İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Marmara Ceza İnfaz Kurumu karşısındaki büyük salonda yapılan duruşmaya, 36'sı başka suçtan tutuklu 64 sanık katıldı.
Tutuklu sanıklardan bazıları Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı.
Duruşmada, sanık avukatlarının yanı sıra bazı müşteki avukatları ile müdahil kurumlardan Milli Savunma Bakanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı avukatları ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı da hazır bulundu.
Sanıklar ve avukatlarının taleplerinin alındığı duruşmada, tutuklu sanıklar tahliyelerini istedi.
Görüşü sorulan Cumhuriyet savcısı, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamını, bir sanık hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasını talep etti.
Ara karar
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ertuğrul Çeliker yönünden Milli Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve GATA'ya müzekkere yazılarak askerlik yaptığı döneme ait dosyanın ve hakkındaki sağlık raporlarının istenmesine karar verdi. Mahkeme, bu belgelerin gönderilmesi halinde sanığın Adli Tıp Kurumu'na sevk edilerek, suç tarihinde işlediği iddia olunan fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin olup olmadığı konusunda rapor hazırlanmasına hükmetti.
Heyet, 7 sanığın olay gününe ait fotoğraflarının ve görüntülerinin Ulusal Kriminal Büro'ya gönderilerek, bunların köprüye çıkışlarından itibaren ne şekilde konuşlandıkları, ateş edip etmedikleri ve etmeleri halinde ateş açma pozisyonlarına ilişkin rapor hazırlanmasını karara bağladı.
Mahkeme, katılan Habip Kiraz'ın telefonunun 15-16 Temmuz 2016 arasındaki baz istasyonu kayıtlarının gönderilmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na yazı yazılmasına hükmetti.
Sanık Habibullah Şahin hakkında bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmadığı ve kuvvetli suç şüphesini gösteren deliller bulunduğu gerekçesiyle tutuklamaya yönelik yakalama emri çıkaran mahkeme, 28 tutuklu sanığın bu halleri ile 4 tutuksuz sanık hakkındaki adli kontrol tedbirinin devamına karar verdi.
Duruşma, 15 Mayıs'a ertelendi.
Ne olmuştu?
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin 143 sanığın yargılandığı davayı 12 Temmuz 2018'de karara bağlamıştı.
Aralarında tutuklu sanıklar eski Yarbay Turgay Ödemiş ve eski Binbaşı Ahmet Taştan'ın da bulunduğu 72 sanığı "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandıran mahkeme, 22 sanığa "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 17 yıl 7'şer ay, 5 sanığa aynı suçtan 15'er yıl hapis cezası vermişti.
Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un şehit edilmesine ilişkin 12 sanık için ayrıca "kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren mahkeme, bazı vatandaşların şehit edilmesine ilişkin de birçok sanığı aynı cezaya mahkum etmişti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, 9 Temmuz 2019'da dosya üzerinden yaptığı incelemede, yerel mahkemenin 99 sanık hakkındaki çeşitli hapis cezaları ile 44 sanığa ilişkin beraat hükmüne yapılan istinaf başvurularını esastan reddetmişti.
Daire, hapis cezalarına çarptırılan 99 sanığın tahliye talebini de reddederek, bu sanıkların tutukluluk halinin devamını kararlaştırmıştı.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi de sanıklardan bazıları hakkında verilen hapis cezaları ile bazı sanıklarla ilgili beraat hükümlerini çeşitli gerekçelerle bozmuştu.
Daire, bozma nedeni, tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumunu dikkate alarak sanıklar ve avukatlarının tahliye taleplerinin reddine hükmederek, 82 sanık yönünden dosyayı İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.