Çin’e yapılacak ziyareti X sosyal ağındaki (eski adıyla Twitter) resmi kanalında duyuran Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, 20 Kasım itibariyle İİT ve Arap Birliği tarafından yetkilendirilen heyetin bazı ziyaretlerde bulunacağı turuna başlayacağının altını çizdi.
İİT ve Arap Birliği'ne üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının üzerinde mutabık kaldığı bildiride, İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği suçlardan sorumlu tutulmasına yönelik Filistin devletinin hukuki ve siyasi girişimlerinin desteklendiği kaydedilmiş, üye ülkelerin dışişleri bakanları da bu siyasi sürecin başlatılması için yetkilendirilmişti.
‘Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirmek için hep birlikte çalışacağız’
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, açıklamasında, “Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesinin ardından oluşturulan dışişleri bakanları düzeyindeki komitenin çalışmaları pazartesi günü başlayacaktır. Ziyaret edeceğimiz ilk ülke Çin olacak, ardından dünya başkentlerini de ziyaret edip Gazze Şeridi’ndeki bu savaşı sona erdirmek için hep birlikte çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerine yer verdi.
11 Kasım'da Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı ülkeleri, Riyad'da yapılan zirvenin ardından, Gazze Şeridi'ndeki durumun yakın gelecekte çözülmesi için uluslararası bir konferans düzenlenmesi çağrısında bulunmuştu.
Suudi Arabistan'ın yanı sıra Ürdün, Mısır, Katar, Türkiye, Endonezya ve Nijerya dışişleri bakanları, İİT ve Arap Ligi'ne üye devletler adına, Gazze'ye yönelik savaşın sona erdirilmesi, kalıcı ve kapsamlı barışın sağlanması adına kabul edilen uluslararası şartnameler çerçevesinde, ciddi ve gerçek bir siyasi sürecin başlatılması için uluslararası eylemde bulunmak adına üye ülkelerin liderleri tarafından yetkilendirildi.
Tüm İİT ve Arap Ligi üye ülkelerine, ‘Kolonici işgal yetkililerinin insanlığa karşı işledikleri suçları durdurmaları yönünde atılabilecek tüm diplomatik, siyasi ve hukuki önlemleri uygulama çağrısı’ yapılan ortak bildiride, İsrail'i uluslararası hukuktan koruyan çifte standart reddedildi.
Arap ve İslam ülkelerinin söz konusu çifte standarttan etkileneceği, bunun da kültürler ve medeniyetlerarası uçurumu açacağı liderlerce teyit edildi.
Bildiride, Gazze Şeridi veya Kudüs dahil Batı Şeria içinde, bireysel veya toplu zorla yer değiştirilme, zorla yerinden edilme, sürgün gibi yöntemlerle Filistin davasının bertaraf edilmesine yönelik her türlü girişim tamamen reddedilirken, kırmızı çizgi ve savaş suçu sayıldı.