Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Korkut Kanadoğlu, seçim sürecindeki hukuki tartışmaları Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na yorumladı. Kanadoğlu, “Erdoğan’ın 3’üncü kez aday olamayacağı konusunda tüm ciddi Anayasa hukukçuları hemfikir. Ayrıca seçim kampanyasında Erdoğan ve bakanların kamu kaynaklarını kullanıyor olması da yargının görmezden gelmemesi gereken bir durum” dedi.
Prof. Kanadoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan detaylar şöyle:
"1950’lerden itibaren Türkiye’de adil ve dürüst seçimlerin yapılması sağlayan mevzuat varlığını koruyor. Anayasa Mahkemesi’nin son kararı da cumhurbaşkanının seçim dönemindeki yasaklara uyması gerektiğini açıkça ifade ediyor. Tüm sorun seçim güvenliğini, adaletini ve seçimlerin dürüstlüğünü sağlayacak kuralları hayata geçirmek konusunda eksik kalmamız. Bu da YSK’nın bu konularda gereken yaptırımı uygulayamamasından kaynaklanıyor.
Almanya örneği
Almanya’da seçim sırasında Merkel başbakanken aşırı sağcı partiyle ilgili onu eleştiren bir açıklama yapıyor. Bu açıklamanın devlet kanalıyla aktarılmasını bile Alman Anayasa Mahkemesi, başbakanın partilerin şans eşitliğini, devletin olanaklarını kullanarak diğer partiyi kötüleyerek ihlal ettiğini söylüyor. Bu örneğe baktıktan sonra Türkiye’de ise cumhurbaşkanı diğer bakanlar gibi kamu gücünden yararlanacak. Aslında tüm kişiler gibi seçim sırasında hiçbir devlet olanağından yararlanmaması gerekiyor ama bizde bunu çok kolay aşılabilecek formüller uygulanıyor ve yargı görmezden geliyor. Yaşadığımız sorunun kaynağı kurallardan çok o kuralların gereğini yapmaktan aciz olan yargıdan kaynaklanıyor. Yargı bağımsızlığı ve hukuk devleti sorununun ülkemizde her alanı etkileyecek akut sorun olduğunu gösteriyor.
Erdoğan’ın adaylığı
Erdoğan’ın yeniden aday olması için Meclis başkanı hukuki değil siyasi diyebilme cüretini gösteriyor çünkü kendisi siyasi bir kimlikle bu açıklamayı yapıyor. Ciddi bir Anayasa hukukçusunun bu konuda farklı bir görüş ifade ettiğini hiç duymadım. Bir hukukçunun 2007’den bu yana değişmeksizin var olan bir Anayasa kuralını, taksi sayacını sıfırlar gibi yeni bir rejime geçtik dolayışla bunu artık uygulamıyoruz diyebilmesi mümkün değil. Böyle bir hukuksal yorum yöntemi yok. Aslında yaptıkları Anayasa’nın ne kadar ucube bir sistem getirdiğini görmüş oluyoruz ve o ucube sistem kendilerini de vuruyor. O sistemi kurgularken cumhurbaşkanlığına adaylığın kaç kere olabileceğini ve mevcut cumhurbaşkanının bu kuraldan muaf tutulması için geçici madde eklenmesi becerisini gösteremeyenler şimdi bunun siyasi argüman olduğunu söylüyorlar ama asıl bu söyledikleri siyasidir çünkü hukuki açıdan bunun aksini iddia edebilmenin mümkün olduğunu hiç düşünmüyorum."