GÖRÜŞ

ABD’nin yeni Soğuk Savaş oyunu: Sullivan’ın Rusya’yı kınamayan ülkeleri ikna turu başarılı olur mu?

Ukrayna’ya verilen milyarlarca dolarlık silah desteğine rağmen Rusya’nın gücünü kıramayan ABD, Moskova karşıtı cepheyi genişletme hamlelerine devam ediyor. Sullivan’ın ‘ikna turunu’ değerlendiren dış politika uzmanı Ferit Temur, “Türkiye’nin ABD’nin haddini aşan tüm baskılarına rağmen Rusya ile ilişkilerini bozmayacağını umuyorum” dedi.
Sitede oku
Dünyada Rusya ve Çin’in önderliğinde ABD ve Batı karşıtı blok güçlenirken bunun en büyük gerilimlerinden biri de Ukrayna üzerinde yaşanıyor. NATO’nun Rusya’yı çevreleme politikalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan krizde birçok Batılı ülke ise Rusya’ya ağır yaptırımlar uyguluyor. Ancak Çin, Brezilya, Hindistan, Türkiye ve Afrika ülkelerinin birçoğu Batı’nın Rusya’yı hedefe koyma planlarına uymuyor.
Bu konuda ise ABD’nin baskıları ve yaptırım tehditleri ile ‘ikna çabaları’ sürüyor.
Bu konudaki son haber ise Financial Times’tan (FT) geldi. Habere göre ABD Başkanı Joe Biden’ın Ulusal Güvenlik Danışması Jake Sullivan ve ABD Dışişleri Bakanlığı’nın kritik isimlerinden Victoria Nuland ‘Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini kınamayan’ bazı gelişmekte olan ülkelerin temsilcileriyle toplantı yapmak üzere Kiev yönetiminin isteğiyle bu haftasonu Danimarka’ya uçacak.
Sullivan ve Nuland; Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika gibi ülkelerin yetkilileriyle birlikte Kopenhag’da buluşacak. Toplantıya Türkiye ve Çin’den de yetkililerin katılabileceği belirtiliyor. Ancak Türkiye tarafından bu bilgi resmi olarak teyit edilmedi.
FT, haberinde, ‘bu buluşmanın Ukrayna’nın karşı taarruzunun umulandan daha yavaş ilerlediğini kabul ettikleri bir döneme denk geldiğine’ de dikkat çekti.

‘ABD’nin gücünü toparlayabilmesi için Soğuk Savaş formatına dönüş gerekiyor’

Dış politika uzmanı Ferit Temur, Sullivan ve Nuland’ın bu hamlesini “Küresel düzlemde giderek gücü zayıflayan ABD’nin Ukrayna savaşını bahane ederek gelişmekte olan ülkeleri yeniden Washington merkezli bir uluslararası ilişkiler sistematiğinin yörüngesine sokma çabası esasında gizli bir hedef değil” diyerek yorumladı ve şunları ekledi:
“ABD’nin ekonomik, siyasal ve askerî açıdan gücünü toparlayabilmesi için en büyük gereksiniminin uluslararası ilişkilerin yeniden Soğuk Savaş formatına dönüşmesi olduğunu öne sürmek mümkündür. Bu nedenle, Ukrayna savaşının yarattığı konjonktürü bu büyük hedef doğrultusunda var gücüyle kullanmaya çalışıyor. Ancak gerek Rusya ve Çin arasındaki ikili ilişkiler, gerekse Şanghay İşbirliği Örgütü, BRICS gibi ulusüstü örgütlerdeki çok taraflı ilişkileri bu şekilde stratejik işbirliği formatında devam ederse, ABD’nin tek taraflı bencil dış politika tutumundan ciddi zararlar gören ve bıkkınlık noktasına ulaşan gelişmekte olan ülkeler için Washington’un baskı gücü nispeten dengelenecektir. Dolayısıyla, Washington açısından gelişmekte olan ülkelere baskı kurarken onları daha fazla kendinden uzaklaştırmayacak şekilde dengeli bir yaklaşım koyma gereksinimi de göz önünden tutması gerekmektedir.”

‘Ankara dış politika açıdan kendi ulusal çıkarlarını göz önünde bulunduruyor’

ABD’nin bu konuda Türkiye’yi ikna edip edemeyeceğini de değerlendiren Temur, şöyle devam etti:
“Türkiye, ABD öncülüğündeki Batılı ülkelerin Rusya’ya yönelik 2014 tarihli Kırım ilhakından bu yana izlenen yaptırımlar setine katılmayan bir ülke. Dış politika açıdan kendi ulusal çıkarlarını göz önünde bulunduran Ankara’nın bu anlamda son derece doğru bir tutum benimsediğini ifade etmek gerekir. Zira Türkiye, komşusu Rusya ile göz ardı edilemeyecek ticari, siyasi ve kültürel önemli ilişkilere sahiptir. Türk – Rus ilişkilerinin iyi komşuluk anlayışına ve karşılıklı yarara dayalı ikili ilişkileri, aslında giderek kaotik bir hal alan uluslararası ilişkiler için de emniyet supabı işlevi gören bir role sahiptir. Çünkü jeopolitik açıdan Avrasya’nın kalpgahında yer alan bu iki önemli ülkenin çatışmadan uzak bir ilişki ağına sahip olması, küresel ekonomik, siyasi ve askeri dengelerinin daha da kötüleşmesinin önünde set olarak durmaktadır. Bu bakımdan Türkiye’nin ABD’nin haddini aşan ve diplomatik nezaketten uzak tüm baskılarına rağmen komşusu Rusya ile ilişkilerini bozmayacağını umuyorum. Elbette burada Rus tarafının da mevcut konjonktürde komşusu Türkiye’nin değerini daha fazla bilmesine ve ikili ticari ve siyasi ilişkilerin gelişiminin önündeki bir dizi kronik sorunu çözme yönünde irade ortaya koyması gerekmektedir.”

‘Brezilya, Çin ve Hindistan gibi ülkeler Rusya’ya karşı olumsuz pozisyon almadılar’

“ABD tarafının salt kendi çıkarlarını baz alan tüm bencilce girişim ve baskılarına rağmen bugüne kadar Brezilya, Çin ve Hindistan gibi ülkeler ikili ve çok taraflı ilişkiler sarmalına sahip oldukları Rusya’ya karşı doğrudan herhangi bir olumsuz pozisyon almadılar” diye de ekleyen Temur, sözlerini “Almalarını beklemek de ne kadar gerçekçi olur tartışılır. Çünkü her birinin Rusya ile ilişkilerinde bir takım ulusal çıkarları vardır ve hiçbirinin bu çıkarlarından ABD istiyor diye kolayca vazgeçeceğini düşünmek pek mümkün görünmemektedir. Büyük ölçüde belirli parametreler açısından bu ülkelerin uzun vadeli ulusal ekonomik kalkınmaları yeni bir Soğuk Savaş formatına pek elverişli olmadığı için onların ABD’nin arzu ettiği yeni Soğuk Savaş oyununa karşı olabildiğince mesafeli davranacakları kanaatindeyim” diyerek sonlandırdı.
Yorum yaz