İngiltere'de Temyiz Mahkemesi, hükümetin ülkeye yasa dışı yollarla giren düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme planının yasalara uygun olmadığına karar verdi.
Yüksek Mahkeme'nin, aralık ayında "Ruanda Planı"nın yasalara uygun olduğuna hükmetmesinin ardından insan hakları savunucularınca Temyiz Mahkemesine taşınan kararla ilgili duruşma yapıldı.
Duruşmanın ardından mahkemenin kararını açıklayan Başyargıç Ian Burnett, 2'ye 1 çoğunlukla düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme planının, İngiltere yasaları ile hükümetin uymakla yükümlü olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olduğuna karar verildiğini ifade etti.
Temyiz Mahkemesi Başkanı Geoffrey Vos ile Yardımcısı Nicholas Underhill'in, ülkesine iade edilemeyecek düzensiz göçmenlerin Ruanda'ya da gönderilemeyeceğine inandığını belirten Burnett, "Ruanda'ya gönderilen kişilerin ana vatanlarına geri döneceğine ve burada çeşitli işkence ve insanlık dışı davranışlara maruz kalacağına inanmak için somut nedenler var" diye konuştu.
Burnett, bu nedenle Ruanda'nın "güvenli üçüncü ülke" kabul edilemeyeceğini söyleyerek, "Mahkeme, Ruanda'nın verdiği garantilerin iyi niyetle verildiği konusunda ise fikir birliğine sahiptir" dedi.
Kendisinin ise iki yargıcın aksi yönünde oy kullandığını kaydeden Burnett, "Ruanda anlaşması sürecinde uygulanan prosedürler ve Ruanda hükümetinin verdiği garantilerin gerçek bir risk olmamasını sağlamak için yeterli olduğunu kabul ediyorum." ifadesini kullandı.
Başyargıç Burnett, Ruanda'da bulunduğu sürede, Ruanda ya da İngiltere'den sığınma talebine olumsuz yanıt alanların da ülkelerine gönderilmeyeceği konusunda ikna olduğunu sözlerine ekledi.
İngiltere hükümeti, Temyiz Mahkemesi'nin 'Ruanda Planı' kararını eleştirdi
Sunak, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, mahkemenin kararını eleştirerek, Ruanda hükümetinin verdiği güvencelere işaret etti.
"Aldıkları karara saygı duyuyorum ama vardıkları sonuca temelde katılmıyorum" diyen Sunak, Ruanda'nın düzensiz göçmenleri üçüncü ülkelere sınır dışı etmeme güvencesi verdiğini belirterek "Gerekli güvenceleri verdiklerine güçlü şekilde inanıyorum" görüşünü paylaştı.
Başyargıç Ian Burnett'in de kendisi gibi düşündüğünü vurgulayan Sunak, "Ruanda güvenli bir ülkedir. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin de Ruanda'da Libyalı mülteciler için bir planı var. Bu karara, Yargıtay'da itiraz etmek için izin isteyeceğiz" dedi.
Sunak, "Ruanda Planı"nın gerçekleşmesi için ne gerekiyorsa yapacağını da sözlerine ekledi.
Öte yandan İçişleri Bakanı Suella Braverman da mahkemenin kararına eleştiride bulunarak, "İnsan kaçakçılarının çalışma sistemiyle mücadele etmemiz gerek. Bu nedenle Ruanda'yla bu işbirliğini yaptık" diye konuştu.
Braverman, "Temyiz Mahkemesinin kararına göre, düzensiz göçmenleri güvenli üçüncü ülkelere göndermekte bir sorun yok. Aldıkları karar ne kadar hayal kırıklığına uğratsa da bu kararı da temyize götürme yollarını arayacağım. Ruanda hükümeti ve biz, bu uygulamayı yerine getirmeye kararlıyız." değerlendirmesinde bulundu.
AİHM ilk Ruanda uçağını durdurmuştu
İngiltere geçen sene hazırlanan "Ruanda Planı" kapsamında, düzensiz göçmenleri ve ülkeye yasa dışı yollarla girip sığınma talebinde bulunanları, Ruanda'ya gönderme hedefini açıklamıştı.
Ülkede muhalefet, insan hakları örgütleri ile Birleşmiş Milletler başta olmak üzere birçok uluslararası kuruluşun tepki gösterdiği karar, Yargıtay ve Yüksek Mahkeme tarafından da yasaya uygun bulunmuştu.
Ruanda'ya 7 kişiyi taşıyan ilk uçuş ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararıyla durdurulmuştu. Bunun üzerine, İçişleri Bakanlığı, Yüksek Mahkeme'de yeni bir dava açmış, mahkeme de 19 Aralık'ta, Ruanda uçuşunun yasal olduğuna karar vermişti.
Mahkeme temyiz yolunu da açık tutarken, İçişleri Bakanı Braverman, mart ayında, yazın uçakların Ruanda için havalanacağını söylemişti.
Kararı Temyiz Mahkemesine götüren insan hakları savunucularının başvurusu sonucu, bugün Temyiz Mahkemesi, "Ruanda Planı"nın yasalara aykırı olduğuna hükmetmişti.