Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Eyüpsultan'da düzenlenen Türkiye 2023 Zirvesi ve Para Sohbetleri programına katıldı. Bakan Kurum programda, inşaat sektörünün önemi, iklim değişikliği ve kentsel dönüşüme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Kurum, "Deprem dönüşümüne girmesi gereken 6 milyonu aşkın sağlıksız yapı stoku bulunuyor. Hedefimiz 2035 yılına kadar tüm bu yapı stokuyla ilgili deprem dönüşümünü başlatmaktır. Bu bir siyaset üstü mesele" ifadelerini kullandı. Kurum, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin açılışının da İstanbul'un fethinin 570'inci yıl dönümünde yapılacağını dile getirdi.
'Dünyada inşaat sektöründe ikinci sıradayız'
Bakan Kurum, "Dünyamız son yıllarda etkisi daha da derinleşen ve gerçekten hem yaşadığımız savaşlar, göçler, kıtlık, salgın, ülkelerin iç çatışmaları ve en önemlisi de iklim değişikliğinden kaynaklı yaşadığımız doğal afetler ve küresel ekonomik kriz gibi birçok sorunla mücadele etmekte. Bu mücadeleyi dünyamızda yaşayan tüm insanlarımızla birlikte yapıyoruz. Sektörlerimiz bu mücadelenin içindeler. Bununla birlikte küresel enflasyonun yükseldiğini arz talep dengelerinin bozulduğunu, maliyetlerin arttığını da görüyoruz. Salgından ve Rusya Ukrayna savaşından kaynaklı olarak enerji ve gıda artışları da bugün baktığınızda bütün üretim ve tüketim süreçlerini doğrudan veya dolaylı etkileyerek alım gücüne de darbe vuruyor. Maliyetlerdeki bu artış hem inşaat sektörümüzü hem de alt sektörlerini de etkilemiştir. Özellikle dünyada inşaat sektörüne baktığınızda daralma küçülme yaşanmış. Ülkemiz özeline bakıldığında Türk ekonomisinin lokomotif gücü olan inşaat sektörümüz krizlere rağmen ekonomimizin paslanmayan demiri, parlayan güneşi ve gelecek vaat eden yatırımların sektörü olmaya devam etmektedir. Ülke olarak dünyada inşaat sektöründe ikinci sıradayız. En iyi müteahhitler değerlendirmesine baktığımızda ülkemizden 44 müteahhidimiz bu sıralamanın içinde yer alıyor" ifadelerini kullandı.
Kurum, "Sektörümüz, iki milyondan fazla kişiye de istihdam sağlıyor. Gayrisafi yurtiçi hasılaya da baktığınızda son 10 yılı incelediğimizde doğrudan yaklaşık inşaat sektörümüzün payının yüzde 7 olduğunu görüyoruz. Dolaylı sektörleri de eklediğinizde bunun çok üzerinde. İnşaat ve gayrimenkul sektörümüz ülke ekonomimizin her zaman lokomotifi olmuştur. Böylesi güçlü bir ekonomik sürece destek vermek ve oluşan küresel daralmayı sebep olduğu artışı önlemek adına da biz de Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu iradeyle, sektörümüzün yanında olduk" diye konuştu.
'Binalarımızı yeşil bina olacak şekilde düşünmek zorundayız'
İnşaat sektörünü yakından ilgilendiren düzenlemeleri hayata geçirmeye devam ettiklerini belirten Bakan Kurum, "125 bin müteahhidimizi sınırlandırdık. Yıkımdan çıkan malzemelerin ayrıştırılarak geri dönüşümde kullanılmasını sağlamak amacıyla yönetmeliğimizi değiştirdik. Kaynaklarımız sınırsız değil. Isınma şartları bozulmadan enerji tüketiminden bu projelerle yüzde 25 enerjiden tasarruf yapmayı hedefliyoruz. Rusya Ukrayna krizi gösterdi ki kendi kendine yeten ülkeler güçlü ülkeler. Kendine yeten ülke olma hedefiyle Türkiye Yüzyılı'na hazırlanıyoruz. Net sıfır emisyon hedefi çok önemli. Kendi enerjimizi üretecek hale gelmemiz çok önemli. Her projede kendi kendine yeten binalara gitmek zorundayız. Biz de binalarımızı yeşil bina olacak şekilde düşünmek zorundayız. Bu sayede ülkemizin enerji ithalatı faturasını da yıllık 5 milyar lira azaltmış olacağız. İklim değişikliğiyle mücadelede önemli fırsat var. Bu fırsatı değerlendiren ülke olmak istiyoruz. Yeni yapacağımız yatırımlar, atacağımız tüm adımlarda iklim değişikliğiyle mücadeleyi önceliklendirmemiz gerekiyor. 2030 yılından itibaren tüm binalarımızı 'Yaklaşık sıfır enerjili, yeşil bina' olarak inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Bakan Kurum, yağmur suyu depolama sistemlerini zorunlu hale getirdiklerini de belirtti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum açıklamalarına şöyle devam etti:
