EKSEN

‘Suriye Cumhurbaşkanı Esad, Türkiye ile olası barış için adım bekliyor’

Hüsnü Mahalli’ye göre, Erdoğan’ın Sisi'nin ardından Esad ile buluşma mesajları gerçekse, yeni operasyon olmaması gerekir. Mahalli, Esad'ın barış için Ankara'nın adım beklentisini dile getirdiğini aktardı. Gelişmelerde Katar'ın etkisine dikkat çeken Mahalli, İran'a bakarken, 'Arap Baharı'nda yapılan manipülasyonun unutulmaması gerektiğini anımsattı.
Sitede oku
Türkiye yönetiminin Ortadoğu'da başlattığı 'normalleşme' olarak isimlendirilen ilişkileri düzeltme girişimlerinde uzun süre sonra 'ilklere' tanıklık ediliyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2022 Dünya Kupası'nın başladığı Katar'daki açılış törenindeki resepsiyonda Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi ile el sıkışırken, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad'la görüşme için de yeşil ışık yaktı. Erdoğan 23 Kasım’da 'Esad ile görüşme olacak mı?' sorusuna "Olabilir, siyasette küslük ve dargınlık olmaz" yanıtını verdi.
Türkiye'nin Suriye politikalarında temel bir değişikliğin dikkat çekmediği ve Suriye ve Irak'ı içerin bölgede Pençe-Kılıç hava harekatının başlatıldığı bir ortamda gelen açıklamalar dikkatleri Şam'a çevirdi.
Türkiye, İran ve Rusya Federasyonu'nun oluşturduğu Astana üçlüsü toplantısının da yapıldığı bir ortamda, olası kara harekatının tırmandırıcı etkisine dair uyarılarda bulunan Moskova'dan art arda Erdoğan ile Esad'ın buluşması için zemin sağlama mesajları gelmesi dikkat çekiyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Moskova'nın Ankara ve Şam'dan birbirlerine doğru adım atmaya hazır olduklarının sinyalinin alındığını vurguladı.
Diğer yandan Ortadoğu'da İran'dan Körfez'e uzanan geniş bir coğrafyada da dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Ortadoğu'da Türkiye-Suriye ilişkileri dahil olmak üzere yeni hareketlenmeyi gazeteci-yazar Hüsnü Mahalli ile konuştuk.

'İran tarafında da Kuzey Irak’a yönelik kara operasyon hazırlıkları olduğu söyleniyor'

Hüsnü Mahalli’ye göre, Erdoğan’ın Sisi ile buluşması ve arından Esad ile buluşabileceği yönündeki açıklamalarına bağlı olarak Türkiye'den Suriye'ye yeni bir operasyon olmaması gerekiyor. Bölgede PYD/YPG içindeki rahatsızlıklar ve hareketlenmelere dikkat çeken Mahalli, İran'ın da Irak kaynaklı gördüğü provokasyonlara karşı askeri hamleler yaptığını anımsattı:
“Erdoğan’ın son konuşmasından önce Beyoğlu’ndaki patlama gerçekleşti, ona bağlı olarak Karkamış’a yönelik operasyon başlatıldı. Hemen sonra Erdoğan’ın Sisi ile buluşması ve arından Esad ile buluşuruz açıklaması geldi. Buna bağlı olarak düşünüldüğünde normalde operasyon olmaması gerekiyor. Enteresan tarafı hem Amerika hem Rusya operasyona yeşil ışık yakar gibi. Bundan rahatsız olan PYD yönetimi ‘Şam ile çok iyi ilişkilerimiz var’ gibi açıklamalar yapmaya başladı. 'Amerikalılar bizi tekrar satıyor' gibi açıklamaları da var. Dolayısıyla garip bir şey var. Rusya açısından, Şam ile anlaşarak en azından 'PYD-ABD ile işbirliği yaptığı için haddini bildirelim' mantığı olabilir. Ya da PYD/YPG içindeki kavgalar var. Türkiye’nin PYD/YPG’ye karşı örgütlemeye çalıştığı Kürt ulusal konseyi var. Bir de bu içerideki kargaşaya yönelik, Fırat’ın doğusuna yönelik bir çaba. İran'daki Kuzey Irak ve Kürt kaynaklı gelişmeler, Erbil kaynaklı bir tartışma, saldırı, provokasyon var. İran tarafında Kuzey Irak’a yönelik kara operasyon hazırlıkları olduğu söyleniyor. Erbil ve çevresini bombaladılar. İran KDP ve İran Halkın Mücahitleri Örgütü gruplarının bulunduğu bölgeleri bombaladılar ama anladığım kadarıyla bununla yetinmeyecekler.”

‘Esad Türkiye ile olası barış için adım bekliyor’

Esad’ın birkaç gün önce Suriyeli gazeteciler ve akademisyenlerle görüştüğünü belirten Mahalli, Suriye liderinin burada 'Ankara'dan adım beklentisini' dile getirdiğini aktardı:
“Esad, 3 gün önce Suriyeli gazetecilerle bir araya gelmiş. ‘Türkiye'den olası barışa dair birçok doğru şey söylüyorlar ama şu anda adım bekliyoruz’ diyor. En azından ‘Erdoğan yapar mı yapmaz mı bilinmez, ama bizimle barışmaktan söz ediyor. Bazı Arap yöneticiler gibi ikili oynamıyor’ gibi bir cümle kullanmış. Orada Mısır’ı kastediyor. Mısır, Cezayir'deki son Arap Liderleri zirvesinde Suriye’ye karşı çok kötü tavır aldı. Dışarıda Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüşünden yanaymış gibi tavır sergiledi ama orada tam tersini yaptı.”

