YOLCU YOLUNDA GEREK

Metiner: ‘Hükûmet adına söylüyorum, Suriye’nin kuzeyinde federasyon kurulursa rahatsızlık duymayız’

Radyo Sputnik’te Enver Aysever ile Yolcu Yolunda Gerek programının gündem maddeleri; HDP’ye kapatma davası, asgari ücret tartışmaları ve 28 Şubat hükümlüsü Vural Avar’ın cezaevindeki ölümüydü. Aysever programına aldığı konuklarla başlıkları değerlendi.
Sitede oku
Enver Aysever’in Yolcu Yolunda Gerek programının konukları, AK Parti eski Milletvekili Mehmet Metiner, Akademisyen Fatih Yaşlı, İktisatçı Prof. Dr. Aziz Konukman ve 28 Şubat hükümlüsü Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan oldu.

Mehmet Metiner: “Suriye’nin kuzeyinde federasyon kurulursa rahatsızlık duymayız”

AK Parti eski Milletvekili Mehmet Metiner, Enver Aysever’in “Siz daha önce Suriye’nin kuzeyinde bir federasyon kurulabileceğini, buna Suriye halkının karar vereceğini söylemiştiniz” hatırlatması üzerine “Tıpkı Irak’ta olduğu gibi Suriye de yeni bir Anayasa yaparsa ve Suriye halkının federatif temelde bir yönetimden yana olduğu ortaya çıkarsa; Erdoğan hükûmeti adına söylüyorum, Türkiye olarak asla rahatsızlık duymayız. Buna Suriye halkı karar vermeli” yanıtını verdi.
Metiner şu ifadeleri kullandı:
Ne Suriye’nin kuzeyi için ne de başka bir ülke için herhangi bir formül önerme hakkını kendimde bulmam. Ama eğer Suriye halkı günün birinde kendi yeni Anayasasını yaptığında Suriye’nin kuzeyinin de bir federasyon olmasına karar verirse bunda hiçbir beis görmem. Sadece ben değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Erdoğan liderliğindeki hükûmetimiz de asla bir beis görmez. Topluluklar nasıl yönetilmek istediğine kendileri karar verirler. Irak’ın kuzeyinde de böyle bir federasyon ortaya çıktığında Erdoğan liderliğindeki Türkiye oranın meşruiyetini tanımıştır ve bugün Barzani hükûmetiyle çok derin ve anlamlı ilişkiler sürüdürüyor. Dolayısıyla PKK’nın varlığına karşı çıkmayı Kürtlerin kazanımına karşı çıkmak biçiminde yorumlayan her anlayış yanlıştır, çarpıtmadır.
Eğer tıpkı Irak’ta olduğu gibi Suriye de yeni bir Anayasa yaparsa, Suriye halkının federatif temelde bir yönetimden yana olduğu ortaya çıkarsa; biz Türkiye olarak Erdoğan hükûmeti adına söylüyorum, asla rahatsızlık duymayız. Halkların kendi geleceğine kendi karar vermesi lazım. Bu benim Suriye’ye, Irak’a federasyon önerdiğim veya federasyonu uygun gördüğüm anlamına gelen bir söz değil bu. Suriye halkı kendisi için neyin yararlı olup olmayacağına kendisi karar verir.”

Çetin Doğan’ın eşi sağlık durumunu açıkladı: Kalp, prosrat kanseri, bel ameliyatı, yüksek tansiyon, diyabet, mide kanaması

