Ukrayna krizi

Lavrov, Antalya'da basın toplantısı düzenledi: 'Müzakereleri hiçbir zaman reddetmedik'

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 3. Antalya Diplomasi Forumu'ndaki temaslarının sonunda basın toplantısı düzenledi.
Sitede oku
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Türkiye'nin Moskova ve Kiev arasında müzakereler için platform sağlamaya hazır olduğunun anımsatılması üzerine, Rusya'nın müzakereleri hiçbir zaman reddetmediğini vurguladı.
Müzakereleri istemeyen ve yasaklayan tarafın Ukrayna olduğunun altını çizen Lavrov, 2022 ilkbaharında İstanbul'da yapılan müzakerelerin ardından bu konuda hiçbir ciddi teklif almadıklarını belirtti.
Lavrov, Rusya'nın Türkiye'nin sağlayacağı platformdan istifade edip etmeyeceğinin sorulması karşısında "Bunu bize sormayın. Bu soru, Devlet Başkanı Putin de dahil bize periyodik olarak birçok kez soruldu. Rusya, müzakereleri hiçbir zaman reddetmedi. Bunun bir örneği, Nisan 2022'de varılan İstanbul anlaşmaları. Kiev heyetinin baş müzakerecisi Arahamiya'nın bizzat itiraf ettiği üzere Boris Johnson Kiev'e geldi ve Zelenskiy rejiminin bunu uygulamasını yasakladı ve 'savaşmaya devam edin' dedi" yanıtını verdi.
Lavrov açıklamasında, Kiev'in yerine getirmeyi reddettiği Nisan 2022 tarihli İstanbul anlaşmalarından sonra Rusya Federasyonu'na görüşmelerle ilgili 'ciddi bir çağrı' yapılmadığının altını çizerek, "Ciddi, yani, gerçekten ilgili tarafların meşru çıkarlarını sağlamayı amaçlayan teklifler" dedi.

'Gazze'deki durum sebebiyle Türkiye-Suriye ilişkilerini normalleştirecek adımlar şu an imkansız'

Rusya Dışişleri Bakanı, Gazze Şeridi'ndeki durum nedeniyle Türkiye-Suriye ilişkilerini normalleştirmeye yönelik pratik adımlar atmanın şu anda imkansız olduğunu kaydetti.
Lavrov, konuyla ilgili soru üzerine "Biz, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkilerin normalleşmesine katkı sunmaya ilgi duyduğumuzu belirttik. Yaklaşık bir buçuk yıl önce istihbarat servisleri ve ordular düzeyinde bir süreç başlatıldı. Daha sonra İranlılar da dahil oldu ve Rusya-Türkiye-Suriye-İran formatına geçildi. Bu format hala daha devam ediyor ve biri dışişleri bakanları düzeyinde olmak üzere çeşitli görüşmeler yapıldı. Tarafların ne tür yaklaşımlara sahip oldukları neredeyse anlaşılmış durumda. İlişkilerin normalleşmesi için ortak zemin bulma konusunda çalışmalar yaptık ve çalışmaya devam ediyoruz. Ancak Gazze Şeridi'nde ve Filistin'in diğer bölgelerinde yaşananlar nedeniyle pratik adımlar imkansız. Bunlar, bu sürecin tüm katılımcılarını doğrudan etkiliyor" yanıtını verdi.
"Amerikalıların hem Irak'ı hem Suriye'yi hem de Yemen'i bombalamasını kastediyorum" diye ekleyen Lavrov, bu tür eylemlerin dikkatleri Rus tarafının da katılımıyla 'Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkilerin normal inşa sürecinden' uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacağını belirtti.
Lavrov konuşmasının bu kısmını, "Şu anda medyada dile getirilen olan pek çok fikir var. Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yardımcı olmak istediğimizi yineliyoruz" cümleleriyle sonlandırdı.

'Batı, Ukrayna'da askeri çözüm amaçlıyor'

Batı'nın Ukrayna'da askeri çözüm amaçladığını gösteren fazlasıyla yeterli bulgu olduğunu kaydeden Lavrov, ancak bu politikanın tamamen çöktüğünü ve çıkmaza sürüklediğini gösteren bulguların daha fazla olduğunun altını çizdi.

