Hükümetin 2023 yılı faaliyet sonuçlarını parlamentonun alt kanadı Devlet Duması’nda özetleyen Mişustin, Rusya'nın satın alma gücü paritesi açısından dünyanın en büyük dört ekonomisi arasına girmesi için gerekli tüm koşullara sahip olduğunu belirterek, "Geçen yıl hepimizin içinde çalışmak zorunda kaldığı ortam çok zorlu olmaya devam etti. Rusya üzerindeki dış baskı azalmadı. Aksine daha da arttı. Ancak artan baskıya rağmen Rusya ilk adaptasyon dönemini başarıyla atlattı. Rosstat (Rusya Federal İstatistik, Servisi) ön tahminlerine göre geçen yılın sonunda gayri safi yurtiçi hasıla yüzde 3.6 oranında arttı ki bu sonuç, gelişmiş ülkeler ortalamasının iki katından fazla” diye konuştu.
Dost ülkelerle ticarette büyük artış
Mişustin, gayri safi yurtiçi hasılada (GSYH) ulaşılan bu rakamların, yaptırımların sonuçlarından biri olduğuna, aynı zamanda Rusya'ya karşı yaptırımları başlatanların ekonomisini kaçınılmaz olarak vurduğuna dikkat çektiği konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
Hükümetlerinin baskısı altında kalan bir dizi Avrupalı, Amerikalı ve Japon üretici Rus pazarından çekildiklerini açıkladı. Ancak şimdi onların yerini dost ülkelerden gelen kuruluşlar ve yerli şirketler alıyor. Rusya'nın dost ülkelerle ticareti sadece artmakla kalmadı, aynı zamanda ülkenin 4 yıl önce tüm dünya ile yaptığı ticaret hacmiyle kıyaslanabilir seviyeye ulaştı. Bu eğilim daha önce de kendini göstermiş olsa da ancak geçen yıl özellikle dikkat çekiciydi. Rekabetin önemli olduğu serbest piyasa ekonomisinde bu kaçınılmaz ve doğal bir süreçtir.
Başbakan Mişustin, bazı uzmanlara göre Rusya'ya yönelik yaptırımların sayısının diğer ülkelere yönelik kısıtlamaların toplamını aştığını hatırlatırken, “Artık yaptırımlar sadece yerli şirketlere ve yöneticilerimize değil, aynı zamanda Rusya ile işbirliğinden vazgeçmemiş olan ve tek taraflı kişisel çıkar temelinde değil, karşılıklı fayda temelinde bizimle iş yapmak, ortak projeler gerçekleştirmek isteyen yabancı devletlerin temsilcilerine, yabancı şirketlere ve kuruluşlara da yönelik” diye aktardı.
Ülkenin satın alma gücü paritesi açısından dünyanın ilk 4 ekonomisi arasına girmesi için ön koşulların mevcut olduğuna değinen Mişustin, GSYH'nin yüksek oranda büyümeye devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Geçtiğimiz günlerde ekonomi konulu hükümet toplantısında konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülke ekonomisinin geçen yıl yüzde 3.6’lık büyüme sergilediğini söylerken, büyümenin küresel ortalamanın üstünde gerçekleştiğinin altını çizmişti.
Putin, “Ekonomik büyüme geçen yıl beklenenin üzerinde gerçekleşti. Rusya’nın ekonomisi, hesaplamalarımıza göre yüzde 3.5, son verilere göre de yüzde 3.6 büyüdü. Bu oran küresel ortalamanın üzerinde” açıklamasında bulundu.
Rus lider, gelişmiş ülkelerin ekonomilerinin ortalama yüzde 1.5 oranında büyüdüğüne dikkat çekerken, küresel olarak bu göstergenin ortalama yüzde 3'lerde kaldığını belirtti.
Rus ekonomisindeki pozitif dinamikleri, ülkenin sahip olduğu potansiyel ve iç piyasadaki başarılı eylemlerle ilişkilendiren Putin, sanayi üretiminin yıl içinde yüzde 3.5 oranında büyüdüğünü, imalat sanayinin ise yüzde 7.5 oranında büyüme performansı sergilediğini vurguladığı konuşmasında, “Bilgisayar, uçak, gemi, mobilya, elektrikli teçhizat ve taşıt üretimi gibi alanlarda çift haneli büyüme oranlarına ulaşıldı” ifadelerini kullandı.