Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Suç Mağdurlarının Desteklenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2020'de yürürlüğe girdiğini, bunun ardından da mevzuat ve kurumsal yapının oluşması adına çalışmalar yapıldığını, uygulamaya yönelik de faaliyetler gerçekleştirildiğini dile getirdi.
Bakan Tunç, şu ana kadar 167 adli çevrede bu müdürlüklerin mağdurlara hizmet verdiğini dile getirdi. Tunç, söz konusu müdürlüklerin suç mağdurlarını bilgilendirme ve destek olma adına faaliyette bulunduğunu aktardı.
Adli görüşme odalarına ilişkin bilgi veren Tunç, "162 adliyemizde şu ana kadar adli görüşme odası faaliyete geçti" dedi.
Bakan Tunç, 792 çocuk görüşme merkezinin faaliyette olduğunu belirterek, "Şu ana kadar 115 bin 279 işlem gerçekleştirildi" bilgisini paylaştı.
'Çocuğun üstün yararı bizim için çok önemli'
Bakan Tunç, çocukların korunmasının önemli olduğunu, özellikle boşanma süreçlerinde çocukların mağdur olmasının istenmediğini belirtti.
Yılmaz Tunç, "Çocuğun üstün yararı bizim için çok önemli. Onların üstün yararı için çocuk görüşme merkezlerindeki işleyişin daha verimli olması hem de diğer adli süreçlerde onların korunması devletin en asli vazifesi. Çocukların korunması önemli. Çocuklar özellikle çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız kesim. Her türlü kötülüğe, istismara karşı çocukları korumak Anayasamızın da gereği" diye konuştu.
Suça sürüklenen çocuklar açısından da çalışmalar yapılacağını aktaran Tunç, bu çocukların tekrar suç işlememesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini belirtti.
'Cezaların arttırılması yetmiyor'
Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı'na ilişkin çalışmalara değinen Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçmiş dönemde Meclis'in çalışma takvimi ve deprem gibi sebeplerle hayata geçiremediğimiz hedefler var. Bunları da içine alacak ve yeni ihtiyaçlara göre hazırlayacağımız, Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde özellikle mağdur haklarıyla, çocuk ve kadın haklarıyla ilgili düzenlemeler olacak. Kadına karşı şiddetin önlenmesi en önemli konulardan bir tanesi. Kadına şiddetin önlenmesiyle ilgili olarak tüm bakanlıklarımızın her birine ayrı ayrı düşen görevler var. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi anlamında mevzuatımızda önemli düzenlemeler yapmıştık. Özellikle kadına karşı işlenen müessir fiil, taksirle yaralama, kasten öldürme suçlarında cezalar arttırılmıştı. Tabii sadece cezaların arttırılması yetmiyor. Önleyici tedbirler noktasında da koordinasyonun sağlanması gerekiyor. Yargı Reformu Strateji Belgeleri ve İnsan Hakları Eylem Planlarında da özellikle kadın ve çocuk haklarıyla ilgili yeni hedefler elbette ki olacaktır."