'Ukrayna'daki çatışma, Kiev uluslararası hukuka uyunca sona erecek'

Lavrov'a Ukrayna'daki çatışmanın ne zaman sona ereceği de soruldu.
Rusya Dışişleri Bakanı, insan haklarına, ulusal azınlık haklarına ve benzer haklara saygı gösterilmesi de dahil uluslararası hukukun temel hususlarına uyulduğunda Ukrayna'daki çatışmanın biteceğini söyleyerek "Biz hedeflerimizi açıkladık. Devlet Başkanı, Federal Meclis konuşmasında bu hedeflerin güncelliğini tamamen koruduğunu bir kez daha teyit etti" diye ekledi.

'Avrupa'daki 'savaş kampı' önceden olduğu gibi güçlü'

Alman subayların Kırım Köprüsü'ne saldırı planlarını, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Ukrayna'ya NATO askerlerini gönderme önerisini ve ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in Rusya'ya yönelik savaş tehdidini değerlendiren Lavrov, Avrupa'daki 'savaş kampının' önceden olduğu gibi güçlü olduğunu ve çizgilerini değiştirmediğini vurguladı.
Son aylarda Avrupa'da yayımlanan analizlerde Ukrayna'yı silahlı faaliyetleri sürdürmeye zorlamanın gelecek vaat etmediğinin, anlamsız ve ölümcül olduğunun anlaşılmaya başlandığını gördüklerini anlatan Lavrov, "Ancak Macron'un, Austin son açıklamaları ve Alman subayların konuşması, her şeye rağmen Avrupa'daki 'savaş kampının' Rusya'ya muharebe sahasında stratejik yenilgiye uğratma politikasını değiştirmeyi hiçbir şekilde istemediğini açıkça gösteriyor. Biz bunu anlıyoruz" diye konuştu.

'Batı, BM ilkelerini yalnızca görmezden gelmiyor aynı zamanda hoyratça ihlal de ediyor'

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Antalya Diplomasi Forumu'nda düzenlediği basın toplantısında, "Rusya, Batılı ülkelerin şu anda alenen ihlal ettiği BM ilkelerine geri dönülmesi gerektiğinin dünya çoğunluğu tarafından anlaşıldığına inanıyor" açıklamasında bulundu.
Konuşmasına devam eden Lavrov şu sözleri kaydetti:
Hem dünya ekonomisinde hem de siyasetinde her anlamda ağırlığını artıran dünyanın büyük bir kısmının, BM'nin kurucuları tarafından ortaya konan ve Batı'nın şu anda sadece görmezden gelmekle kalmayıp aynı zamanda hoyratça ihlal ettiği ilkelere geri dönme ihtiyacını anladığına hala inanıyoruz.

'Erivan'ın açıklamaları Moskova'yı düşünmeye zorluyor'