‘Katar Dünya Kupası'na 250 milyar doları Erdoğan-Sisi'yi buluşturmak için mi harcadı diyorum'

Mahalli, Erdoğan ve Sisi buluşmasının ‘beklenen’ bir gelişme olduğu görüşünde. Bu süreçte Katar'ın etkisine dikkat çeken Mahalli, el Sisi'nin eylülde Katar'ı ziyaret ettiğini anımsatarak, "Temim, Dünya Kupası için 250 milyar dolar harcadı, acaba Erdoğan ile Sisi'yi bir araya getirmek için mi harcadı" esprisini yaptı. Mahalli, bölgede ABD eşliğinde Suudi-Katar rekabetine de dikkat çekti:
“Bekleniyordu. Çünkü Arap Baharı sırasında Türkiye’nin Mısır’a karşı politikalarında Müslüman Kardeşler etkili oldu, liderleri Katar’da. ‘Baş belası Katar’, öyle diyorlar. Katar lideri Haziran’da Sisi ile görüştü; neler konuştular ayrı bir hikaye. Eylül’de de Sisi Katar’a gitti. Bu gerçekleştiğine göre beklenen bir şeydi. Ardında Erdoğan olduğunu hepimiz biliyoruz. Katar şeyhi Temim, Dünya Kupası için 250 milyar dolar harcadı, 'acaba yalnız Erdoğan ile Sisi’yi bir araya getirmek için mi bu kadar para harcadı' diyorum. Katar tekrar çok tehlikeli oyunlar peşinde. Temim’in Suudi Arabistan ile geleneksel rekabetine bağlı. Ocakta Temim, Beyaz Saray’a gitti, krallar gibi karşılandı. 'NATO dışındaki müttefik' ilan edildi. Muhammed Bin Salman, Biden’a ‘Niye böyle yaptın, bu benim geleneksel rakibimdir’ gibi söylemlerde bulundu ve Biden Suudi Arabistan'a gittiğinde yüz vermedi. O da yetmedi OPEC toplantısında petrol üretiminin 2 milyon varil kısılmasına karar verdi. Biden tarafından Kaşıkçı dosyasının açıklaması ayrı hikaye. Bir formül geliştirdiler. Biden geri adım atıyor. Dediler ki ‘Seni krallar gibi karşılayalım Beyaz Saray’da ama teknik bir sorun var, o da cinayet dosyası ABD adliyesinde olduğu için 'başbakan' mevkisi olsun, dokunulmazlık olayına girelim... Suudi Arabistan yönetiminin Putin ile araları çok iyi. Çünkü bütün dünya Muhammed Bin Salman’a, Kaşıkçı cinayetinden dolayı yüz vermezken, Putin el sıkıştı.”

‘İran olayını Ukrayna savaşı devam ettiği sürece gündemden düşürmeyecekler’

Mahalli, İran'da yaşananları izlerken, Arap Baharı sürecinde sahte sosyal medya hesabından yayılan yalanlar ve fotomontajlarla oluşturulan ortamdan ders alınması gerektiği görüşünde. Bölgedeki kargaşa halini, İsrail'de yeni Netanyahu hükümetinde faşist ismilerin atanması, Irak'taki istikrarsızlığı akılda tutarak izlemek gerektiğini vurgulayan Mahalli, İran olayının da Ukrayna krizi devam ettiği sürece gündemde tutulacağı görüşünde:
“İran’daki sistem tartışılır, tartışılmaz. İran’ın içinde bile tartışılıyor, reformcular ile muhafazakarlar arasında tartışmalar olduğunu yıllardır biliriz. Ama şu da bir gerçek. Arap Baharı sürecinde Suriye’de, Mısır’da, Tunus’ta yaşananları ne çabuk unuttuk? Milyonlarca sahte sosyal medya hesabı var, yalan söylüyorlar, fotomontaj görüntüler sunuyorlar. Batı, İran konusunda en çok neye kızdı? İran niye Rusya’ya askeri destek verdi, özellikle İHA-SİHA meselesi. Halbuki beş ay önce İranlılar 'çok SİHA geliştirdik' dediklerinde Batılılar buna 'fotomontaj' demişlerdi. Amerikan Dışişleri Bakan Sözcüsü dedi bunu. Dış politikada herhangi bir soru sorduğunda olayı, özellikle bizim coğrafyayla ilgili tek boyutlu göremezsin. Şimdi İsrail’de Netanyahu’nun tekrar başbakan olması, en faşist, ırkçı partilerin, 'Filistinlileri ortadan kaldıralım' diyen bir adamın İçişleri bakanlığı söz konusu, kim bilir önümüzdeki dönemde neler yapılacak? Bu Lübnan’a yansıyor, cumhurbaşkanı seçilemiyor. Suriye’yi konuşuyoruz, Irak karman çorman. Türkiye’de yaşanan tartışmalar, döneklikler gibi bin tane hikaye yaşıyoruz. İran olayını kolay kolay gündemden düşürmeyecekler, Ukrayna savaşı devam ettiği sürece.”
Yorum yaz