GÖRÜŞ

Bulgaristan resmi seçim sonuçları: ‘Halk statükoyu ve değişimi destekleyenler olarak ikiye ayrıldı’

Bulgaristan’da düzenlenen seçimlerin resmi sonuçları belli oldu. Ülkenin eski başbakanı Borisov’un partisi seçimi lider bitirirken,Türk ve Müslüman kesimi temsil eden Halk ve Özgürlükler Hareketi ise en büyük 3. siyasi parti oldu. Sputnik’e konuşan Gazeteci Karagyozov, “Halk statükoyu ve değişimi destekleyenler olarak iki gruba ayrıldı” dedi.
Sitede oku
Son 18 ayda 4. kez genel seçimlerde oy vermek için 2 Ekim’de sandık başına gidilen Bulgaristan’da resmi seçim sonuçları belli oldu. Mevcut parlamento seçimlerinde 1989'dan bu yana en düşük katılım oranı olan yüzde 35 kaydedilirken, sonuçlara göre, 2021 yılına dek yaklaşık 12 yıl yöneten eski Başbakan Boyko Borisov’un partisi Bulgaristan’ın Avrupalı Gelişimi İçin Yurttaşlar (GERB) seçimi ilk sırada bitirdi. 240 üyeli 48. parlamentonun oluşturulması için düzenlenen genel seçimde GERB partisi verilen oyların yüzde 25.33’ünü aldı.
Daha önce Bulgaristan’da hükümetin Kuzey Makedonya'ya yönelik politikası ve koalisyon hükümetinin ‘mali ve ekonomik gidişatı ile ilgili yanlış kararlarından memnun olunmaması’ nedeniyle dönemin Bulgaristan Başbakanı Kiril Petkov’un, 27 Haziran’da kabinesinin istifasını sunmasıyla ülkedeki hükümet krizi derinleşmişti. Bu seçimlerde ise Petkov’un ülkeyi yarım yıl yöneten Değişime Devam (PP) partisi, oyların yüzde 20.20’sini alarak 2.parti konumunu aldı. Enflasyon oranının yüzde 17.7 ile rekor kırdığı Bulgaristan’da Rusya’ya yönelik yaptırımlar, ekonomik krizin nedenlerinden biri olarak görülüyor. Hatta bugün Bakanlar Kurulu toplantısı yapan Bulgaristan, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum nedeniyle Rus yakıtına yönelik AB yaptırımlarını 2024 yılı sonuna kadar askıya aldığını duyurdu. Bulgaristan’ın AB ambargolarına kadar petrol arzının yarısı Rusya'dan geliyordu. Ayrıca daha önce Rus yanlısı bir partinin lideri olduğu gerekçesiyle Ukrayna’ya girişi 10 yıl yasaklanan Kostadin Kostadinov'un önderliğindeki Uyanış Partisi ise bu seçimlerden yüzde 10.18 oy alarak bir önceki seçim oranını ikiye katladı. Palamentoya 27 milletvekili ile giriş yapan parti, 2021 Kasım ayında düzenlenen seçimlerde yüzde 4.86 oy almıştı.

Bulgaristan Türklerini temsil eden Halk ve Özgürlükler Hareketi ülkenin en büyük 3. partisi oldu

Seçimlerdeki bir diğer ayrıntı da üyelerinin çoğunluğunu Bulgaristan Türklerinin oluşturduğu ve 2016'da oybirliği ile başkanlığa seçilen Mustafa Karadayı’nın liderliğindeki Halk ve Özgürlükler Hareketi Partisi’nin (HÖH) aldığı oy oranı oldu. 6 milyon nüfuslu Bulgaristan’da yaklaşık 1 milyona yakın Türk ve Müslüman nüfusu var. Seçimlerde, Türkiye'de yaşayan ve Bulgaristan vatandaşı olan 18 yaşın üzerinde 300 binden fazla seçmen de Bursa, İstanbul, İzmir ve Antalya dahil 22 ilde kurulan 166 sandıkta oy kullandı. Seçim sonuçlarına göre HÖH, sandıkta yüzde 13.75 oy oranı alarak ülkenin en büyük 3. partisi konumuna yükseldi. Parti, 25 Haziran 2005'te yapılan genel seçimlerde 2 parti ile bir koalisyon oluşturarak iktidara gelmiş, ülkenin Çevre Bakanlığı’nı, Tarım Bakanlığı’nı, Başbakan Yardımcılığı’nı ve Doğal Afetler Bakanlığı’nı yönetmişti.
Bulgaristan Bilimler Akademisi Balkan Araştırmaları Enstitüsü'nde gazeteci ve politika analisti olan Marian Karagyozov, Bulgaristan seçimlerini Sputnik’e yorumlayarak ülkenin olası dış politikasını değerlendirdi.

