Çin'in Washington Büyükelçiliğinden Dışişleri Bakanlığına terfi eden Qin (Çin) Gang, bugün 14. Ulusal Halk Kongresi’nin oturum arasında düzenlediği basın toplantısında "ABD frene basmazsa çatışma çıkar" mesajını verdi. Dünyanın en büyük nükleer silah cephaneliklerinin birincisi Rusya, ikincisi ABD, üçüncüsü ise Çin'de bulunuyor.
'ABD rasyonellikten tamamen saptı'
Çin'in özel şirkete ait yolundan sapan bilimsel araştırma balonu olduğunu açıklamasına rağmen ABD'nin Çin casusu diyerek füzeyle balon vurması olayını hatırlatan Qin, bunun Washington'ın Çin'i baş hasmı olarak gördüğü ve doğrudan Çin'in suçlu olduğu varsayımıyla (suçluluk karinesi) hareket ettiğinin kanıtı olduğunu söyledi. "ABD’nin Çin politikası rasyonel ve sağlam bir çizgiden tamamen sapmıştır" tespitini yaptı.
'Sürekli kasti faul'
Biden yönetiminin kurallara dayalı uluslararası düzen lafını dilinden düşürmezken yasadışı hareket ettiğine dikkat çeken Çin Dışişleri Bakanı "Olimpiyat'ta yarışan iki atlet düşünün. Biri kendisinin en iyi performansını vermeye odaklanmak yerine sürekli diğerini sekteye uğratmaya veya sakatlamaya çalışırsa, bu adil rekabet değil, kötü niyetli ihtilaf çıkarma ve faul olur" dedi.
'Yanıtsız bırakamayız'
Pekin'in ABD ile sağlam ve istikrarlı ilişkiler, Biden yönetiminin ise araya korkuluk çekmek istediğini dile getiren Qin, "Çin saldırıya uğradığında sözle veya eylemle yanıt vermesin istiyorlar. Bu imkansız" diye çıkıştı.
Washington'ın Pekin'e yönelik saldırgan tutumunun tonunu düşürmezse çatışmanın kaçınılmaz olacağı uyarısını yapan Çin Dışişleri Bakanı şöyle konuştu:
ABD frene basmaz ve yanlış yolda hızlanmaya devam ederse, hiçbir korkuluk raydan çıkmayı engelleyemez ve kesinlikle ihtilaf ve çatışma olur.
“Bu felaketin sonuçlarına kim katlanacak” diye soran Qin, Washington'ın iki halkın temel çıkarları ve hatta insanlığın geleceği için pervasız kumarına Pekin’in karşı koyduğunu belirtti.
Tayvan'a karışma mesajı
Çin-ABD ilişkilerinin Amerikan iç siyaseti veya histerik neo-McCarthycilik yerine, iki ülkenin ortak çıkarları ile sorumlulukları ve halkları arasındaki dostluk tarafından belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Dışişleri Bakanı, Biden yönetiminin dur duraksız silahlandırdığı ve ayrılıkçıları desteklediği Tayvan'la ilgili şu mesajı verdi:
Tayvan sorununun nasıl çözüleceği, Çin halkının meselesidir, başka hiçbir ülkenin buna müdahale etme hakkı yoktur. Barışçı yeniden birleşmeyi sağlamak için büyük bir samimiyetle çalışacak ve azami çabayı göstereceğiz, ancak gerekli tüm önlemleri alma seçeneğini saklı tutacağız.
'Çin-Rusya ilişkileri kimseye tehdit değil'
Qin, Pekin-Moskova ilişkilerini Soğuk Savaş sırasında Sovyetler Birliği'ne karşı oluşturulan NATO'ya da atıfla şöyle değerlendirdi:
Çin-Rusya ilişkilerini bloklarla bağlantısızlık, çatışma olmaması ve üçüncü taraflara yönelik olmaması karakterize eder. Dünyadaki hiçbir ülke için tehdit oluşturmaz.
Ukrayna için barış görüşmesi çağrısı
Çin'in Ukrayna'daki çatışmanın taraflarına silah tedarik etmemesine rağmen neden Batı tarafından yaptırımlarla tehdit edildiğini sorgulayan Dışişleri Bakanı, Rusya'ya yönelik yaptırımların büyük ihtimalle sorunu çözmeyeceğini, çatışmaları bitirmeye yönelik diyalogun mümkün olduğu kadar çabuk başlaması gerektiğini belirtti.
Bu ayın başlarında Çin'in sunduğu Ukrayna'da barış görüşmelerine başlanması planı, Kiev, Batılı müttefikleri ve NATO tarafından kesin dille reddedildi. Ertesi gün ABD istihbarat topluluğunun Çin'in Rusya'ya silah sevkiyatını 'değerlendirdiği' iddiası basına sızdırıldı. Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın başını çektiği ABD'li yetkililer bu tür sevkiyatların yaptırımlarla karşılanacağı konusunda uyardı. Ancak Çin'in Rusya'ya silah sevkiyatını düşündüğüne dair herhangi bir kanıt henüz sunmadı.
'Çok kutuplu dünya için itici gücüz'
Çin, Rusya ve diğer ülkelerin artık ABD hegemonyasının kaprislerine tabi olmayacak çok kutuplu dünyadan söz ettiği dönemde, Qin de "Rusya-Çin işbirliği, dünya için uluslararası ilişkilerde çok kutupluluk ve daha fazla demokrasiye doğru itici güç olabilir" dedi.
'Asya-Pasifik NATO'su sevdasından vazgeçin'
Qin, ABD'nin Hint-Pasifik stratejisinin, Quad ve AUKUS'a atıfla, 'münhasır bloklar kurup NATO'nun bölgesel versiyonunu hasıl ederek Çin'i kuşatmayı hedeflediğini, ama başarısızlığa mahkum olduğunu' da söyledi:
ABD'nin Hint-Pasifik stratejisi, güya bölgede güvenlik ve refah için özgürlüğü ve açıklığı savunurken, NATO'nun Asya Pasifik versiyonu tezgahıyla çatışmayı kışkırtmak için özel bloklar oluşturma ve ayrıştırma ile tedarik zincirleri yoluyla bölgesel entegrasyonu baltalama girişimidir.
Asla herhangi bir Soğuk Savaş yeniden alevlendirilmemeli ve Asya'da Ukrayna tarzı bir kriz tekrarlanmamalıdır.
'Çin modernleşmesi dünyaya model'
Dışişleri Bakanı, Çin modernleşmesinin insan gelişiminin karşı karşıya olduğu birçok zorluğa çözüm sunduğunu telkin etti:
1.4 milyardan fazla insanın yaşadığı bir ülkenin modernizasyonunu gerçekleştirmek, insanlık tarihinde benzeri görülmemiş bir başarı ve başlı başına derin küresel önemde olacak. Modernleşmenin illa Batılılaşma anlamına geldiği efsanesini yıkılıyor. Çin modernleşmesi, yeni bir insani gelişme biçimi yaratırken, dünya, özellikle de gelişmekte olan ülkeler için önemli bir ilham kaynağı sağlıyor.