Diyarbakır'da 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan ve 89 kişinin hayatını kaybettiği siteye ilişkin ek bilirkişi raporu tamamlandı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının, kentte depremde yıkılan binalardaki kusurların tespitine ilişkin başlattığı soruşturma, 'Deprem Soruşturma Bürosu'nda görevli bir cumhuriyet başsavcı vekili ve üç savcı tarafından sürdürülüyor.
Soruşturma kapsamında bilirkişi heyetince merkez Yenişehir ilçesi Mimar Sinan Caddesi'nde yıkılan, altında Galeria İş Merkezi'nin bulunduğu siteyle ilgili hazırlanan 31 sayfalık raporun eksik bulunmasıyla Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca ek rapor düzenlenmesi talep edilmişti.
Uzman bilirkişilerce ek olarak 10 sayfa olarak düzenlenen ek raporda, yapılan ölçümler, gözlemler ve deney raporlarına göre sorumluluk yüzdesi ve gerekçelerine ilişkin bilgiler yer aldı.
Binanın deprem nedeniyle yıkılmasına ilişkin sorumlu olanlarla ilgili bilgilere yer verilen raporda, 6 Eylül 1975 tarihinde Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 6.6 büyüklüğünde deprem meydana geldiği, 8149 binanın hasar gördüğü ve yıkılmasından dolayı 2385 kişi hayatını kaybettiği anımsatıldı.
Lice depreminin göz önüne alınarak binanın yapım yılına ait şartnamede Diyarbakır'ın 2. derece deprem bölgesi olarak yazılması, mevzuattaki deprem tasarım yükünden fazla olması ayrıca deprem perdesi uygulamasının zorunlu olarak yönetmeliğe konulmaması, yönetmeliği hazırlayan kuruma sorumluluk yüklendiği aktarılan raporda, sorumluluk oranının yüzde 15 olduğu bildirildi.
Galeria Sitesi'nin 2 projesinin bulunduğu aktarılan raporda, şu ifadeler yer aldı:
"Bu projelerden yapım yılına göre sonra yapılanın mimari, statik betonarme hesapları yapan proje sorumluları, yapan ve onaylayanların tamamı yanlış uygulama ve sistem seçiminden dolayı sorumlu bulunmuştur. Sorumluluk oranı yüzde 20 olduğu anlaşılmıştır. Projenin yapımını üstlenen müteahhit kişi ve firmaların tamamı, şantiye şefi, bina fenni mesulu ve sürveyanı aldığımız beton karot test sonuçlarına göre yetersiz mukavemette beton imalatının olması sorumluluk sebebidir. Sorumluluk oranı yüzde 20 olduğu belirlenmiştir."
Binanın zemin kontrollerini yapan, vize veren, imarına müsaade eden, projelerini kontrol eden, onay veren yetkililerin, revize imalat yapılan bölümlere ait değişiklikleri kabul eden makamların, ayrıca binaya çok yakın bir yerde gerekli zemin önlemlerini alınmasını ikaz etmeyen yetkililerin de yüzde 15 olarak sorumlu bulunulduğu raporda, şu değerlendirmede bulunuldu:
"Bina altında statik ve mimari revizyonlar yaparak binada zayıf kat etkisi oluşturulmasına sebep olan işletmeler sorumludur. Ayrıca bina yönetimi ve AVM yönetiminin yapılan değişikliklere müsaade etmesi ve vatandaşın tahliyesine yardımcı olacak binadan AVM'ye giriş kapılarının kapatılmasından dolayı sorumludur. Buradaki sorumluluk oranının yüzde 20 olduğuna, sitenin yanındaki binanın temelinin açılması sırasında gerekli zemin güvenliğinin alınmamasından dolayı bina yapımı ile ilgili projeyi uygulayan sorumlular ve yapı denetim sorumluları da yüzde 10 sorumlu olduğuna kanaat edilmiştir."
İlk hazırlanan raporda, site ve altındaki iş merkezinin 1995 yılında yapıldığı, depremden sonraki yerinde gözlem ve ölçümlere göre, yapım yılında geçerli deprem yönetmenliği kapsamında eksikliğin bulunmadığı ancak 2018'deki deprem yönetmenliğine göre eksikliklerin tespit edildiği belirtilmişti.
Yapım yılındaki yönetmeliğe göre 'deprem yükünün arttığı' tespiti
İncelenen mimari projelerde zemin ve bodrum katlarda duvarların olduğu ancak izlenilen görüntü ve krokiler sonucu binada sonradan değişiklikler yapıldığı kanaatine varıldığı ifade edilen raporda, bunun da göçme sebeplerinden biri olarak sayıldığı bilgisine yer verilmişti.
Raporda, "Binanın projeleri ve krokileri arasındaki farklılıkta özellikle bodrum kata inen bir merdiven ve karşısındaki kolon yerinin değiştirildiği veya tıraşlanarak deplase edildiği (yerinin değiştirildiği) görülmüştür. Binanın simetri olduğu ve deplase edilen kolon simetrisinde proje koordinatlarına uygun kolon olduğu ancak zemin kattan spor salonuna inen kolonun bu koordinatta olmadığı için binanın yıkılmasına bir sebep olduğu kanaatine varılmıştır. Sonuç olarak yıkılan binanın yapım yılı yönetmeliğindeki deprem yükünden daha büyük bir deprem yükü binaya gelmiştir" ifadeleri kullanılmıştı.
Raporun sonuç bölümünde, "Binaların altındaki kolonlardaki konum değişikliği, mimari planda gösterilen duvarların kaldırılması, döşemelerde merdiven boşluğu açılması gibi yapıda meydana getirilen düzensizlikler, deprem bölgelerinde hiç tercih edilmeyen bir yapı sisteminin projelendirilmesi ve uygulanmasının binanın yıkılmasına sebep olduğu kanaatine varılmıştır" değerlendirmesinde bulunulmuştu.