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Rusya'nın Ermenistan yönetiminin açıklamalarını takip ettiğini ve adımlarını planlarken bunları göz önünde bulunduracağını dile getirerek, Erivan ve Bakü arasında Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan'ın üçlü açıklamaları dışında bir çözüm alternatifi olmadığını vurguladı.
Lavrov konuşmasında, "Ermenistan yönetiminin ağzından her gün duyulan bu açıklamalar bizi gerçekte neler olduğu ve pratik adımlarımızda bunu nasıl dikkate alacağımız konusunda düşünmeye sevk ediyor" dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov konuşmasında ayrıca Ermeni yetkililerin Erivan havaalanında Rus sınır muhafızlarının bulunmasının uygunluğunu tartıştıklarına dair haberleri doğrulayamayacağını belirterek, "Ancak Ermenistan yönetiminin şu anda ana hatlarını çizdiği politikalarının mantığına oldukça uyuyor" dedi.
Lavrov, Ermeni yetkililerin artık komşuları ve dostlarıyla değil düşmanlarıyla ilişki kurmak istediklerini söyleyerek açıklamasında şu cümleleri kaydetti:
Ermenistan her nedense münasebetlerini en yakın komşuları ve tarihsel olarak kendisiyle dayanışma içinde olan uluslarla işbirliği içinde değil, dostlarına karşı olanlarla birlikte inşa etmenin gerekli olduğuna inanıyor.
Rusya'nın, Erivan'ın Moskova ile ilişkileri bozma yönünde 'bilinçli bir karar' almış olmasından üzüntü duyduğunu belirten Lavrov, "Ermenistan yönetiminin, Dağlık Karabağ'da yaşanan her şeyden Rusya'yı sorumlu tutarak Rusya Federasyonu ile ilişkileri kötüleştirme yönünde bilinçli bir karar almış olmasından dolayı üzgünüz. Tabii ki bu müttefikçe bir tavır değil" dedi.
Ermenistan'ın Rusya ile ilişkilerini ve bölgedeki entegrasyon yapılarını bozmak isteyen Batı'nın yardım vaatlerine inandığını belirten Lavrov, "Ermenistan yönetimi, Erivan'a kur yapan ve tüm sıkıntılarında yardım etmeyi vaat eden bölge dışı ülkelere oynamaya karar verdi. Yeter ki Ermenistan, Rusya ile ilişkilerini ve ortak bölgemizde oluşturulan entegrasyon yapılarını koparsın" dedi.
Batı'nın bunu hiçbir zaman saklamadığının altını çizen Lavrov, Batı'nın Orta Asya ülkeleri, Ermenistan ve diğer eski Sovyet devletleriyle ilişkilerindeki ana hedefin de bu olduğunu vurguladı.

'İsviçre tarafsızlığını yitirdi'

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Antalya'daki Diplomasi Forumu'n ardından düzenlediği basın toplantısında, İsviçre Dışişleri Bakanı Ignazio Cassis'in Ukrayna'ya yönelik gizli planlarla ilgili açıklamalarının, kendisinin olup bitenler hakkında derinlemesine bilgi sahibi olmadığını gösterdiğini söyledi.
Lavrov konuşmasını şu cümleler ile sürdürdü:
Cassis'in son açıklamaları beni biraz şaşırttı. Birdenbire Ukrayna için yaklaşık 10 barış planı olduğunu ve bunların çoğunun gizli olduğunu söyledi. Bence bu açıklama kendisinin olup bitenlerin özüne çok fazla vakıf olmadığını gösteriyor.
Lavrov konuşmasında tarafsızlığını yitirdiği için Ukrayna konusunda İsviçre'ye güvenmediklerini belirterek, "İsviçre'nin hizmetlerine çok fazla güvenmiyoruz. İsviçre geleneksel olarak tarafsızlığı nedeniyle müzakerelerde uzlaşma ve anlaşmaya varılmasına mümkün olan her şekilde yardımcı olan bir mekan ve ülke olmuştur ancak tarafsızlığını uzun zaman önce kaybetti" dedi.

'Batı'nın Rus varlıklarının sadece karlarına el koyma seçeneği her halükarda bir hırsızlık olacak'

Dışişleri Bakanı Lavrov, Antalya Diplomasi Forumu'nun sonuçlarına ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Rusya'nın Batı'da dondurulan malvarlıklarının sadece kârlarına el konulması yönündeki tartışılan seçeneğim uygulanmasının yine de hırsızlık olacağını vurguladı.
Dondurulan Rus varlıklarına el konulmasıyla ilgili tartışmalara ilişkin yorum yapan Lavrov, "Dürüst olmak gerekirse, Batı'da hırsızlığın muhtelif yollarını icat ediyorlar. Diyorlar ki: bu paralara dokunmayalım, ama onlar zaten piyasadalar. Onları dondurduruk fakat bu paraları Batı bankalarında dolaşımda tutuyoruz ve onlardan kâr elde ediyoruz ve bu karı, Rusya değil, biz elde ediyoruz. Hadi ona el koyalım. Fakat bu hala hırsızlık" dedi.

