Türkiye'de üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkisi halen devam ederken, son zamanlarda Bursa ve Çanakkale'de yaşanan depremler ise endişe yaratıyor.
Bursa’'da 23 Şubat'ta 4.1 büyüklüğünde meydana gelen deprem için AFAD depremin merkez üssünün Gemlik olarak açıklamıştı. 25 Şubat’ta ise Kandilli Rasathanesi, Bursa Gemlik'te saat 16.43 sıralarında 3.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin derinliği 9.4 kilometre olarak ölçüldü.
Diğer yandan dün Çanakkale'de meydana gelen 4.6 büyüklüğündeki deprem, İstanbul'un da bazı bölgelerinde hissedilirken, akşam saatlerinde Çanakkale Biga merkezli 3.8 büyüklüğünde yeni bir sarsıntı meydana geldi.
'Kesinlikle 7 ve üstü bir depreme dayanamaz'
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Kritik uyarılar yapan uzman isim, Gemlik ve Bursa için şunları aktardı:
“Arkadaşlar Gemlik hakkında sürekli görüş almak istiyorlar. Gemlik'in konumu iyi değil. Gemlik Fayı üzerinde. Bu fay İznik ve Geyve Fayının devamı. Kuzey Anadolu Fayı'nın Güney Kolu'nu oluşturuyor. Yapılan bazı çalışmalara göre 1999 depremlerinden sonra güney kolun enerjisi belirli bir miktar boşaltıldı. Ama buna rağmen Gemlik kesinlikle 7 ve üstü bir depreme dayanamaz. Hem fayın üzerinde hem de kötü bir zemin üzerinde. Gemlik’te yeni imar ve iskan verilmemeli ve yapılar çevresindeki yüksek alanlara kaydırılarak özel inşaat ve mimari tekniklerle yapılmalıdır. Sevgiyle”
'Bu yörede yüzey kırığı oluştıracak kadar bir deprem olmadı veya kırık (fay) tespit edilemedi'
Jeolog Prof. Dr. Naci Görür, depremlerin ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Beypınar-Lapseki/Çanakkale’de 4,5 deprem oldu. Diri fay haritasında yüzeyde bir fay yok. Muhtemelen bu yörede yüzey kırığı oluştıracak kadar bir deprem olmadı veya kırık (fay) tespit edilemedi. Bu depremler bölgedeki stres birikiminin belirtileri olarak yorumlanmalıdır. Sevgiyle" ifadelerini kullandı.
İstanbul depremini etkiler mi?
İstanbul’da olası depreme yönelik 250 yıllık tekerrür periyodunu hatırlatan Görür, sunumunda Marmara’nın batı bölgesini işaret ederek 1912 yılında Tekirdağ bölgesinde, 1999’da ise, Gölcük’te deprem olduğunu belirtti. Naci Görür, "İkisinin ortası Marmara Denizi ve 1766’dan beri deprem yok. Burası sismik bir boşluk. Jeolojide sismik bir boşluk asla devam edemez, doldurulmak zorundadır. Burası kırılmak mecburiyetindedir, kırılmadan kalamaz. Oradaki hareketler ve enerji orayı muhakkak kırar. Bu Kuzey Anadolu’nun bir alışkanlığı var, depremleri doğudan batıya doğru taşıyor. Yani Kuzey Anadolu fayı her nerede bir deprem oluşturmuşsa oranın batısı bir sonraki deprem için hedef haline gelmiştir. Nitekim 1939’dan 2023’e kadar giden deprem zinciri hep doğudan batıya olagelmiştir. Bunlar çok basit. Doğa karmaşık olsa bile, insanı çok da aldatmayan tekerrür eden olaylar meydana geliyor. Bunun dışında yapılan hesapları kitapları söylemeyeyim, zaten Osmanlı tarihi var Bizans tarihi var, tarihi depremleri biliyoruz. Özetle, İstanbul’da kesinlikle 7’den büyük bir deprem olacaktır" dedi.