Donald Trump, New York'ta Manhattan Ceza Mahkemesi'nde usulen gözaltına alınması, parmak izinin alınması ve yargılanan ilk eski ABD Başkanı unvanı alması sonrası ilk kez ana akım medyaya röportaj verdi.
4 Nisan'da mahkemede yöneltilen 34 ayrı suçlamayı reddedip 'kendisine yönelik cadı avının parçası', 'seçime müdahale' olarak niteleyen Trump, malikanesinde Fox News'dan Tucker Carlson'ı konuk ederek, mahkumiyet alsa bile 2024 başkanlık seçimi yarışını asla bırakmayacağını belirtti.
'Biden adaylığı kaldıramaz'
"Asla bırakmam. Bana göre değil. Öyle bir şey yapmam" diyen 76 yaşındaki Trump, 80 yaşındaki Başkan Joe Biden'ın 2024'te yarışabileceğine dair şüphesini dile getirdi:
"Bunun nasıl mümkün olacağını tahayyül edemiyorum. Bu, yaş meselesi değil... Yapabileceğini sanmıyorum. Biden'ın bunu fiziksel veya zihinsel açıdan yapabileceğini tasavvur edemiyorum."
Demokrat Parti'nin adayının Biden yerine Başkan Yardımcısı Kamala Harris olabileceğine işaret eden Trump, halefinin Afganistan'dan çekilme, Ukrayna krizini körükleme, Kuzey Akım sabotajı gibi politikalarına eleştiriler yöneltti.
Kendisinin Katar'da Taliban'la yaptığı anlaşma uyarınca Biden'ın Amerikan güçlerini Afganistan'dan çekmesi sırasında yaşanan kaosu 'ABD'nin en utanç verici anlarından biri' diye niteleyen Trump, kendisi olsaydı 'çok daha güçlü bir çekilme' gerçekleştireceğini savundu:
"Afganistan, şimdiye kadar gördüğüm en kötü şeylerden biri, dürüst olmak gerekirse, çıkış şeklimiz, bence bu ülkenin yaşadığı en utanç verici an... Bu, onların planıydı, benimle hiçbir ilgisi yoktu... Onurlu ve güçlü bir şekilde çıkabilirdik."
Geçen hafta Beyaz Saray'ın yayımladığı Afganistan'dan çekilme eylem sonrası raporunda, 'Afganistan'da sadece 2500 ABD askeri bırakan Trump'ın son günlerinde verdiği emirlerle Biden'ın 20 yıllık savaşın ardından Afganistan'dan çekilmeyi yönetme biçimini ciddi şekilde kısıtladığı' suçlaması dile getirilmişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'le geçmiş görüşmelerine atıfla iki liderle 'olumlu deneyimlerden başka bir şey yaşamadığını' söyleyen Trump, Rusya lideriyle Ukrayna hakkında konuşup konuşmadığı sorulduğunda şu yanıtı verdi:
"Bunu Putin'le sık sık konuştum. Sevdiğini görebiliyordum. Rusya'nın bir parçası olarak görüyor."
'En büyük sorun küresel ısınma değil, nükleer ısınma'
Daha önceki açıklamalarında Ukrayna'daki çatışmaların sona ermesi çağrısında bulunan, kendisi görevde olsaydı asla başlamayacağını iddia eden ve nükleer savaş uyarısı yapan Trump, bu kez küresel ısınmanın inkarından girip nükleer ısınma tezine geçerek Ukrayna'nın 'yok edildiğine' dikkat çekti:
"Kimse nükleer hakkında konuşmuyor. Şu anda dünyanın en büyük sorunu küresel ısınma değil, nükleer ısınma. Ve tek gereken deli bir adam ve dünyanın daha önce hiç görmediği türden bir sorununuz oluverir... Saniyeler meselesi. Gerçekleşmesi için 200-300 yıl beklemenize gerek yok."
"Her şeyden önce Ukrayna yok ediliyor, ama hadi, nükleerden bahsetmeyelim bile. Farz edelim ki yok edilmedi. Farz edelim ki beklenenden daha iyi performans gösterdiler. Eğer o (Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin) ikinci imha yöntemi olarak nükleeri kullanmaya karar verirse, her şeyin sonu olur."
'Fransa artık Çin'e gidiyor'
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un geçen hafta dünya gündemine damga vuran Çin ziyaretini ve Avrupa'nın Amerikan dış politikasının takipçisi olmayı bırakması mesajını "Macron'un Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in ...ını öpmesi" olarak değerlendiren Trump, bu manzaradan da Biden'ı sorumlu tuttu:
"Böyle çılgın bir dünyayla uğraşıyorsunuz, patlıyor ve ABD'nin kesinlikle söz hakkı yok. Benim arkadaşım Macron da Çin'de işini gördü, ...ını öptü. Tamam mı, Çin'de! 'Fransa şimdi Çin'e gidiyor' dedim ben."
Macron'un Çin ziyareti açıklamaları Washington'da tedirginlik yaratsa da Biden yönetimi tarafından önemsiz gösterilmeye çalışıldı. Beyaz Saray Sözcüsü John Kirby, Biden yönetiminin 'Fransa ile sahip olduğumuz müthiş ikili ilişki konusunda rahat ve kendinden emin olmaya devam ettiğini' söyledi.
Şi, Putin ve Kim'in zekasına övgü
Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in zekasına ilişkin görüşü sorulduğunda "En iyisi. Hepsi birinci sınıf. Başkan Şi çok parlak bir adam" yanıtını verip Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'un da zekasını övdü, ama Biden'in zekasını eleştirdi.
'Kuzey Akım'ı kim havaya uçurdu?'
45. ABD Başkanı, Rus gazını Baltık Denizi'nin altından Almanya'ya taşıyan Kuzey Akım boru hatlarını havaya uçuranın kim olduğu sorusunu şöyle yanıtladı:
"Ülkemizin başını belaya sokmak istemiyorum, bu yüzden cevap vermeyeceğim. Ama sana kim olmadığını söyleyebilirim, Rusya değildi."
Kuzey Akım ve Kuzey Akım 2'nin eylülde sabotajla devre dışı bırakılmasını araştıran dünyaca ünlü, saygın, ödüllü ABD'li gazeteci Seymour Hersh, şubat ayında yayımladığı haberde, patlamaların ABD tarafından Norveç'in desteğiyle organize edildiğini, daha önce NATO'nun Baltops tatbikatı kapsamında boru hattı sistemine patlayıcı yerleştirildiğini belirtmişti.
Biden yönetiminin bugüne kadar olayla herhangi bir ilgisi olduğunu yalanlaması karşısında, Hersh, sabotajın nasıl gerçekleştirildiğine dair daha net resim sunan bir dizi haber daha yayımladı.
Almanya, İsveç ve Danimarka'nın yürüttüğü soruşturmalar sabotaj olasılığını dışlamadı.
Rusya, olayı 'uluslararası terör eylemi' ilan etti.