‘Boyko Borisov yeni Bulgar tarihinin en başarılı politikacılarından biridir’

Borisov ve partisinin son 28 ayında neler yaşadığına dikkat çeken Karagyozov, “İster beğenin ister beğenmeyin, kabul etmek gerekir ki Boyko Borisov yeni Bulgar tarihinin en başarılı politikacılarından biridir. 2009'dan bu yana kısa aralarla Bulgaristan'ı yaklaşık 12 yıl başbakan olarak yönetti. 2020'nin yaz ve sonbaharında, birçok Bulgar, hukukun üstünlüğü ve siyaset, ekonomi ve mafya arasındaki bağlantıların üstesinden gelmek için protesto gösterilerine çıktı. 2021 baharındaki olağan genel seçimlerden sonra, eski Başbakan Borisov iktidarı kaybetti, ancak o zamandan beri yapılan üç erken seçimin hepsinde GERB (Bulgaristan'ın Avrupa Kalkınması için Vatandaşlar) oluşumunda her zaman ikinci siyasi güç oldu ve seçimlerde 2 Ekim 2022 GERB, Bulgar vatandaşlarından yüzde 25 ile en yüksek oyu aldı” dedi ve ekledi:

‘Halk önceki koalisyonun, derin sosyal değişim talep eden kesimleri için yeterince hızlı ve derin olmadığını düşünüyordu’

“En çok oyu almasının nedenleri var. Geçen yılın sonundan yakın zamana kadar ülkeyi yöneten koalisyon 4 partiden oluşuyordu. Bu partilerin başını çekense, Batılı ve eğitimli teknokratlardan oluşan yeni kurulan merkezci bir oluşumdu. Üç küçük ortak ise, Demokratik Bulgaristan adlı sağcı bir birlik, Bulgar Sosyalist Partisi ve popüler bir televizyon sunucusu olan Slavi Trifonov tarafından kurulan küçük bir popülist partiydi. Koalisyon, Bulgar toplumunun çeşitliliğini iyi bir şekilde temsil ediyordu, ancak aynı zamanda içindeki partilerin ideolojik çeşitliliği, uzlaşmaların zor olduğu ve vaat edilen reformların hızının, Bulgar toplumunun derin sosyal değişim talep eden kesimleri için yeterince hızlı ve derin olmadığı anlamına geliyordu. GERB'nin mevcut kampanyası, iktidar koalisyonunun yetersiz ve deneyimsiz olduğu ve GERB'nin istikrar getireceği yönündeki açıklamalar üzerinden inşa edildi. Kampanya sloganları şunu söylüyor; ‘Kaostan daha güçlü’.”

‘Belirsizlik, yüksek enflasyon ve baskı yapan enerji fiyatları, koalisyona verilen genel desteğin azalmasına yol açtı’

Ukrayna'daki krizin de Bulgaristan siyasetini etkilemeye başladığını belirten Karagyozov, “Belirsizlik, yüksek enflasyon ve baskı yapan enerji fiyatları, hükümet koalisyonundaki partilere verilen genel desteğin bir miktar azalmasına yol açtı. Görevdeki ‘Değişime Devam Ediyoruz’ koalisyonunun önde gelen ve TV sunucusu olan lideri Trifonov'un liderlik ettiği partide güçlü bir seçmen kaybı gözlemlendi. Halihazırda küçülmeye giden sosyalistler için ise biraz daha mütevazı bir destek düşüşü gözlemledi. Diğer yandan küçük bir destek artışı sağcı koalisyon ‘Demokratik Bulgaristan’ için oldu. Üçüncüsü, rekor düşük katılım kaydedildiği için ağırlığını artıran Borisov'un oluşumunu seferber etmesiydi.” şeklinde konuştu.

