Futbolcular Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera, Selçuk İnan, Semih Kaya ve Fatih Terim’in damadı Volkan Bahçekapılı’nın da aralarında bulunduğu futbol dünyasının 18 ünlü ismini milyonlarca dolandırdığı iddia edilen bankacı Seçil Erzan’ın yargılandığı davayla ilgili Fatih Terim ilk kez açıklama yaptı.
Milliyet gazetesinden Ferih Zengin'in haberine göre Terim, “Yılların Fatih Terim kompleksini dışa vurma fırsatı bulanlar, ilgimin olmadığı bir davaya beni karıştırmaya çalışıyor. Ne alacağım vardır ne de vereceğim. Benim adımı karıştıranların aleyhine, tarihin en büyük hukuk savaşını başlatıyorum. Hazır olsunlar” ifadelerini kullandı.
'Bahsedilen fon ile yakından uzaktan ilgim yoktur'
Fatih Terim’in 2 Haziran günü Savcılığa verdiği ifadesinde ise “Seçil Erzan isimli, banka şube müdürü olarak tanıdığım şahıs ile yaklaşık 5-6 yıldır tanışmaktayım. Yaklaşık 11 yıldır bu bankanın müşterisiyim. İşlerimin yoğunluğu sebebiyle, finansal işlerime şahsen vakit ayıramamaktayım. Bütün bankacılık işlemlerimi birlikte çalıştığım bankada çalışanlar yönetmekteydi. Hayatımda hiçbir zaman o bankanın hem Florya’daki hem de Levent’teki şubesine gitmedim. Paraya ihtiyacım olduğu zaman ise yakınlarımdan, aile dostlarımdan isterim. Onlar gidip gerektiğinde bankadan parayı çekip bana getirirler. Bazen de yanımdaki çalışanlarım ihtiyacım olan parayı bankadan alıp bana getirip verirler” dediği iddia edildi.
İhlas Haber Ajansı'nın verdiği bilgiye göre Terim’in ifadesinin devamında, “Bir takım belgelere imza atmam gerektiğinde ise zaman zaman Seçil Erzan yanıma gelip Florya’daki tesislerde imzamı alırdı. Bahsedilen fon ile yakından uzaktan ilgim yoktur. Şöyle ki bu fon için kimse benden bu zamana kadar herhangi bir para istemedi. Bu fon ile alakalı Seçil Erzan’a hiç para vermedim. Fakat ben zaman zaman çalıştığım bankacılara durumumun ne olduğunu sorarım. Onlar da bana parasal durumuma ilişkin Excel tablosu olacak şekilde bir görsel fotoğraf çekip bana yollarlar. 6 Nisan’da hesabımda ne olup bittiğini öğrenmek için bankada çalışan Rüya Hanım’la mesajlaştım. Gönderdiği Excel tablosunda 3 kalem gözükmekteydi. Birincisinde 219 bin 300 dolar, 47 bin 400 lira ve 3 milyon dolar şeklinde bilgiler yer alıyordu. Sonrasında Seçil Erzan olayını duyunca ben bankaya sinirlendim ve bankadaki tüm paramın, eşim Fulya Terim’in farklı bir bankadaki hesabına aktarılmasını istedim. 219 bin 300 dolar ve 47 bin 400 liranın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim. Fakat 3 milyon dolar halen gönderilmedi” dediği öne sürüldü.
Bu durumdan rahatsız olup şüphelendiğini ve bankadaki son 11 yıla ilişkin tüm parasal işlerini içerir belge istediğini söylediği iddia edilen Terim’in ifadesinin devamında, ‘’Fakat bu zamana kadar banka sadece bana vadesiz hesaplar ile ilgili birkaç doküman verdi. Bunun dışında talep ettiğim hesap dökümleri ve ayrıntılar verilmedi. Öncelikle 3 milyon dolar paramı halen bana vermedikleri için bankada çalışan Rüya Hanım’dan şikâyetçiyim. Ne kadar zarara uğratıldığımdan dahi haberdar değilim. Bu zamana kadar özellikle bankacılık işlemlerimi yürüten Seçil Erzan, Rüya Hanım ve bankaca tespit edilecek işlemlerimde usulsüzlük yapanlardan şikâyetçiyim. Ben bunun gibi çok fazla aleyhime bankacılık işlemi yapıldığını fakat iyi niyetimin suiistimal edildiğini düşünüyorum’’ ifadelerine yer verdiği belirtildi.
İhlas Haber Ajansı'nın verdiği bilgiye göre Terim’in ifadesinin devamında, “Bir takım belgelere imza atmam gerektiğinde ise zaman zaman Seçil Erzan yanıma gelip Florya’daki tesislerde imzamı alırdı. Bahsedilen fon ile yakından uzaktan ilgim yoktur. Şöyle ki bu fon için kimse benden bu zamana kadar herhangi bir para istemedi. Bu fon ile alakalı Seçil Erzan’a hiç para vermedim. Fakat ben zaman zaman çalıştığım bankacılara durumumun ne olduğunu sorarım. Onlar da bana parasal durumuma ilişkin Excel tablosu olacak şekilde bir görsel fotoğraf çekip bana yollarlar. 6 Nisan’da hesabımda ne olup bittiğini öğrenmek için bankada çalışan Rüya Hanım’la mesajlaştım. Gönderdiği Excel tablosunda 3 kalem gözükmekteydi. Birincisinde 219 bin 300 dolar, 47 bin 400 lira ve 3 milyon dolar şeklinde bilgiler yer alıyordu. Sonrasında Seçil Erzan olayını duyunca ben bankaya sinirlendim ve bankadaki tüm paramın, eşim Fulya Terim’in farklı bir bankadaki hesabına aktarılmasını istedim. 219 bin 300 dolar ve 47 bin 400 liranın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim. Fakat 3 milyon dolar halen gönderilmedi” dediği öne sürüldü.
Bu durumdan rahatsız olup şüphelendiğini ve bankadaki son 11 yıla ilişkin tüm parasal işlerini içerir belge istediğini söylediği iddia edilen Terim’in ifadesinin devamında, ‘’Fakat bu zamana kadar banka sadece bana vadesiz hesaplar ile ilgili birkaç doküman verdi. Bunun dışında talep ettiğim hesap dökümleri ve ayrıntılar verilmedi. Öncelikle 3 milyon dolar paramı halen bana vermedikleri için bankada çalışan Rüya Hanım’dan şikâyetçiyim. Ne kadar zarara uğratıldığımdan dahi haberdar değilim. Bu zamana kadar özellikle bankacılık işlemlerimi yürüten Seçil Erzan, Rüya Hanım ve bankaca tespit edilecek işlemlerimde usulsüzlük yapanlardan şikâyetçiyim. Ben bunun gibi çok fazla aleyhime bankacılık işlemi yapıldığını fakat iyi niyetimin suiistimal edildiğini düşünüyorum’’ ifadelerine yer verdiği belirtildi.
21 Kasım’da görülen davanın ilk duruşmasında ise mahkeme, 2 sanığın tahliyesine hükmederken, sanık Erzan’ın tutukluluk halinin devamına karar vermişti.