AB'yi bahçeye, çevresini cangıla benzettiği ve Avrupalıların cangıla çeki düzen vermesi gerektiğini savunduğu konuşmasıyla birlikte anılan AB'nin baş diplomatı Josep Borrell, birliğin ABD ile yakın ilişkisine bakmaksızın, sürekli olarak güçlenen Çin'e yönelik kendi yaklaşımına sahip olmasını savundu.
'Kendi yolumuzu çizmemiz lazım'
İtalya'nın Floransa kentinde AB'nin "Belirsizlik Zamanlarında Avrupa'yı İnşa Etmek" başlıklı konferansında konuşan Borrell, şu vurguyu yaptı:
"Bence evet, biz Avrupalıların Çin'le yüzleşmek için kendi yolumuz yordamımız olmalı. AB-ABD-Çin üçgeninde kesinlikle Washington'a daha yakınız, ancak kendi yolumuzu çizmemiz gerekiyor ve bunun üzerinde çalışıyoruz."
'Önemli olan Çin'in gücünü nasıl yöneteceği'
Dış Politika Yüksek Temsilcisi, '27 üyeli AB'nin Çin'in küresel güç statüsüne yükselmesinin önünde durmaması gerektiğini' belirterek şu izahatı getirdi:
"Bence Çin'in yükselişine karşı olmamalıyız. Çin isteseniz de istemeseniz de büyük bir güç olacak. Önemli olan Çin'in gücünü nasıl yöneteceği."
ABD yönetimi, en büyük rakibi Çin'in yükselen küresel etkisini sınırlamak için Avrupa'yı Pekin'e karşı sert tavır almaya zorluyor. Ancak ABD-AB-Çin dünyanın en büyük ticaret ortakları olmaya devam ediyor.
Borrell'in Kovid'e yakalandığı için katılamadığı Fransa Cumhurbaşkanı Emmanul Macron'un AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen eşliğindeki Çin ziyareti de AB'nin ABD'nin kuklasından ibaret mi olduğu sorusuna düğümlenmişti. Macron, Çin'den dönerken, 'Avrupa'nın ABD'den stratejik özerkliğini' savunmuştu.