Önceki gün yaşamını yitiren 28 Şubat hükümlüsü Vural Avar’la ilgili programa bir başka 28 Şubat hükümlüsü Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan katıldı. Çetin Doğan’ın sağlık durumu hakkında açıklamalarda bulunan Nilgül Doğan şu ifadeleri kullandı:
“Askerlik çok yıpratıcı bir meslek. Eşim de çok zor görevlerde bulundu. Güneydoğuda PKK peşinde koştu, cemaatlere yapılan operasyonlara katılmak zorunda kaldı ve dolayısıyla da devlet koruması aldı. Sonuçta maalesef kalbi buna dayanamadı. Orgeneralliğinin son senesinde beş damarından by-pass ameliyatı oldu. Daha sonra Balyoz kumpas davasında Silivri’de kalırken yine kalbi tekledi. Bu beş damardan üçü tıkandı, ikisine stent takıldı. Bu sırada tahliye aldılar, o arada prostat kanseri geçirdi onun tedavisini oldu. Daha sonra iki saat sürmesi gereken bir ameliyatın, Silivri’ye girerken olamadığı için hem stresli ve rutubetli bir ortam hem de hareketsizlik derken çıktığı zaman Silivri’den sekiz saat süren radikal bir bel ameliyatı geçirdi. Yüksek tansiyonu var. Diyabeti var. Ve en son Buca’da stres kaynaklı olduğunu düşündüğüm mide kanaması geçirdi.
Bu arada maalesef adli tıp kurumu özellikle 28 Şubat davasından cezalı olanlara çok sağlamsın raporları vermeye başladı. Yani kim giderse… 90 yaşındaki, tek böbrekle yaşayan Çörekçi Paşa gittiği zaman, kanser hastası da olmasına rağmen ‘sağlam’ raporu verdiler. Şu anda diğer böbreği de arıza yaptı. Hâlâ cezaevinde. Eşlerimiz de hastalıklarından katiyen söz etmek istemiyorlar. Çünkü tahliyeyi sağlık nedeniyle almak istemiyorlar. Biz bu cezaları hak etmedik, aklanarak beraat ederek çıkmak istiyoruz diyorlar.”

Nilgül Doğan: Eşimi iki kere ağlarken görmüştüm, Vural Avar’ın ölümüne de ağladı

Çetin Doğan’ın, Vural Avar’ın ölümünü nasıl karşıladığına dair konuşan Nilgül Doğan, eşinin daha önce sadece babasının ve Uğur Mumcu’nun ölümüne ağladığını söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
‘Bugün Buca’ya eşimi ziyarete gittim. Baktım gözleri ıslak. Nezle veya grip oldu zannettim. Çok az ağlar benim eşim. Bir kere babası vefat ettiğinde, bir de Uğur Mumcu öldüğünde ağladığını görmüştüm. Vural Avar Paşa’nın vefatına o kadar üzülmüş ki… Üzüldüğünü biliyordum ama ağlayacağı aklıma gelmemişti. ‘Ne oldu, nezle mi oldun’ diye sordum. Baktım, resmen ağladı. ‘Vural Paşa’ya çok üzülüyorum’ dedi.

Aziz Konukman: İşçileri bekarlığa mahkûm ettiler

Asgari ücretin tespit edilme süreciyle ilgili konuşan Prof. Dr. Aziz Konukman, hesaplamanın bekar bir işçiye göre yapılmasına tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her fırsatta evliliği ve çocuk yapmayı teşvik ettiğini söyleyen Konukman, “Sizin bu sözünüz nerede kaldı? Ne yapsın bu asgari ücretliler, ömür boyu bekar olmaya mı mahkûmlar? Bekarlığa mahkûm edilen, üstelik kendi ideolojilerine aykırı bir durumu kaç yıldır savunuyorlar. Bu çelişkiye dikkat çekmek isterim. Bunu haykıralım, bu tutarsızlıklarını yüzlerine vurmak lazım. İşçileri evli bile düşünemiyorlar. Sen işçisin işçi kal şarkısında olduğu gibi” ifadelerini kullandı.
Konukman şöyle dedi:
‘Tek kişilik bir işçinin, yani bekar bir işçinin yaşam maliyetleri hesaplanıyor. Türk-İş’in yayınladığı rakam 10 bin 170 lira. Teklif ettikleri 9 bin lira bunun altında. Kaldı ki çok vahim bir durumdayız. AB ülkelerinde asgari ücret aile düzeyinde belirleniyor. Biz Türkiye olarak buna itiraz ettik çünkü kişi olarak tarif ediyoruz.
Bir tuhaflık daha var. Bu ortalama bir ücret. Meslektaşım Aziz Çelik bu tespitleri yaptı. Avrupa Birliğiyle karşılaştırdı. Oralarda yüzde 4 düzeyindeyken asgari ücretli çalışanlar, bizde yüzde 50’ler düzeyinde. Resmen çalışanların yarısı asgari ücrete mahkûm edilirken kim buna kayıtsız kalabilir? Adı bile yanlış. Asgari ücret ne demek, bu ortalama ücret. Matematikte bile farklı.’
Yorum yaz