Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi'nce Yenikapı'daki Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Geleneksel İstanbul İftarı"na katıldı.
Kılıçdaroğlu, buradaki konuşmasının başında, seccadeli fotoğraf karesine işaret ederek "Dün akşamdan bu yana saldırı malzemesi ettikleri fotoğraf karesiyle ilgili sadece iki kelam edeceğim. İftar organizasyonuna katıldığımız restoranda oldu bu olay. Fotoğraf çektirmek isteyenler vardı. Ben kimseyi kırmam. Böyle bir alışkanlığım da yoktur. Öyle de yetişmedim. Herkesi kucaklarım, herkese saygı duyarım. Salon kalabalıktı. Yerdeki seccadeyi görmedim. Şimdi o kare üzerinden operasyon yapıyorlar. Açıkça söyleyeyim. Ben onların operasyonunu umursamam. Samimi olarak üzgünüm. Ben, ailem, eşim, çocuklarımız asla ve asla hiçbir kutsala saygısızlık etmez. Bunu da bilmenizi isterim. Hem bu benim hayat tarzıma, hayat görüşüme ve varoluşuma aykırı. Böyle iftiralardan, operasyonlardan siz samimi Müslümanlara sığınıyorum ve sözlerime yeniden başlıyorum'' ifadelerini kullandı.
İnançlarında, demokrasi inançlarında yönetimin temelini adaletin oluşturduğunu belirten Kılıçdaroğlu, adaletin olmadığı yerde huzurun, kucaklaşmanın ve bereketin olmayacağını dile getirdi.
'Adalet sadece mahkeme salonlarında tecelli etmiyor'
Kılıçdaroğlu, bu topraklara adaleti getirmek zorunda olduklarını vurgulayarak "Bugün yaşadığımız problemlerin tamamı adaletsizlikten kaynaklanıyor. Adalet dediğiniz sadece mahkeme salonlarında tecelli etmiyor. Eğer kul hakkı yeniyorsa büyük adaletsizlik var demektir ve ona karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumamız gerekiyor" diye konuştu.
Adalet kavramının sıradan bir kavram olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, bedeli ne olursa olsun Türkiye'ye mutlaka adaleti getireceklerini belirtti.
'Halil İbrahim sofrası sadece burada değil, Anadolu coğrafyasının her yerinde olmalı'
Kılıçdaroğlu, aklı kullanmanın değerli olduğunu ve aklın adalet, birlik ve beraberlik için kullanılması gerektiğini ifade ederek "Kutuplaşma için değil, tam tersine sofralarda bereket için çalışmalı. Halil İbrahim sofrası sadece burada değil, Anadolu coğrafyasının her yerinde olmalı. Yurt dışında da olmalı. Oradaki kardeşlerimiz için de olmalı. Eğer bir evladımız bu topraklarda yatağa aç giriyorsa şunu düşünmeliyiz; 85 milyonumuz aç demektir. Herkesin karnının doyduğu, her evde huzurun olduğu bir Türkiye'yi inşa edeceğiz" diye konuştu.
Eski başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan'ın "Hak gelecek, batıl zail olacak" sözüyle tamamlayan Kılıçdaroğlu, "Rahmetli Erbakan’ın çok sık söylediği bir cümle var. Onunla bitireyim. ‘Hak gelecek ve batıl zail olacak.’ Herkes buna inansın. Hakkı, hukuku ve adaleti ne pahasına olursa olsun bu güzel ülkeye beraber getireceğiz" dedi.
'Siyasi partiler birbirlerine düşman gruplar değiller'
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da zor ve tarihte ciddi bir değişikliğe imza atılmasına vesile olacak bir dönemden geçildiğini söyledi.
Karamollaoğlu, 15 Mayıs sabahı sadece cumhurbaşkanının değişmeyeceğini, ülkenin bir bütün olarak yeni bir döneme başlayacağını söyledi. Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Biz bu dönemde insanlarımızı iteleyerek bizlerle rakip oldukları için onları incitecek ifadeleri kullanarak göreve başlamayacağız. Herkesi kucaklayacağız. Elbette bir ülkede demokrasi varsa, insan hakları varsa inanıyoruz ki herkes kendi fikrini, düşüncesini, inancını terennüm etme hakkına da sahiptir ama bu, o insana rakiplerinin, muhataplarının sanki hasmıymış, düşmanıymış gibi davranmasını gerektirmez. İktidara geldiğimiz zaman bunu fiilen tatbik edeceğiz. Siyasi partiler birbirlerine düşman gruplar değiller. Düşmanlığı bıraktık, hasım bile değiller. Sadece ve sadece bir demokrasi ortamında yönetimi ele almak için bir yarışın içindeler. Rakipler ama hasım da değiller, düşman da değiller."
Televizyonlarda, gazetelerde yanlış bir ifade kullanmamaya dikkat ettiğini aktaran Karamollaoğlu, "Ağzımdan bir yanlış söz çıkarsa onun için de peşinen özür diliyorum ama biz, hepimiz birbirimizi kucaklayacağız. Her zaman bir yerde anlamadığımız, yanlış şey olduğunda da ithama kalkmak, karşı tarafa saldırmak bizlerin görevi olmamalı" dedi.
'15 Mayıs sabahına bu ülkede hiç kimse kaybetmek duygusuyla uyanmayacak'
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Millet İttifakı'nın, ülkede yeni bir siyaset anlayışını hakim kılmak için yoğun uğraş verdiğini söyledi.
İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler milletin sandıktan çıkan iradesini bir zafer ya da yenilgi gibi görmeyen, öyle görülmesine izin vermeyen bir siyasi anlayışa sahibiz. Bu sebeple 15 Mayıs sabahına bu ülkede hiç kimse kaybetmek duygusuyla uyanmayacak. Hiç kimse seçim kazandığı için zafer yaşadığı hissine kapılmayacak. Hepimiz, 86 milyon insan, milletin iradesinin tertemiz tecelli etmiş olmasının huzuruyla yeni hayatlarımıza adım atacağız. Milletin iradesinin kendilerine ipotekli olduğu zehabına katılmış, devleti kendilerininmiş gibi zanneden bir avuç insan da yeni hayatlarına adım atacaklar. Onlar da ülkedeki herkes gibi eşit ve imtiyazsız yaşamayı öğrenecekler.''
İftara, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve davetliler katıldı