Moskova'nın arabuluculuğunda Ankara ile Şam arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yönelik yol haritası üzerindeki çalışmalar devam ediyor. Normalleşme sürecinin sonraki etaplarının üç ülkenin savunma bakanları arasında yapılacak bir sonraki görüşmede ele alınması bekleniyor.
Ancak Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas, 11. Moskova Uluslararası Güvenlik Konferansı’nda tarafların henüz kesin bir tarih üzerinde anlaşmadıklarını açıkladı.
Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi’nin (RIAC) Suriye üyesi, siyaset uzmanı Kirill Semenov, Sputnik’e demecinde üçlü toplantıda tarafların Suriye krizini çözmenin yollarını, Suriye'deki terörizm ve aşırılık yanlısı gruplara karşı ortak mücadele konularını, ayrıca sığınmacı ve İdlib sorunlarını tartışabileceğini belirtti.
Rus uzman, “Rusya, Türkiye ve Suriye savunma bakanlarının olası görüşmesinde tarafların öncelikle terörist ve aşırılık yanlısı gruplara karşı ortak mücadeleye ilişkin konuları görüşeceklerine inanıyorum. Bu, Türk askerinin Suriye'den çekilmesinin şartıdır. Türkiye’nin, (Suriye Devlet Başkanı) Beşar Esad'ın çeşitli Kürt yanlısı radikal sol gruplara, özellikle de Ankara'nın PKK'nın Suriye kolu olarak gördüğü YPG/PYD'ye karşı daha aktif bir şekilde mücadele etmesini istediği ortada” dedi ve şöyle devam etti:
'HTŞ sorunu, İdlib'de bulunan Suriyeli sığınmacılar sorunuyla yakından bağlantılı'
“Şüphesiz, İdlib etrafındaki durum da tartışılacak. Zira orada Suriye askerlerinin öldüğü şiddetlenmeler, çatışmalar oldu. Belli ki İdlib gerilimi azaltma bölgesi sorunu bağlamında Rusya'da yasaklı olan Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) grubunun geleceği konusu da gündeme gelecek. Bu grupla ne yapılmalı ve nasıl mücadele edilmelidir? Aslında bu soru yanıtsız kalmaya devam ediyor, yani dondurulmuş durumda. Türkiye bu konuda herhangi bir önlem almıyor. Elbette ki bu konu onun için öncelik teşkil etmiyor. Türkiye bir şekilde HTŞ'nin varlığını kabullendi. Fakat Esad için bu bir öncelik. Bunun da ötesinde, Ankara açısından HTŞ sorunu, İdlib'de bulunan Suriyeli sığınmacılar sorunuyla yakından bağlantılıdır. Dolayısıyla HTŞ sorununu zorla çözme girişimleri de dahil olmak üzere herhangi bir şiddetlenme, Türkiye'ye yeni sığınmacı akışına yol açabileceği için Ankara için kabul edilemez. Bu nedenle bu konu oldukça karmaşık.”
Semenov’a göre, bu tür karmaşık sorunların varlığı dikkate alındığında, bir sonraki üçlü toplantının Suriye çözümü çerçevesinde dönüm notası olarak görülecek herhangi bir eyleme yol açması pek te olası değil, ancak temas noktalarını ve Suriye'deki mevcut sorunları çözmenin yollarını bulma konusunda önemli ve gerekli bir aşama olacak.
'Görüşmede daha çok güncel sorunlar ele alınacak'
Semenov, “Savunma bakanları düzeyinde yapılacak üçlü toplantının Suriye'deki çözüm sürecini bir bütün olarak ciddi şekilde etkileyeceğini düşünmüyorum. Zira şu anda, süreç şu ya da bu şekilde dondurulmuş durumda. Görüşmede daha çok güncel sorunlar ele alınacak, taraflar çözümün bundan sonraki aşamaları hakkında görüş alışverişinde bulunacak. Bu toplantı sonucunda tarafların yukarıdaki konularda bir tür fikir birliğine varması pek olası değil, zira bunların çözümü o kadar kolay değil. Üstelik orada ABD ve diğer oyuncular şahsında üçüncü taraflar da var. Tüm bunlardan dolayı Suriye'de genel olarak hala oldukça karmaşık bir tablo söz konusu. Şimdilik yalnızca ortak temas noktaları bulmak için yoklamaktan ve mevcut sorunları çözmenin olası yollarından bahsedilebilir” diye sözlerini tamamladı.