“Konut kredilerindeki yüksek faiz oranları, son dönemde satılamayan gayrimenkullerin kiralık olarak sunulmasında önemli etkileri oldu diyebiliriz. Kiralık konut piyasasını etkileyen 5 ana faktör var. Bunlardan bir tanesi evlenme sayıları. Yeni konut ihtiyacı özellikle evlilik döneminde daha yoğun bir talep gösteriyor. Evlenme sezonu pandemiden sonra çok yoğun olarak gerçekleşmişti. Artık evlenme sezonunun nispeten geride kaldığını söyleyebiliriz. Evlenme sayılarındaki düşüşle beraber kiralık konut talebinde bir daralmadan bahsedebiliyoruz.
İkincisi öğrenciler: Öğrenciler açısından üniversite yerleştirmesi tamamlandı. Öğrenciler için barınma problemi yurtlar ve öğrenci evleri tarafından karşılanmış durumda. Öğrenciler tarafındaki talep de eylül-ekim ayı itibarıyla geriledi diyebiliyoruz.
Üçüncüsü ise yabancılar veya iç göç olarak gösterilebilir. Yabancılar kısmında uygulanan politikalar nedeniyle birçok yabancının sürelerinin sona erdiği, ihraç edildiğini, bazı bölgelerde oturumların kapatıldığı vb nedenlerle konutların yabancılara verilememesinin bir etkisi var. Bu boş konut arzına etki ediyor hem de konut fiyatlarında düşüşe neden oluyor.
Dördüncü etken son dönemde konut kredisi faiz oranlarının yükselmesi nedeniyle mal sahiplerinin satamadıkları konutları kiraya çevirmesi etkisi denilebilir.
Beşinci etken olarak da kısa dönemli kiralamalara getirilen yasal düzenlemeler. Son 2 yılda kısa dönemli kiralamalarda kiralık daire sayısı ilan tarafında yüzde 50’nin üzerinde artmıştı. 1 Ocak itibarıyla başlayacak kısa dönemli kiralamalarda şartların değişmesi, kat maliklerinden alınacak muafakatlar, 100 günden kısa sürekli kiralamaların mevzuata tabi olacak olması ciddi anlamda yeni kiralık daire arzının piyasaya çıkmasına neden oldu diyebiliyoruz.