Rusya Halkların Dostluğu Üniversitesi (RUDN) Uluslararası Dönüşümlerin Uygulamalı Analizi Merkezi Direktörü Vitaliy Danilov, Sputnik’e verdiği demeçte petrol üretimindeki düşüşe rağmen bundan sansasyonel sonuçlar çıkarmak için henüz çok erken olduğunu belirterek “Düşüş, şu anda çeşitli nedenlerle kendilerine verilen kotada petrol üretemeyen bazı ülkelerde meydana geldi. Bu ülkeler Irak, Nijerya ve Angola. Oysa OPEC’in başrol oyuncusu Suudi Arabistan petrol üretimini artırdı” dedi.
OPEC’in temel görevinin, dünya enerji kaynakları fiyatlarını yüksek, ama spekülatif olmayan seviyede tutmak olduğunu söyleyen Danilov, “ABD’nin kademeli olarak Ortadoğu petrolünden vazgeçtiği, Güney Amerika ülkelerinden ve Kanada’dan ithalat hacmini artırdığı göz önüne alındığında Suudi Arabistan Çin ve Rusya’yla daha yakın çalışma yönünde stratejik bir karar aldı” ifadelerini kullandı.
Rusya Ulusal Araştırma Üniversitesi Ekonomi Yüksek Okulu Dünya Ekonomisi ve Dünya Siyaseti Fakültesi Kıdemli Öğretim Görevlisi Elmira Imamkuliyeva da OPEC ve OPEC+ ülkelerinin petrol üretimini gönüllü olarak kısmasının, kotaların artırılmasında ısrar eden ABD tarafından son derece olumsuz algılandığını kaydederek bu konuda şu değerlendirmede bulundu: “Kotaların artırılması, Rus petrolüne fiyat tavanının uygulanması ve Rus petrol ihracatının azalmasıyla oluşan petrol kıtlığının bir kısmını gidermeye yardımcı olacaktı. Ama Suudi Arabistan ve diğer OPEC ülkeleri farklı bir karar aldı. Bu da orta vadede petrol fiyatlarının yükselmesine ve bu ülkelerin gelirlerinin artmasına yol açıyor. Bu, her şeyden önce, büyük petrol ihracatçıları için oldukça pragmatik ve ekonomik açıdan karlı bir adım.”