Türkiye'nin deprem ülkesi olduğunu hatırlatan Bakan Kurum, "Kentsel dönüşüm, deprem dönüşümü en öncelikli projemiz. Terörle mücadele kadar önemli bir süreç. Biz bu mücadeleyi terörle mücadele gibi önemli görüyoruz. Ülkemizin milli güvenlik meselesi, beka meselesi olarak görüyoruz. Ülkemizin, geleceğimizin, evlatlarımızın geleceği için bu süreci hassas yürütmek zorundayız. Deprem nedeniyle bir tek canımızı dahi kaybetmek istemiyoruz. Birçok yapı stokunda iyileştirmeleri sağladık. Düzce'de deprem bölgesindeydik. Yaşanan sürece baktığınızda 99 sonrası yapılan yapılarda herhangi bir hasarın olmadığını gördük. Bu şuurla birlikte biz Düzce'yi hem İstanbul'u hem de ülkemizi depreme karşı yapacağımız projelerle daha güvenli hale getireceğiz. 3.2 milyon konut bu kapsamda dönüştürüldü. 13 milyon vatandaşımızı sağlıklı, güvenli konutlara yerleştirdik. Yunanistan, Portekiz, İsveç nüfuslarına denk gelen sayı. 780 bin kilometre vatan toprağının her yerinde bu kararlılıkla adımlarımızı atacağız. Devam eden dönüşüm sayımız 250 bin konut. 250 bin konutta dönüşüm faaliyetlerimiz devam ediyor. İstanbul deprem dönüşümünün merkezidir. Deprem dönüşümüne girmesi gereken 6 milyonu aşkın sağlıksız yapı stoku bulunuyor. Hedefimiz 2035 yılına kadar tüm bu yapı stokuyla ilgili deprem dönüşümünü başlatmaktır. Bu bir siyaset üstü mesele."
'2 yıl içerisinde 250 bin konutumuzu vatandaşlarımıza teslim edeceğiz'
Kurum, "Dünyada sosyal konut üretiminde lider ve örnek bir Türkiye var. TOKİ Başkanlığımız eliyle son 20 yılda 26 bin sosyal donatısıyla birlikte 1 milyon 170 bin sosyal konut ürettik. Üretmeye de devam ediyoruz. 81 ilimizde tam 750 şantiyemiz var. Tüm dünya sosyal devlet anlayışını rafa kaldırmışken biz Cumhurbaşkanımızın liderliğinde elimizi taşın altına koyduk. Bu iradeyle birlikte hazine arazilerimizi de yine milletimizin hizmetine sunarak gerek arsa maliyetlerini ortadan kaldırarak gerekse yüzde 40'lara varan sübvansiyonla birlikte çok önemli bir projeyi hayata geçirdik. Milletimiz İlk Evim İlk İş Yerim kampanyasını sahiplendi ve 8 milyonu aşan başvuru yaptı. Bu başvuru sayısı da sahadaki ihtiyacı ve milletimizin devletine olan güvenini ortaya koymuştur. 5 milyon 135 bin başvuru kuraya katılmaya hak kazandı. Şu anada kadar 30 ilimizde 63 bin konutumuzun hak sahiplerini şeffaf bir şekilde kuralarını çekerek belirledik. Mart ayına kadar da bütün kuralarımızı tamamlayacağız. Hızlı şekilde inşaatlarımızı yapacağız. 2 yıl içerisinde 250 bin konutumuzu vatandaşlarımıza teslim edeceğiz" diye konuştu.
Öte yandan Kurum, gayelerinin Yeşil Kalkınma Devrimini ve 2053 Net Sıfır Emisyon hedefini gerçekleştirmek olduğunu dile getirdi.
'Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizi de fethin 570'inci yıl dönümünde milletimize armağan edeceğiz'
Bakan Kurum, "Ulusal Uyum Stratejisi ve Eylem Planını 2023 yılı içerisinde tamamlayacağız. Mısır'da düzenlenen COP27'de; Ulusal Katkı Beyanımızı güncelledik ve 2030 yılında gerçekleşmesi öngörülen artıştan yüzde 21 hedefimizi; yüzde 41 seviyesine yükselttik. Bu çerçevede 2030 yılında 500 milyon ton emisyonu ülkemizde azaltmış olacağız" dedi.
Kurum, "Cumhuriyet tarihimizin genişlik ve sayı olarak en büyük yeşil alan adımı olan 468 millet bahçesi projemizin şu anda 164'ünü halkımıza kazandırdık, 304'ünün da çalışmaları sürüyor. İnşallah 2023 yılına kadar tüm millet bahçesi projelerimizi tamamlayacağız. Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizi de fethin 570'inci yıl dönümünde milletimize armağan edeceğiz. İstanbulumuza, kardeşlerimize kazandırmış olacağız" ifadelerini kullandı.