OPEC ülkelerinden 'enerji krizi' dokunuşu: Petrol üretimini kısıtlama kararı beraberinde ne getirir?
Batılı ülkelerin Rusya nedeniyle, enerji sağlayan ülkelere yönelik yeni yaptırımları tartışmasının akabinde, Suudi Arabistan ve Rusya liderliğindeki OPEC+ ülkeleri de petrol üretiminde daha fazla kesintiye gidilmesi konusunda anlaşmaya vardı. Enerji liderlerinin yol haritasını ve yaşanabilecekleri enerji uzmanı Aslanoğlu Sputnik’e değerlendirdi.
Sitede okuBatı’da Rusya’ya yönelik yaptırımlar nedeniyle enerji krizi ile ekonomide küçülme sürerken, G7’nin Mayıs ayında Rusya'nın enerji üretimini sınırlamayı ve üçüncü ülkelerle ticarete yönelik yaptırımları ele alması kararı, OPEC+ ülkelerinin sert kararlar alması ile sonuçlandı. Dünya petrolünün yaklaşık yüzde 60'ını üreten OPEC+ ülkeleri 5 Haziran’da verdikleri ortak kararda, 2 ay içinde 2. kez petrol üretimini azaltma konusunda mutabık kalındığını duyurdu. Böylece Suudi Arabistan liderliğindeki 13 üyeli OPEC ile Rusya önderliğindeki OPEC dışı petrol üreticisi 10 ülkenin (OPEC+) enerji ve petrol bakanları, mevcut üretim kesintilerinin 2024 yılı sonuna kadar uzatıldığını açıklamış oldu.
Viyana'daki OPEC+ toplantısında, ülkesinin Temmuz ayı için gönüllü olarak günlük 1 milyon varil ilave üretim kesintisine gideceğini söyleyen Suudi Arabistan Enerji Bakanı Abdulaziz bin Selman, duruma göre kesinti süresinin uzatılabileceğinin de altını çizdi. Birliğin kurucu ülkesinin bu kararını, Rusya’nın günde 500 bin varillik gönüllü kesintiyi 2024 yılının sonuna kadar uzatacağını duyurması izledi.
2 ayda 2. kez petrol üretimini azaltma kararı alma süreci nasıl işledi?
Son üretim azaltması, Nisan ayında Avustralya ve AB’nin de içinde bulunduğu G7 ülkelerinin Rus petrolüne varil başına 60 ABD doları fiyat sınırı koymasının ardından gelmişti. Dünyanın ikinci büyük ham petrol ihracatçısı olan Moskova’dan, deniz yoluyla taşınan petrole yönelik ithalat yasağı ve varil başına 60 dolar tavan fiyat kararları 5 Aralık'ta uygulamaya girmiş, fakat OPEC+ ülkeleri de 2 milyon varillik üretim kesintisine ilaveten bazı ülkelerin mayıs itibarıyla günlük yaklaşık 1.6 milyon varil kesinti yapma kararı almıştı.
Petrol fiyatlarını dengelemeye çalışan OPEC ülkelerine ABD’den tehdit
Daha önce 2022 yılında Suudi Arabistan ve Rusya’nın liderliğindeki OPEC+ ülkelerinin ABD Başkanı Joe Biden’ın ‘isteğine rağmen’ petrol arzını azaltması, Washington’ın Suudi Arabistan başta olmak üzere bütün OPEC ülkelerini ‘yaptırımlara boğacağı’ tehdidi ile sonuçlanmıştı. Biden’ın Suudi Arabistan da dahil olmak üzere Orta Doğu ülkelerini ziyaret ederek Körfez ülkelerinden petrol üretimini ve arzını artırmalarını talep etmesinin işe yaramaması üzerine, ABD Senatosu’ndan 20 senedir geçmeyen NOPEC (Petrol Üreten ve İhraç Eden ‘Kartellere’ Hayır) yasasının tasarısı onaylanmıştı. Bu nedenle de OPEC ve OPEC+ ülkelerinin yeni kararına karşın ABD yönetiminin hangi adımları atabileceği de uzmanların tartışma konusu oldu.
Batılı ülkelerin ‘siyah altın’ konusunda yaptırım adı altında fiyat belirlemeye kalkışmasına karşın bu girişimlerden hoşlanmadığını açıkça belli eden OPEC+ grubunun bir sonraki olağan toplantısının 26 Kasım'da yapılması beklenirken; mevcut kararların da halihazırda enerji krizinde olan Batılı ülkeleri nasıl etkileyeceğini enerji uzmanı Volkan Aslanoğlu Sputnik’e anlattı:
‘Suudi Arabistan fiyat yapıcı pozisyonunu Rusya ile paylaşıyor’
“OPEC kurulduğu ilk tarihten beri, birtakım savaş, ekonomik sebepler ya da yaptırım kaynaklı arz ve talepte meydana gelen dengesizlikleri daha normale getirmek için global olarak dünya ekonomisinin minimum etkilenmesini sağlamak için zaman zaman kesintiler ya da artışlar meydana getiriyor. Önceden OPEC sadece ihracatı ve ekonomisi petrol ticaretine bağlımlı olan olan üye ülkeler iken daha sonra yapısını değiştirip OPEC+’ya dönüştü. Bunu şöyle de okuyabiliriz; önceden Suudi Arabistan fiyat yapıcıyken, şu anda Suudi Arabistan bu pozisyonu Rusya ile paylaşıyor. Şu anki gönüllü kesintilerin temeldeki sebeplerinden birisi, global olarak petrol fiyatlarında meydana gelen negatif görünümü biraz daha dengeleyebilmek ve petrol fiyatlarının düşmesini engellemek.”
‘ABD seçimlerinin kaderini etkileyecek olan şeylerden biri de petrol fiyatları’
ABD ile OPEC ülkeleri arasında yaşanan gerginliğe de değinen Aslanoğlu, “Bir süredir zaten finansal çevreler fosil yakıtları finanse etmez ve bunlara kredi imkanı tanımaz iken, yenilenebilir enerji konusunda acayip bir teşvik söz konusu. Dolayısıyla OPEC ile Uluslararası Enerji Ajansı arasında bir gerginlik mevcut. Tüm bunlara ek olarak da bir sonraki ABD seçimlerinin kaderini etkileyecek olan şeylerden biri de aslında petrol fiyatları olacak. Seçmenin benzini ve mazotu ne kadara aldığı ABD seçimleri açısından oldukça önemli. Şu an zaten OPEC, OPEC+, Uluslararası Enerji Ajansı ve ABD arasında bir gerginlik söz konusu” şeklinde konuştu.
‘OPEC çok uzun süredir örgütlü hareket etmeyi becerebilen bir kurum, kartel değil’
ABD’nin OPEC’i NOPEC (Petrol Üreten ve İhraç Eden ‘Kartellere’ Hayır) şeklinde tanımlamasına da değinen Aslanoğlu, “OPEC çok uzun süredir örgütlü hareket etmeyi becerebilen bir kurum ancak kartel değil. Yani burada bir dengeleyici unsur olarak pozisyon almaya çalışıyor. OPEC’in aslında yapmaya çalıştığı şey, fiyatlardaki dalgalanmayı engellemek. Dolayısıyla petrol fiyatlarını ve petrolden üretilen ürünlerin, petrol türevlerinin fiyatları da artmaya başlıyor. Mesela petrol fiyatının arttığı senaryoda taşımacılığın da maliyeti artıyor, Böylece gıda fiyatları da artmış oluyor. OPEC de bu gibi durumları engelleyip piyasanın daha dengeli ve stabil olmasını sağlamaya yönelik olarak hareket ediyor” dedi.