Görüşmeyle birlikte Türkiye'nin Filistin meselesiyle ilgili tutumunu Sputnik’e değerlendiren Askeri Siyaset Bilimciler Derneği Üyesi ve Rusya Plehanov Ekonomi Üniversitesi Siyasi Analiz ve Sosyal-Psikoloji Bölüm Başkanı Andrey Koşkin, Ankara'nın Filistin meselesindeki ilkeli, insani ve medeni tutumuna dikkat çekerek, Fidan’ın çağrılarının son derece önemli olduğuna dikkat çekti.
Demecinde, “Öncelikle Türkiye'nin ve bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Filistin-İsrail çatışmasına karşı ilkeli, insani ve medeni tavrını belirtmek isterim” ifadelerini kullanan Koşkin, Ankara’nın, barışçıl mahallelerine tonlarca bombanın atıldığı Gazze Şeridi'nde devam eden hukuksuzluğun durdurulması için yorulmadan tüm dünyayı gerekli tüm tedbirleri almaya çağırdığını hatırlattı.
Rus uzman, bazı tahminlerine göre, Gazze Şeridi’nin bazı kesimlerine, ABD ve İngiltere'nin 2. Dünya Savaşı sırasında Avrupa'da gerçekleştirdiği bombardımandan daha fazla bomba atıldığına değinirken, “Gazze'deki sivil halka yönelik darbe işte bu kadar güçlü. Ve son derece yüksek kayıplar da bunu kanıtlıyor” dedi.
Türkiye’nin Gazze’yi abluka altına alan İsrail Savunma Kuvvetlerini (IDF) durdurmak için diplomatik düzeyde mümkün olan her şeyi yaptığını dile getiren Koşkin, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Ve elbette Türkiye'nin bu çabaları uluslararası arenada büyük saygı görüyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile ABD’li mevkidaşı Antony Blinken arasındaki görüşmeler de bu açıdan büyük önem taşıyor. İsrail'in, aslında ABD'nin Ortadoğu'daki elinin uzantısı olduğunu herkes çok iyi anlıyor. Bu konuda çoğu şey ABD'ye bağlı. Washington'da İsrail’in Gazze'deki eylemlerinin durdurulması kararı alınırsa bu eylemler derhal sona erecektir. Bu nedenle Fidan'ın çağrılarını son derece önemli ve gerekli görüyorum."
Peki Washington Ankara'nın bu çağrılarına kulak verecek mi?
Koşkin’e göre Gazze’deki trajediye rağmen ABD'nin sonunda Filistin halkının acılarına karşı zulmünü ve kayıtsızlığını bırakacağına inanmak zor.
Rus uzman, bu öngörüsünü ise şu şekilde açıklıyor:
"Washington'un Ankara'nın çağrılarına kulak vereceğini umuyorum ama şu ana kadar Gazze'deki katliamın sona ermesi için ciddi bir ön koşul görmüyorum. Öncelikle İsrail ordusu sivilleri bombalamaya tüm hızıyla devam ediyor. İsrail'in Gazze'deki düşmanlıkların durdurulacağına dair hiçbir ipucu yok. İkincisi ise Birleşmiş Milletler’in (BM) Gazze Şeridi'nde acil ateşkes kararına ilişkin oylama şekline bakılırsa, sonunda sağduyunun galip geleceğine inanmak da zor. Yalnızca Washington, bölgedeki düşmanlıkların sona erdirilmesi yönünde oy kullanan 153 dünya ülkesine kendi liderliğindeki 9 ülkeden oluşan bir grupla karşı çıktı. Bana öyle geliyor ki ABD, Filistin halkının yaşadığı acılara karşı aşırı zalimlik ve tamamen kayıtsızlık göstermeye bu şekilde devam edecek.”