Zonguldak Kozlu'da Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) ait yüklenici firmanın çalıştığı maden ocağında, 7 Ocak 2013'te, metan gazı püskürmesi sonucu 8 işçi hayatını kaybettiği faciayla ilgili Anayasa Mahkemesinin (AYM) kararı üzerine 9 yıl sonra yeniden yargılama başladı.
Zonguldak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen ilk duruşmada Rıfat Dağdelen, Burhan İnan’ın avukatı ile hayatını kaybeden madencilerin yakınları ve avukatları hazır bulundu.
AYM kararıyla 9 yıl sonra açılan davanın ilk duruşmasına sanıkların katılmamasına hayatını kaybeden madenci yakınlarının avukatı Murat Kemal Gündüz, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası yayınında, “Dava Şubat’a ertelendi. Mahkeme günü hiçbir sanık olmadan duruşma görülecek. Soru bile soramayacağız. Böyle nasıl adalete ulaşabiliriz?” diyerek tepki gösterdi.
“Duruşmaya ölen madenci yakınları katıldılar fakat sanıklar yoktu. Davada 6 sanık var ama sadece bir kişi duruşmaya katıldı. Mahkeme, Haziran ayında tensip kararı tutarken bizden habersiz olarak Ankara ve İstanbul’da bulunan diğer sanıklara talimat yazmış ve talimat mahkemesi onların ifadesini almış. Bilirkişi raporlarına ve Anayasa Mahkemesi’ne kararına tescil edilen sorumluluk, 2007-2008 döneminin yönetimine ilişkin. Uzmanlığı olmayan bir firmaya TTK’nın uzman olduğu bir işin taşere edildi. Ekipman yok, teknolojik yenilik yok. Suç bu. Sanıklar ifadelerinde, 'O tarihte emekliydim, sorumluluğum yok’ şeklinde savunma yapmışlar.”
'Soru sormak istedik, reddedildi'
“Duruşmanın en başında itiraz ettik çünkü sanıkların buraya getirilmesi gerekiyor. Sanıklara soru sormak isterdik ama mahkeme maalesef bunu reddetti. Mevcut sanık, 2007 döneminin TTK genel müdürünü huzurda dinledik. Yarım saatlik sorgulamada birçok şeyi açığa çıkardık. Taşeron firmanın ekipmanlarıyla ilgili soru sorduk, ‘Bizim hurda makinalarımızı taşeron firma aldı, tamir ettirdi ve bunları kullandı’ dedi. İş güvenliği uzmanının olmadığını söyledik ve kabul etti. En acı durum, mahkemenin tutumu. Çünkü mahkeme görmediği sanıkları yargılamaya çalışıyor. Diğer 5 sanığın duruşmada hazır edilmesi talebimizi reddetti. Anayasa Mahkemesi adına çıkardığımız müvekkilimin kardeşi Muharrem Yapıcı hayatını kaybetmişti ve AYM kararını onlarla çıkardık. Savcı, ‘birinci derece akraba değildir, müdahilliklerinin reddine’ dedi. Bu çok korkunç bir şey. Bu mal davası değil can davası. Sanıklar mahkemeye gelmeden yargılama görecekler. Duruşma 7 Şubat’a ertelendi. Mahkeme günü hiçbir sanık olmadan duruşma görülecek. Buradan bir gerçeğe ulaşmak mümkün değil.”