GÖRÜŞ

‘BRICS ülkelerinin IMF kotalarının artırılması daha adil bir finansal-ekonomik düzene yol açıyor’

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un, BRICS ülkelerinin IMF ve Dünya Bankası’nda onların gerçek ekonomik ağırlıklarını yansıtan kotalar verilmesini talep ettiği yönündeki sözlerini değerlendiren Rus uzman Kapustkin, mevcut küresel mali ve ekonomik sistemin revize edilmesi halinde ABD’nin hakimiyetini kaybedebileceğini belirtti.
Sitede oku
St. Petersburg Devlet Üniversitesi İktisat Fakültesi Dünya Ekonomisi Bölümü’nden Doç. Vadim Kapustkin, Sputnik’e açıklamasında, ABD’nin, BRICS ve gelişmekte olan ülkelerin Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası’ndaki kotalarının artırılmasına karşı çıkmasının sebebini şu sözlerle değerlendirdi:
“IMF’nin yapısı en başında, ABD’ye bir dizi kilit konuda fiili veto yetkisi sağlamak üzere tasarlandı. Bildiğiniz gibi IMF'de reformun yapılabilmesi için oyların yüzde 85’inin desteği gerekiyor. Bugün fonun en büyük hissedarı yüzde 17,43’lük kota ve neredeyse yüzde 17’lik bir oylama paketiyle ABD. Bu da onlara kotaların revizyonu dahil fonun her türlü kararını veto etme hakkını veriyor. Dolayısıyla ABD, uygun görmediği tüm kararları engelliyor. Bu ayrıcalıktan vazgeçme niyetinde olmadığı açık. Engelleyici oy paketinden sonuna kadar tutunacaklar.”
Aynı zamanda Kapustkin’e göre, dünyada daha adil bir finansal ve ekonomik düzene götüren tarafsız süreçler yaşanıyor ve bunların durdurulması neredeyse mümkün değil:
“Küresel ekonomide yaşanan büyük çaplı krizlerin aşılabilmesi için ülkelerin ortak fona katkılarının boyutunun artırılması gerektiği açık. Bu yönde en büyük engel kotaların yeniden dağıtılması sorunu. Kota formülü revize edilir ve ülkelerin ekonomisine göre yeniden dağıtılırsa ABD’nin kotası yüzde 14’e düşebilir, Çin’in kotası da mevcut yüzde 6.4’ten yüzde 14’e çıkabilir. Böylece Çin’in örgütteki siyasi etkisi ABD ile aynı düzeye gelir. ABD buna elbette izin vermez. Daha önce BRICS ülkelerinin kotaları zaten Almanya, Fransa, İngiltere ve diğer ülkelerinki azaltılarak artırılmıştı. Dolayısıyla IMF'deki kotaların BRICS ülkelerinin kotalarının artırılması yönünde revize edilmesi mümkün. Bu süreç, IMF ve Dünya Bankası’nın yanı sıra dürüst rekabet ilkelerini küresel hakimiyet aracı olarak gören ABD’nin bu konudaki prensibine rağmen geri döndürülemez. ABD siyasetinde adil rekabet standartlarının tek tip ve tutarlı bir yorumu olmadığı biliniyor. Birçok ülkenin artık neredeyse sürekli olarak IMF’de kotaların yeniden dağıtılmasını talep ettiğini görüyoruz. Mevcut eğilim devam ederse, eninde sonunda ABD’nin bu kategorik konumunu yeniden gözden geçirmek zorunda kalacağını ve bunun da daha adil bir finansal ve ekonomik düzene yol açacağını bekleyebiliriz.”
DÜNYA
Lavrov: Ermenistan'ın NATO ile derinleşen diyaloğu egemenliğini kaybetmesine yol açıyor
Yorum yaz