Kanda asgari stok seviyesinin 50 bin düzeyinde olduğunu aktaran Kınık, "50 bin asgari stok seviyesinin altına düşüldüğünde 'alarm' veriyoruz. Çünkü bu Türkiye'nin ulusal kan stoku. Tamamen vatandaşlarımızın gönüllü destekleriyle bu stokları yönetiyoruz, dolduruyoruz ve kan ihtiyaçlarını bu şekilde karşılıyoruz." ifadesini kullandı.
Grip salgını olumsuz etkiledi
Okulların yarıyıl tatiline girmesiyle seyahatlerin artmasının da kan bağışlarında sorun yarattığını anlatan Kınık, "Üst üste binen bu unsurlar, kan bağışlarında olumsuz etkiler oluşturdu. Hem günlük ihtiyacın giderilmesi hem de ani büyük ihtiyaçlar olduğunda bunun karşılanabilmesi için kanda asgari stok seviyesini korumak zorundayız." diye konuştu.
Kınık, ramazan ayında da kan bağışlarının azaldığına işaret ederek, bu döneme yüksek stok seviyesiyle girilmesinin önem taşıdığını vurguladı.
'Uçakla Van'dan İstanbul'a kan getirdik'
"Hastanelerin ihtiyaçları şu an karşılanabiliyor. Fakat Türkiye'de bin 564 hastane var, yaklaşık bin 200'ü bizden kan kullanıyor. Bin 200 hastanenin 13'ünün geçici kan bankası var, kendi kan ihtiyaçlarını buradan sağlıyorlar. Kalan hastanelerin tamamının kan ihtiyaçları Kızılaydan tedarik ediliyor. Acil, planlı ameliyatların ertelenmemesi için ulusal kan stoklarını, ihtiyacın artması veya azalmasına göre bir bölgeden diğerine uçaklarla sevk ederek yönetiyoruz. Örneğin, geçen gün uçakla Van'dan İstanbul'a kan getirdik. Her gün İzmir, Bursa, Trakya gibi farklı lokasyonlardan ihtiyaç oluşan yerlere uçaklarla kan sevkiyatlarımız olabiliyor. Bir bölgeden diğer tarafa destek veriyoruz. Bu sayede sıkıntı yaşanmıyor ama arka planda elbette lojistik operasyonlarımız artıyor."
'Kan bağışı üzerinden manipülasyon yapılmamalı'
"Bu tip durumlarda kan noktasında saatlerle yarışıyoruz. Kan bağışı, çok özel, hassas bir durum ve bunun üstünden herhangi bir manipülasyon, yanlış bilgilendirme yapılmaması gerekiyor. Örneğin, 'Kovid-19 aşısı olanların bağışladığı kanı reddetme' gibi bilimsel olmayan birtakım söylentilerle, durumlarla karşılaşıyoruz. Bunların tamamı hilafıhakikat. Özellikle sağlıklı ve sorumluluk sahibi her bireyin kan bağışını bir alışkanlık olarak edinmesini, ihtiyaç halinde de kan merkezlerimiz aracılığıyla kan ve kök hücre bağışçısı olmalarını temenni ediyorum."
'Bağışçıların yüzde 14'ü kadın'
Kınık, kadınların kan bağışında erkeklere göre bir miktar geride kaldığına işaret ederek, sözlerini, "Toplam bağışçı sayımızın yüzde 14'ü kadın. Bunun biraz artırılması gerekiyor. Kadınlarla ilgili kan bağışı konusunda yanlış bilinen, birtakım şehir efsaneleri var. Bu konuda da doğru bilgilendirmeleri yapmaya çalışıyoruz. Kan bağışını 7 gün 24 saat sürdürmemiz gerekiyor. Çünkü kan acil değil, sürekli bir ihtiyaç." diye tamamladı.