France 2 kanalına konuşan Fransa Spor Bakanı Amelie Oudea-Castera, Sırp tenisçi Novak Djokovic'in "Kosova Sırbistan'ın kalbidir" açıklamasına tepki gösterdi.
Fransa Açık kapsamında Amerikalı Aleksandar Kovaceviç ile pazartesi günü karşı karşıya gelen ünlü Sırbistanlı tenis efsanesi Djokovic, galip olduğu karşılaşmanın ardından "Kosova Sırbistan'ın kalbidir" açıklaması yapmıştı. Galibiyetin ardından Djokovic, tenisçilerin genellikle imza verdiği kameraların önünde "Kosova Sırbistan'ın kalbidir. Şiddete son verin" yazmıştı.
Djokovic'in bu mesajını değerlendiren Bakan Oudea-Castera, bu davranışın 'açık bir şekilde uygunsuz' olduğunu savunarak şu ifadeleri kullandı:
"Spor sahasında tarafsızlık ilkesi vardır. Bir sporcu insan haklarını savunan, insanları evrensel değerler etrafında bir araya getiren mesajları ifade etmekte özgürdür. Ancak bu olayda ifade edilen mesaj oldukça aktivist ve siyasiydi. Özellikle mevcut koşulların söz konusu olduğu durumlarda bu tür konulara dahil olmamalısınız. Bu bir daha yaşanmamalı."
Fransız Bakan, Fransa Açık Direktörünün Djokovic ile konuya ilişkin görüştüğünü de belirtti.
Profesyonel Tenisçiler Birliği (ATP) tarihinin en uzun süreli şampiyonu Djokovic, "Kosova Sırbistan'ın kalbidir" ifadelerini maçın ardından verdiği basın toplantısında şu sözlerle açıklamıştı:
"Kosova'da yaşananlar bir Sırp olarak beni derinden yaralıyor. En azından bunu yapabildim. Kamuya mal olmuş biri ve Kosova'da doğmuş bir adamın oğlu olarak kendimi sorumlu hissediyorum. Sırbistan'ın tamamına destek verme gereği hissediyorum. Kosova ve Sırplar için gelecek ne gösterir bilmiyorum ancak destek vermek son derece önemli.
Şiddetin her türlüsüne ve savaşlara karşıyım. Bunu her zaman açıkça söyledim. Kosova bizim kalbimiz, gücümüz, orada gerçekleşmiş en büyük muharebe, en önemli manastırlarımız da orada bulunuyor."
Şiddetin her türlüsüne ve savaşlara karşıyım. Bunu her zaman açıkça söyledim. Kosova bizim kalbimiz, gücümüz, orada gerçekleşmiş en büyük muharebe, en önemli manastırlarımız da orada bulunuyor."
Kosova'da ne oldu?
Tarihsel açıdan Sırbistan'ın bir vilayeti olan Kosova'da yaşayan Sırp nüfusu, 2. Dünya Savaşı ve daha sonra da NATO'ın Arnavut teröristler bahanesiyle Sırbistan'a yönelik 1999'da yürüttüğü hava saldırıları nedeniyle azaldı. 1999-2004 yılları arasında bu bölgede yer alan 150'den fazla Sırp Ortodoks kiliseleri, mezarlıkları ve manastırları Arnavut teröristler tarafından yok edildi. Bunun üzerine ABD ve NATO müttefiklerinin çoğu tarafından desteklenen Kosova, 2008 yılında tek taraflı olarak Sırbistan'dan bağımsızlığını ilan etti.
Son günlerde çatışmaların gerçekleştiği Zvecan ilçesinin yer aldığı Kuzey Kosova'da halen Sırplar en büyük etnik grup olma özelliğini sürdürüyor.
Boykot ettikleri seçimin ardından göreve getirilen Arnavut belediye başkanını protesto eden Sırp göstericiler, NATO güçlerinin biber gazlı ve plastik mermili müdahalesiyle karşı karşıya kaldı.
Göstericiler ile NATO güçleri arasındaki çatışmada 50'ye yakın gösterici ve 25 NATO askeri yaralanırken, Batılı yetkililer olaydan şiddeti başlattıklarını öne sürdükleri Sırpları sorumlu tuttu. Sırbistan ise NATO güçlerini suçladı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandr Vucic konuya ilişkin yaptığı açıklamada Arnavutluk Başbakanı Albin Kurti'yi 'Sırplar ve NATO arasında büyük bir çatışma başlatmaya çalışmakla' suçlayarak, Sırbistan'ın 'bir pogroma veya halkının öldürülmesine izin vermeyeceğini' kaydetti.