Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, enflasyonun merkez bankasının yüzde 2 hedefine 2025 yılına kadar geri döndüğü öngörülmemesine rağmen dezenflasyonun hızlanmaya başlaması gerektiği aktarıldı.
Açıklamada, dezenflasyonun Euro Bölgesi'ni kış durgunluğundan çıkarmaya başladığı belirtilerek, güçlü iş gücü piyasası, mali önlemlerin etkileri ve daha fazla faiz artışı olasılığıyla bölge ekonomisine ilişkin büyüme tahminin bu yıl için yüzde 0.3'ten yüzde 0.6'ya çıkarıldığı kaydedildi.
Enflasyondaki düşüş ve Kovid-19'dan bu yana ilk normal turizm sezonu sayesinde Euro Bölgesi'nin ikinci ve üçüncü çeyrekte stagflasyondan çıkmasının beklendiği belirtilen açıklamada, bununla birlikte diğer salgın sonrası ters rüzgarların azaldığı ve yüksek faiz oranlarının talebi azalttığı ifade edildi.
Açıklamada, "Zayıflayan bir ekonomik döngünün ortasında bile Euro Bölgesi'nin derin bir resesyona gireceğini öngörmüyoruz" değerlendirmesinde bulunuldu.
Yüksek faizler İngiltere ekonomisinin büyümesini kısıtlayacak
Öte yanda S&P'den yapılan bir diğer açıklamada, para politikası sıkılaşmasından kaynaklanan artan baskının İngiltere ekonomisinde büyümeyi giderek daha fazla kısıtlayacağı bildirildi.
Yüksek istihdam ve güçlü ücret artışının İngiltere'deki tüketicileri bu yıl şimdiye kadar enflasyon baskılarına karşı nispeten dirençli tuttuğu belirtilen açıklamada, bunun en azından bir kısmının devam etmesinin ancak yüksek faiz oranları nedeniyle 2023'te çok az iyileşmenin beklendiği aktarıldı.
Açıklamada, büyümeyi gereğinden fazla sınırlamamak için İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) kısıtlayıcı politikasını gelecek yılın ilk yarısında, piyasaların şu anda beklediğinden daha erken bir tarihte, yeniden gevşeteceğinin düşünüldüğü ifade edildi.