'İsrail'in Refah kentini 'temizleme' planları endişe verici'

Lavrov, Rusya'nın İsrail'in Müslümanlar için kutsal olan Ramazan ayında Refah'ı 'temizleme' operasyonu için hazırlık yapmasından endişe duyduğunu söyledi.
Refah'a operasyon düzenlenmesi durumunda çok sayıda sığınmacının Mısır'a gideceğini ve Kahire'nin de bu tür eylemlerin kabul edilemez olduğunu ilan ettiğini belirten Lavrov, böyle bir operasyonun 'fiili etnik temizlik' olacağı uyarısında bulundu.
İsrail'in Gazze'yi tamamen temizleme ve Hamas hareketini ortadan kaldırma hedefinden de henüz vazgeçmediğine dikkat çeken Lavrov şöyle devam etti:
Gazze Şeridi'nin İsrail için tampon bölge olması gerektiğine dair açıklamalar da var. İsrail yönetimi ise, bunun Filistin devleti kurmakla değil, Yahudi devletinin güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili olduğunu belirtti. Bu, BM'nin tüm ilkelerine yüzde 100 aykırıdır. Bunların yanında İsrail ordusunun Filistinlilere yönelik baskınlarının sıklaştığı Batı Şeria'da da ciddi olaylar yaşanıyor.

'Filistin devleti kurulmadan Ortadoğu sakinleştirilemez'

Lavrov, Rusya'nın Filistin devletini geçici bir heves değil, uygulanmadığı takdirde Ortadoğu'yu sakinleştirmenin imkansız olacağı bir BM kararı olarak gördüğünün de altını çizdi.
Lavrov, Rusya'nın elinde ABD ve bazı Batılı ülkelerin Filistin'i BM üyesi ilan etmek gibi bir fikri olduğuna dair veriler olduğunu da dile getirdi.
Rusya Dışişleri Bakanı, ABD'nin Filistin'i BM üyesi ilan etme fikrinin güzel bir açıklama olduğunu ancak bunun Orta Doğu'daki çatışmayı çözmek için diplomatik bir çaba olması halinde hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini söyleyerek, "Böyle güzel bir duyuru ile Filistin, BM'nin diğer üyeleriyle aynı haklara sahip daimi bir temsilci olacak ve böylece dikkatler propaganda etkisine yönlendirilecek ve sahada her şey olduğu gibi bırakılmaya çalışılacak. Eğer Amerikalıların Ortadoğu'daki diplomatik çabalarda görmek istedikleri eylem buysa, bu hiçbir şeyi değiştirmeyecektir" dedi.
Rusya'nın, Filistin devletinin fikrinin bir heves değil, çözülmemesi halinde Ortadoğu'nun barışa kavuşamayacağı bir çözüm olduğuna inandığını belirten Lavrov, "Filistin devletinin bir heves olmadığına, bunun sadece bir kez alınmış bir BM kararı olmadığına inanıyoruz. Bu, yerine getirilmeden Ortadoğu'da şiddeti durdurmanın mümkün olmadığı bir karardır" dedi.

'Fetih ve Hamas'ı birleşmeye çağırıyoruz'

Rusya Dışişleri Bakanı, Moskova'nın Fetih ve Hamas hareketlerini Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) çatısı altında birleşmeye ve FKÖ platformunda yer alan şartlarda uzlaşma yapmaya çağırdıklarını da sözlerine ekledi.

'Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine cevaben iki bölgeye ek silah konuşlandıracağız'

Lavrov, Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya üye olmasına cevaben Rusya'da kısa süre önce kurulan Moskova ve Leningrad askeri bölgelerine ek silah konuşlandıracaklarını vurguladı.
Finlandiya ve İsveç'in on yıllar boyunca korudukları ve kendilerine modern dünyada itibar katan tarafsızlıklarını NATO'ya üye olarak bu kadar hızlı bir şekilde kaybetmelerinin şaşkınlık verici olduğunu söyleyen Lavrov, şu ifadeleri kullandı:
Onlarca yıldır süren iyi komşuluk boşa gitti. Rusya'da bazı organizasyonel kararlar alındı, Moskova Askeri Bölgesi ve Leningrad Askeri Bölgesi kuruldu. Buralara Finlandiya ve İsveç topraklarında ortaya çıkabilecek meydan okumalara uygun ek silahlar konuşlandırılacak.
DÜNYA
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov: Ukrayna'daki darbe sonrasında ABD kontrolündeki kişiler bakan oldu
Yorum yaz