Kasım 2024 seçimleriyle ABD başkanlığına geri dönmek için kampanya yürüten Donald Trump, dün Florida eyaletinde bir otelde düzenlediği mitingde 'çatışmaları bitirmek için ne yapacağı' sorulduğunda, 'yemin töreniyle göreve başlamayı beklemeden harekete geçeceğini' söyledi:
"Görevi devraldığım günden değil, kazandığım geceden itibaren telefon etmeye başlarım. İki kişiyi arayacağım: (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin ve (Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir) Zelenskiy. Ve buluşacağımızı söyleyeceğim. Bunu çözebileceğimi garanti ederim. Birine bunu, öbürüne şunu söyleyeceğim. 24 saat içinde anlaşmaya varmış oluruz."
'Ukrayna'ya verdiğiniz paraların sonu ölüm'
Cumhuriyetçi Partili Trump, 'Ukrayna'ya para akıtmaya devam etmenin, barışçı çözümü geciktirdiği ve çok sayıda insanın ölümüne neden olduğunu' belirtti.
Demokrat Partili halefi Joe Biden, Rusya'nın Ukrayna özel harekatını başlatmasının yıldönümü öncesi Kiev ve Varşova'yı ziyaret etmekle meşgulken, Rusya liderini öven Trump, kendisi başkan olsaydı, Putin'le kişisel ilişkisi sayesinde Ukrayna'da çatışmaları başlamadan önleyebileceğini savundu.
Kasım 2020 seçimlerinin hileyle kendisinden çalındığı iddiasında ısrarlı olmasıyla tanınan Trump, "Putin'le çok iyi bir ilişkim vardır. Ben başkan olsaydım Putin asla ve asla Ukrayna'ya girmezdi" dedi.
'Putin'e inandığımı söylediğimde kıyamet kopmuştu'
Trump, 16 Temmuz 2018'deki Helsinki zirvesinde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin''in sözlerine Amerikan istihbarat servislerinin raporlarından daha çok inandığını ima etmesinin yarattığı infiali de hatırlattı:
"(Medyanın) beni şu soruyla vurduğunu hatırlayın: 'Kime güveniyorsunuz: İstihbarat yetkilileriniz Comey, McCabe, Strzok, Lisa Page'e mi? Bakın, bu, bir politikacı olarak bana sorulan en zor soru olabilir. Ve sonra (gazetecilere) kesinlik açısından gerçekten çok iyi bir cevap vermediğimde... amanın, kıyamet koptu. Ama sorun değil, biliyorsunuz, sorun değil. Ve haklı olduğum ortaya çıktı. Bunda da haklıydım."
Helsinki'de Putin'le ortak basın toplantısında Trump, seçimlere Rusya'nın müdahale ettiği iddiası üzerinden yürütülen soruşturmanın ABD için bir felaket olduğunu, ABD ile Rusya'yı birbirinden uzaklaştırdığını, Rusya ile hiçbir gizli anlaşma yapmadığını, bunun böyle olduğunu aslında herkesin bildiğini söylemişti.
Bunun üzerine gazetecilerden "Kime inanıyorsunuz, kendi istihbarat servislerinizin Rusya'nın 2016 seçimlerine karıştığı yönündeki değerlendirmesine mi yoksa Putin'in inkar etmesine mi'' sorusu gelmişti.
'Putin'den çok güçlü yalanlama geldi'
Muğlak bir yanıt veren Trump, "İstihbarat çalışanlarıma büyük güvenim var, ancak size Başkan Putin'in bugün yalanlamasının son derece güçlü olduğunu belirteceğim. Putin, bunu yapanın Rusya olmadığını söyledi. Ben de Rusya'nın yapmış olması için herhangi bir sebep göremiyorum'' demişti.
Daha sonra dönemin FBI yetkilileri Lisa Page ile Peter Strzok'un Trump'ı karalamak için komplo kurmaya çalıştığına dair yazışmaları kamuoyuna açıklanmıştı. Aynı zamanda eski FBI Başkanı olan Özel Savcı Robert Mueller de 2016 seçimine müdahale için Rusya ile işbirliği yapıldığına dair hiçbir kanıta ulaşmadığını rapor ederek soruşturmayı kapatmıştı.