Rus iş heyeti, Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğu Ticaret Temsilciliği’nde görevli ticari ataşe Marat Tansıkkujin tarafından kabul edildi. Türk–Rus ticari ilişkileri hakkında bilgi verilen Rus iş heyeti ile soru – yanıt formatında etkileşimli bir söyleşi de gerçekleştirildi.
Program kapsamında Türkiye’deki bazı gümrük ve depo alanlarını ziyaret edip, genel işleyiş ve güncel maliyetlere dair bilgi alan Rus iş heyeti aynı zamanda Türk lojistik firmalarının temsilcileri ile bir araya gelip, sektörel sorunlar ve işbirliği imkanları hakkında görüş alış-verişinde bulundu.
Bunun yanı sıra OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın tarafından kabul edilen Rus iş heyeti OSTİM’in kurumsal yapılanması, üretim kapasitesi ve ürün çeşitliliği hakkında brifing aldı ve belirli sektörlerde faaliyet gösteren OSTİM üyesi Türk firmaların temsilcileriyle B2B formatında görüştü.
Ayrıca Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçiliği’ne bağlı Rus Evi’ni ziyaret eden Rus iş heyetine Başkan Yardımcısı Roman Penkin tarafından Rus Evi’nin faaliyetleri, Türkiye’de iş ya da başka amaçlarla yaşayan Rusya vatandaşlarının genel durumu ve onlara yönelik sağladıkları eğitimsel, kültürel ve ticari network destekleri hakkında sunum yapıldı.
‘Rus yatırımcılar Türkiye’ye yönelmek istiyor’
Sputnik’e konuşan LaBiance Turizm A.Ş. CEO’su Natalia Pavloviçeva, “Rus iş dünyası, mevcut uluslararası koşullarda Rusya pazarında ihtiyaç duyulan çeşitli malların tedariki için yüzünü Türkiye’ye dönmüş durumda. Dahası, küçük, orta ve büyük ölçekli Rus girişimci ve yatırımcı adayları da Türkiye’yi bir süredir çeşitli sektörlerde yatırım amaçlı merceklerine aldıklarını biliyoruz” dedi ve şunları ekledi:
“Türkiye’de parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinden yaklaşık 2-3 ay önce boy gösteren Rusya vatandaşlarına karşı bankacılık sektörünün baskın olumsuz tutumu, maalesef Rus yatırımlarının Türkiye’ye akmasının önündeki başat sorun olarak çözülmeyi beklemektedir. Çok ilginçtir, Rusya ile çeşitli Batı ülkeleri arasında karşılıklı yaptırımlar yürürlüğe konsa da dolar ve euro cinsli para transferleri hala yapılabiliyorken, bu yaptırımlara katılmayan Türkiye’nin kendi bankacılık sektörü Rusya’dan herhangi bir yaptırıma tabi olmayan ticari işlemlerde dahi para transferlerine aracılık etmemekte. Ümit ederiz ki yeni kurulan Türkiye Hükümeti doğrudan yabancı yatırıma ciddi gereksinim duyulan bu çetrefilli uluslararası koşullarda deyim yerindeyse Türkiye’ye yatırım için sırada bekleyen Rus iş insanlarının önündeki temel sorunlara dair ivedi çözümsel politika seti geliştirir ve ilgili Türk finans, ticari ve diğer kuruluşlarca da bu politikalara uyulmasına önayak olur. Zira aksi halde, Türk–Rus ticari ilişkilerinin belki de tarihte benzeri görülmemiş bir rekora doğru gideceği ve her daim dostluğunu ve iyi komşuluğunu gördüğümüz Türk milletinin refah seviyesine önemli katkı sunmaya elverişli bu konjonktür korkarız ki kaçırılmış olacaktır. Biz imkanlarımız ölçüsünde iki ülke iş dünyası arasında karşılıklı yarara dayalı uzun vadeli işbirliklerinin kurulmasında köprü rolü oynayacak bu ve benzeri sektörel buluşmaları daha da artırmayı planlıyoruz, çünkü iki ülke arasındaki muazzam ticari potansiyele inanıyoruz”.