Bakan Bozdağ, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kadın hakları ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi konularında yapılanlara yer verdi.
Anayasada 2004'te yapılan değişiklikle kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip ve devletin bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlü olduğu yönünde düzenleme yapıldığını hatırlatan Bozdağ, atılan adımları şöyle sıraladı:
"Son 21 yılda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Kadın Hakları ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi konularında tarihi reformlar gerçekleştirdik. Anayasamızda 2010'daki değişiklikle de devletin bu amaçla alacağı tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamayacağını hükme bağlayarak kadınlar lehine pozitif ayrımcılık ilkesini getirdik. Eğitim-öğretim, kamu hizmetlerine girme ve seçilme hakkı bakımından başörtülü kadınlarımıza yönelik haksızlık, adaletsizlik içeren yasakları tek tek kaldırdık. Ceza hukuku uygulamasında kadını birey yerine koyan büyük bir felsefe değişikliğini gerçekleştirerek makas değişikliği yaptık. 765 sayılı mülga Türk Ceza Kanunu'nda yer alan bazı suçlar bakımından cezanın belirlenmesinde bir kriter olarak kullanılan 'evli-bekar' ayrımı ile 'kadın-kız' ayrımının kaldırılması, 'karı' kavramı yerine 'eş' kavramının kullanılması ve cinsiyet farklılığı nedeniyle ayrımcılık yapılmasının suç olarak düzenlenmesi sağlanmıştır. 765 sayılı Kanun'un 453. maddesinde yer alan, yeni doğan çocuğun 'haysiyet ve namusunu kurtarmak için' öldürülmesi halinde 5 seneden 10 seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılacağına yönelik hüküm kaldırılarak, bu eylemi gerçekleştirenlere 'ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası' getirilmiştir."
'Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçların cezaları artırıldı'
Bozdağ, "töre saiki ile kasten öldürme" suçunun cezasının, "ağırlaştırılmış müebbet hapis" olarak belirlendiğini anımsatarak, şöyle devam etti:
"765 sayılı mülga Kanun'da bu suçlar 'Adabı umumiye ve nizamı aile aleyhinde cürümler' başlığı altında düzenlenmişti. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda ise 'Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar' başlığı altında düzenlenmiştir. Yine cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçların cezaları büyük ölçüde artırılmıştır. Kadına yönelik şiddetle etkin mücadele edilebilmesi amacıyla 8 Mart 2012'de kabul edilen 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hayata geçirilmiştir. 8 Temmuz 2021'deki kanun değişikliğiyle kasten öldürme, kasten yaralama, eziyet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının 'boşanılan eşe' karşı işlenmesi hali nitelikli hal kapsamına alınmak suretiyle bu cezalarda artırıma gidilmiştir. 12 Mayıs 2022'deki yasal düzenlemeyle kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit, işkence ve eziyet suçlarının kadına karşı işlenmesi hali ağırlatıcı neden olarak kabul edilmiştir."
'Şiddet mağduru kadınlara ücretsiz avukat imkanı getirildi'
Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçunun, kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde tutuklama nedeni varsayılan suçlar arasına alındığını vurgulayan Bozdağ, şunları paylaştı:
"Israrlı takip fiilleri Türk Ceza Kanunu'nda ilk defa ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. Kamuoyunda tartışmalara neden olan ve kravat indirimi olarak anılan 'iyi hal indirimi düzenlemesi' tekrar gözden geçirilmiştir. Failin salt indirim almaya yönelik kılık kıyafetine özen gösterme, takım elbise giyme veya kravat takma gibi davranışları indirim nedeni olarak kabul edilemeyecektir. Şiddet mağduru kadınlara ücretsiz avukat görevlendirilmesi imkanı getirilmiştir."