Striptiz’de rol almanın yanı sıra oyunun yapımcılığını da üstlenen Çopur, sahnelenen oyunla ilgili şunları söyledi:
“Striptiz, aslında iki erkeğin oynadığı bir oyun, biz iki kadın olarak bu oyunu oynamak istedik. Buradaki özel neden, kadınların sahneye sadece kadın derdi anlatarak çıkması. Yani bir insan olarak değil de kadınların uğradığı taciz, tecavüz, eşitsizlik gibi konuları sahneye taşıyoruz. Bunlar yaşanırken kadının bir insan olduğunu ve insancıl bir derdi anlatabileceğini unutmaya başladık. Bu yüzden de bu oyunun sonunda soyunuyoruz. Ve bir insan olarak sahnede çıplaklık görüyoruz.”
Aldığı rolden çekinmediğini vurgulayan İlayda Mine Çopur, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Oyunu oynarken hiç korkmadım, aksine tercih ettim. Çünkü insanların kadınları sahnede böyle görmeye alışmaları gerektiğini düşünüyorum. Biz insanları bu şekilde alıştırdıkça ve biz de sahnede varız, biz insanız. Bu çıplaklık ve buna alışın diye isteyerek yaptığım bir şey. Türkiye’ye göre cesur olabilir fakat benim düşüncelerime göre bunların gerisinde bir marjinalliği var diyebilirim”
Öte yandan Sedef Çalışır, Striptiz’in anlatmaya çalıştığı noktayı şu ifadelerle açıkladı:
“Oyunda bir noktadan sonra iç çamaşırlarıyla kalıyoruz ama konu burada iç çamaşırlarıyla kalmamız değil. Bizim burada söylemek istediğimiz şey: Sistem, iktidar. otorite her ne ise donumuza kadar alıyor. Bunu anlatmak istiyoruz”
İlayda Mine Çopur ve Sedef Çalışır, çıplaklığın dolayısıyla bir metafor işlevi gördüğünün altını çizdi:
“Çıplaklık aslında bir metafor. Oynadığımız kadın çıplaklığı değil, insan çıplaklığı.”