Güney Afrika'da düzenlenen enerji konferansına katılan Gays, OPEC+ grubunun 5 Ekim'de aldığı petrol üretimini azaltma kararına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Küresel petrol piyasasındaki dalgalanmaların, önceden tutum sergilemeyi gerektirdiğini ifade eden Gays, OPEC+ grubunun bu ay küresel petrol piyasasında kriz yaşanmasını önlemek için uygun zamanda hareket ettiğini belirtti.
Gays ayrıca fosil enerji kaynaklarına olan talebin arttığı bir dönemde Afrika'daki petrol ve gaz rezervlerine ihtiyaç duyulacağını ifade etti.
Kuveyt'ten, ABD'nin OPEC+ kararı nedeniyle suçladığı Suudi Arabistan'a destek
Öte yandan, Kuveyt, ABD'nin OPEC+ grubunun petrol üretimini azaltma kararının ardından Suudi Arabistan'a yönelik olumsuz açıklamalarına ilişkin Riyad'la dayanışma içinde olduğunu bildirdi.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, OPEC+ grubunun petrol üretimini azaltma kararının küresel petrol piyasalarındaki arz ve talep dengesini korumak için ekonomik gerekçelerle alındığı belirtildi.
Açıklamada, "OPEC+ grubunun geçtiğimiz günlerde aldığı karar sonrasında yapılan açıklamalara ilişkin Kuveyt, kardeş Suudi Arabistan ile tam ve kapsamlı dayanışma içindedir" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, Suudi Arabistan'ın bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde oynadığı rol ve petrol piyasalarını destekleyen tutumundan övgüyle söz edildi.
Fas, Mısır, Bahreyn, Filistin, Yemen, Umman, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri ve Irak'tan çeşitli düzeylerde yapılan açıklamalarda söz konusu ülkeler, OPEC+ kararları konusunda ABD'nin Suudi Arabistan'a karşı aldığı tavırda Riyad'ın yanında yer aldıklarını duyurmuştu.
Ürdün'den, ABD ve Suudi Arabistan arasında tansiyonu düşürmek için diyalog çağrısı
Ürdün'den diyalog çağrısı yapıldı. Ürdün, OPEC+ grubunun petrol üretimini azaltma kararının ardından ABD ve Suudi Arabistan arasında yükselen gerilimin diyalog yoluyla düşürülmesi çağrısında bulundu.
Ürdün Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sinan el-Mecali yaptığı yazılı açıklamada, OPEC + grubunun petrol üretimini azaltma kararına yönelik tepkilerin ve olayın yansımalarının ülkesince "ilgiyle" takip edildiğini belirtti.
Mecali, "Bu mesele, petrol piyasalarının istikrarı ve gereksinimlerinin yanı sıra, arz talep sürecini düzenleyen, üretici ve tüketicilerin çıkarlarını koruyan teknik bir konudur" ifadelerini kullandı.
Konuya "teknik zeminde ve siyasi çekişmelerden uzak bakılması" gerektiğini savunan Mecali, "Konunun, Suudi Arabistan Krallığı ile ABD arasında doğrudan ve düzeyli yürütülecek bir diyalog yoluyla, iki ülkeyi birleştiren ortaklık ruhu içinde ele alınması gerekli" açıklamasında bulundu.
Mecali, bölgede güvenlik ve istikrarın korunmasında ABD ve Suudi Arabistan arasındaki ortaklığın "önemini" vurgulayarak, "Ürdün, kardeş ülke Suudi Arabistan Krallığı'nın güvenliğini, istikrarını ve çıkarlarını korumak için attığı tüm adımları desteklemektedir" ifadelerini kaydetti.
Ne olmuştu?
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun enerji ve petrol bakanları, Avusturya'nın başkenti Viyana'da 5 Ekim'de düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı almıştı.
Bu karar üzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Direktörü John Kirby, 11 Ekim'de ABD Başkanı Biden'ın, Suudi Arabistan ile ilişkileri yeniden gözden geçirdiğine dair açıklamalarda bulunmuştu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan ise ülkesinin ABD ile stratejik ilişkilere sahip olduğunu ve ham petrol üretiminde azaltmaya giden OPEC+ kararlarının ekonomik sebeplerle alındığını ifade etmişti.