İstanbul'daki barış müzakerelerinde, Rus tarafının sunduğu talepler arasında sadece Ukrayna’nın tarafsızlık statüsünün değil, aynı zamanda Kırım'ın Rusya'nın bir parçası olarak tanınması ve Donbass’ın (Donetsk ve Lugansk) egemenliğinin tanınmasının de yer aldığını anımsatan Medinskiy, “Ukrayna'nın tarafsızlığı ve NATO'ya girmemesi talebi çok önemliydi. Ancak bunun yanı sıra Rusya'nın Kırım üzerindeki egemenliğinin tanınmasının da bizim açımızdan koşulsuz bir talepti” diye konuştu.
Rusya'nın Donbass cumhuriyetlerinin bağımsızlığının tanınmasını da istediğini kaydeden Medinskiy, Moskova’nın, bu bölgedeki Rusça konuşan nüfusu koruma ihtiyacından yola çıkarak bu koşulu sunduğunu belirttiği konuşmasında, aynı zamanda Rusya'nın hiçbir zaman Ukrayna'yı fethetme hedefi koymadığının da altını çizdi.
Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı, ancak Batılı ülkeler ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'in her iki devleti de tam teşekküllü düşmanlıklara sürüklediğine dikkat çeken Medinskiy, Kiev’in geçen yılın nisan ayında barış anlaşmasını imzalaması halinde yüzbinlerce Ukrayna askerinin hayatını kurtarabileceğini vurguladı.
Dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın İstanbul’daki barış müzakerelerine etkisini de değerlendiren Medinskiy, barış görüşmelerinin sürdüğü geçtiğimiz yılın nisan ayında yalnızca İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın Kiev’i ziyaret etmediğini hatırlatarak, ABD Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı’ndan (Pentagon) pek çok üst düzey yetkilinin Kiev’e giderek ‘barış anlaşmasını kabul etmemeleri’ tavsiyesinde bulunduğunu kaydetti.
Barış hala mümkün
Medinskiy ayrıca, özel askeri operasyonun amaç ve hedeflerine ulaşılması halinde Kiev ile barışın sağlanmasının hala mümkün olduğuna da değinirken, Rusya'nın hiçbir zaman müzakereleri reddetmediğini tekrarladı.
Rusya-Ukrayna barış müzakereleri Şubat 2022 sonunda başlamıştı. Heyetler Belarus'ta iki yüz yüze görüşme gerçekleştirmiş, ardından bu görüşmelere video konferans yoluyla her gün devam edilmişti.
Geçtiğimiz yılın mart ayı sonunda iki ülke temsilcileri İstanbul'da yeni bir müzakere turu düzenlerken, Rus heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy, Ukrayna'nın gelecekteki bir anlaşmaya ilişkin yazılı önerilerini sunduğunu duyurdu
Moskova bunu ileriye doğru atılmış bir adım olarak değerlendirirken, Kiev'in uzun yıllardan beri ilk kez müzakere etme isteği gösterdiğini kaydetti.
Rus tarafı ise Ukrayna'ya doğru iki adım atarak karşılık vermiş, ilk olarak Kiev ve Çernigov yönündeki askeri operasyonların önemli ölçüde azaltılmasına karar vermişti.
İkinci adım olarak Moskova, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Zelenskiy arasındaki görüşmenin, anlaşmanın dışişleri bakanları tarafından paraflanmasıyla eş zamanlı olarak yapılmasını önermişti.
Kiev, daha sonra müzakerelere devam etmeyeceğini duyurmuş, bu kararı değerlendiren Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna'nın daha önce onayladığı kendi önerilerini de reddettiğini ve müzakere sürecini yavaşlatmak için elinden geleni yaptığını söylemişti.
Kiev, İstanbul'daki toplantıda kaydedilen hükümlerden farklı olan bir anlaşma taslağını Moskova’ya sunarken, Kırım’ın Rusya toprakları olduğunu reddetmiş, Ukrayna'da NATO’nun da dahil olduğu askeri tatbikatların yapılmaması ile ilgili koşulları onaylamaktan da vazgeçtiğini duyurmuştu.