SEYİR HALİ

Eğitim sendikaları eyleme gidiyor: 'Bir milyona yakın öğretmen geçinememe sorunu ile karşı karşıya'

Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, 26 Eylül’de eğitim sendikaları olarak başlatacakları eylem için “Bir milyona yakın öğretmen geçinememe sorunu ile karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Sınıfa dingin bir biçimde girip nitelikli bir eğitim yapabilmesinin koşullarını oluşturmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Sitede oku
Eğitim sendikaları 26-27-28 Eylül tarihlerinde Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yeniden düzenlenmesi için iş yerinde kokart takacak ve 26 Eylül’ün ilk tenefüs saati öğretmenler odasında bildiri okuyacak. Öğretmenler düzenleme yapılmaması halinde 2 Kasım’da bir günlük iş bırakma eylemi yapacak. Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, öğretmenlerin yaşadığı sorunları ve kanunda sorunlu gördükleri noktaları Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programında açıkladı.
Kurul, öğretmenlerin sorunlarını “Öğretmenlerin iki boyutlu sorunları var. Biri ekonomik sorunları, enflasyon karşısında eriyen ücretlerinin yarattığı geçinememe sorunudur. İkincisi okullarda ifade özgürlüğü dahil öğretmenlerin kendi duygu ve düşüncelerini açığa çıkarmaya dönük nefes alamama sorunu var. Mobbing, ayrımcılıklar, okulun fiziki koşulları ve kalabalık sınıflar da işin eğitsel yönü ile ilişkilidir” diye sıraladı.

‘Göreve yeni başlamış bir öğretmenin geçinebilmesi mümkün değildir’

Enflasyonun öğretmen maaşlarına etkisine dikkat çeken Kurul, öğretmenlerin geçim konusunda yaşadıkları zorlukları “Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak hiperenflasyona gittiğimiz bu dönemde öğretmen maaşlarını hatırlatmak istiyorum. En kıdemli 30 yıllık öğretmenin maaşı 12 bini bile bulmuyor. İstanbul’da kiralar 6-7 bine ulaşmış durumdadır. Ankara’da yeni tutulan evler 5 bin lira civarındadır. Göreve yeni başlamış tek başına yaşayan bir öğretmenin o ücretle geçinebilmesi mümkün değildir. Açlık sınırına yaklaşmış bir düzeyde yaşamlarını sürdürmek durumunda kalıyorlar” diye vurguladı.

‘Öğretmenin branşında kendini geliştirmesi son derece önemlidir’

Kurul bir öğretmenin verimli bir eğitim için ihtiyaç duyduğu aktiviteleri “Öğretmen öğrencilerini geliştirecek çok ciddi bir genel kültüre sahip olmalıdır. İller arası, yurtdışı, spor ve ya kültür faaliyetlerine katılımı, iyi bir sanat tüketicisi olması öğretmeni genel kültür yönünden geliştirir ve çok nitelikli bir eğitim yapmasını sağlar. Öğretmenin ikinci yönü eğitme ve öğretme becerileridir. Matematiği çok iyi bilebilirsiniz ama o yaş grubu çocuğa nasıl öğretilebileceğini anlamanız gerekir. Bu da öğretmenin kendisini sürekli olarak eğitim bilimleri bağlamında geliştirmesi gereken bir konudur. Bir de öğretmenin branşında kendini geliştirmesi son derece önemlidir” diye anlattı.

‘Sınıfa dingin bir biçimde girip nitelikli bir eğitim yapabilmesinin koşullarını oluşturmak gerekiyor’

Öğretmenin kendini geliştirmesi için ekonomik şartlarının iyi olması gerektiğini belirten Kurul, ayrıca öğretenlerin mobbinge maruz kaldığını “Kendisini üç yönlü öğretmenin geliştirebilmesi için ekonomik koşullarının son derece iyi olması gerekmektedir. Ayın sonunu, doğalgaz fiyatlarını, geçimini kendisine sormaması gerekiyor. Sınıfa dingin bir biçimde girip nitelikli bir eğitim yapabilmesinin koşullarını oluşturmak gerekiyor. Türkiye’de bunun böyle olmadığını bir milyona yakın öğretmenin geçinememe ve nefes alamama sorunu ile karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Bunun nedenlerinden bir başkası da kısa süre önce bir OHAL (olağanüstü hal) döneminden geçilmiş olması ve korku dalgası yayılmış olmasıdır. Halen süreklileştirilmiş bir OHAL dönemiyle karşı karşıyayız. İhraçlar Yüksek Disiplin Kurulu’na bırakılmış durumdadır” diye ifade etti.

‘Genç öğretmeni baştan harcıyor’

Kurul, Şubat ayında yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu konusunda “Öğretmenlerin sorunlarını çözmek için Şubat ayında bir düzenleme yapıldı. Öğretmenlerin demokratik, mesleki, ekonomik haklarını geliştiriyor mu? Geliştirmiyor aksine bu yasadan öğretmenlerimizi korumak gerekiyor. Eğitim emekçilerinin hepsi markete gittiğinde aynı fiyatlarla karşılaşıyor. Diyor ki ‘Öğretmenlerin tamamında iyileştirme yapamam. Bir seminer süreci planladım. Arkasından bir sınav yapacağım. Aralarından seçtiklerime’ diyor. Kimleri dışarıda bırakıyor? On yılın altındaki öğretmenlere ‘başının çaresine bak’ diyor. Genç öğretmeni baştan harcıyor. Diğerine de 69 alırsa yeterli olmayan bir öğretmen, 70 alırsa yeterli diyor ve uzman öğretmen maaş artışı yapıyor. 10 yıllık uzmanda bu kez aynı şey başöğretmen için geçerli oluyor. Bir puan farkla öğretmen hayatını değiştiren ayrımcı adaletsiz eşitsiz bir yasayla karşı karşıyayız. Biliyorsunuz süreç yargıdadır. Cumhuriyet Halk Partisi, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Biz de Danıştay’a başvurduk” diye konuştu.
Yorum yaz