ancak araştırmalara göre stres atmanın daha etkili ve erişilebilir bir yolu daha olabileceği öne sürüldü.
Japonya'da yapılan bir araştırmada, olumsuz bir olaya verdiğiniz tepkiyi bir kağıda yazdıktan sonra onu parçalamanın ya da bir top haline getirip çöpe atmanın öfkeden kurtulmanızı yardımcı olduğu ortaya koyuldu.
Nagoya Üniversitesi'nden söz konusu çalışmanın baş araştırmacısı Nobuyuki Kawai, "Yöntemimizin öfkeyi bir dereceye kadar bastırmasını bekliyorduk. Ancak öfkenin neredeyse tamamen ortadan kalkması bizi şaşırttı" dedi.
Scientific Reports dergisinde yayımlanan çalışma, yazılı sözcükler ile öfkenin azaltılması arasındaki ilişkiye dair araştırmaların yanı sıra fiziksel nesnelerle etkileşimin bir kişinin ruh halini nasıl kontrol edebildiğini de gösteren araştırmalara dayanıyor. Örneğin, eski sevgilinizde intikam almak istiyorsanız mektupları yakabilir ya da hediyeleri yok edebilirsiniz.
Araştırmacılar bir kişiyle ilişkili bir nesne üzerinde yapılan eylemlerin bireylerin kendilerini etkileyebileceği inancı olan 'geriye doğru bulaşma' olgusuyla ilgili olabileceğine inandıklarını belirttikleri çalışmalarında, olumsuz fiziksel varlık olarak kabul edilen kağıt parçasından kurtulmanın, orijinal duygunun da ortadan kalkmasına neden olduğunu saptadılar.
Bu hususun, 'büyülü bulaşıcılık' ya da "ünlü bulaşıcılığı' durumlarının tersine çevrilmiş hali ve bir bireyin 'özünün' fiziksel eşyalar aracılığıyla aktarılabileceği inancına dayandığı ifade edildi.
Araştırmada, 50 katılımcıdan kamusal alanlarda sigara içmenin yasaklanıp yasaklanmaması gibi önemli bir sosyal sorun hakkında kısa görüşler yazmaları istendi. Değerlendirme komitesi daha sonra kağıtları zeka, ilgi, samimiyet, mantık ve rasyonellik açısından kasıtlı olarak düşük puanladı.
Araştırmanın doğasına uygun olarak, değerlendirme komitesi katılımcılara, "Eğitimli bir insanın böyle düşünebileceğine inanamıyorum. Umarım bu kişi üniversitedeyken bir şeyler öğrenir" şeklinde yorumlar yazdılar.
Söz konusu bu yorumları okuyan katılımcılar daha sonra olumsuz geribildirim hakkındaki 'öfkeli düşüncelerini' bir kağıda yazdı. Bir gruba kağıdı rulo yapıp çöpe atmaları ya da masalarındaki bir dosyada saklamaları söylendi. İkinci bir gruba ise kağıdı parçalamaları ya da plastik bir kutuya koymaları söylendi.
Kağıtlarını çöpe atan ya da parçalayan bireylerin öfke seviyeleri ilk durumlarına geri dönerken, kağıdın kopyasını saklayanların genel öfkelerinde sadece ufak bir düşüş yaşandı. Bu sonuçlardan hareket eden araştırmacılar, öfkenin azaltılmasında 'elden çıkarmanın manasının' kritik bir rol oynadığı sonucuna vardı.
Kawai, "Bu teknik, öfkenin kaynağını bir not alır gibi yazıp sonra atarak o anda uygulanabilir" dedi.