‘Bulgaristan halkı ‘statükoyu’ ve ‘değişimi’ destekleyenler olarak iki gruba ayrıldı’

Bulgar toplumunda 2021 baharından bu yana, halk arasında ‘statüko’ olarak adlandırılan partileri (esas olarak GERB'de ve aynı zamanda HÖH'de yer alan) ve ‘değişimi’ destekleyen, nispeten eşit derecede güçlü iki blok ortaya çıktığını belirten Karagyozov, “Bu iki blok, son iki yılda hiçbiri seçimde kesin olarak galip gelemediği için iktidarda olana karşı çıkıyordu. Bulgar toplumunda şeffaf ve yetkin yönetişim ile Avrupa standartlarına göre hukukun üstünlüğü talep eden önemli gruplar var. Bununla birlikte, Doğu Avrupa'da 1989'dan sonraki geçiş, ağır bir sosyal maliyetle geldi. Birçoğu yoksullaştırıldı ve ekonomik sınıfları düşürüldü. Bu nedenle, ilk seçmen grubuna ek olarak, onları sosyo-ekonomik durumlarının kötüleşme riski ile ilişkilendirdiği için keskin bir değişiklik veya kargaşa istemeyen ikinci bir grup daha var. Daha da önemlisi, son 30 yılda iktidarda olan bir dizi partiyle ilgili hayal kırıklığı, onlara verilen desteğin daralması anlamına geliyordu. Bu da tek parti yönetiminin artık mümkün olmadığı ve koalisyonların kurulması gerektiği anlamına geliyordu. Koalisyonlar, Türkiye'deki okuyucularımızın da iyi bildiği gibi, istikrarsızlık anlamına da gelebiliyor. Bu, yaklaşık iki yılda 4 seçim yapılmasına yol açtı çünkü halk ve politikacılar, kartların yeniden dağıtılmasının yeni bir işlevsel hükümetin kurulmasına izin verebileceğini umuyordu dedi.

‘Seçime katılımın ve partilere verilen desteğin düşük olması, halkta öne çıkacak yeni bir şey için bir açlık olduğunu gösteriyor’

Seçimde çekimser kalan ve oy vermeyenlerin yüksek yüzdesi ile mevcut partilere verilen desteğin düşük olmasını değerlendiren Karagyozov, “Bu siyasi alanda bir talep olduğunu, öne çıkacak yeni bir şey için bir açlık olduğunu gösteriyor. Bence insanlar siyasetle daha fazla ilgilenirlerse, sadece bireysel politikacıların çatışması değil, ülkeyi etkileyen büyük meseleler hakkında ideolojik tartışmalar teklif edilir. Bana öyle geliyor ki bu sadece Bulgaristan'ı değil birçok ülkeyi etkileyen bir sorun” ifadelerini kullandı.

‘Bulgaristan’ın dış politikasında bir değişiklik olacağını düşünmüyorum’

Bulgaristan’ın dış siyasi ilişkilerinde bu seçimden sonra da bir değişiklik beklemek için bir neden göremediğini dile getiren Karagyozov, “GERB partisi, yıllardır Avrupa Parlamentosu'ndaki sağ ve merkez sağ partilerin ittifakı olan Avrupa Halk Partisi'nin (EPP) bir parçası olmuştur. EPP sürekli olarak GERB'yi savundu. Seçimden hemen önce Mart 2022'de, EPP'nin önemli isimlerinden biri olan Manfred Weber, Borisov'un Avrupa Parlamentosu'nda tutuklanması konusunu gündeme getirdi. Borissov, bir gasp davasıyla bağlantılı olarak 24 saat gözaltında tutuldu. Borisov, seçimlerin ardından yaptığı ilk açıklamada, ‘Kim Putin'in yanında ve kim ona karşı, kim Ukrayna'nın tarafında ve kim değil, dünya için önemli olduğu için bu pozisyonumuzu açıkça belirtmemiz gereken ilk konu olsun. Ülkeyi başka bir seçime itmek istiyorsak bu Putin için ideal olurdu’ dedi. GERB, Atlantik yanlısı geniş bir ittifak öneriyor, ancak ‘Değişime Devam Ediyoruz’ veya ‘Demokratik Bulgaristan’ gibi partiler, iç siyasi nedenlerle koalisyon önerisiyle ilgilenmiyor gibi görünüyor. Bununla birlikte, onlar ve Rusya yanlısı Uyanış Partisi dışındaki tüm diğer siyasi güçler için, dış politikada pratikte hiçbir farklılık yok” dedi.

‘Parçalanmış bir parlamentomuz var, HÖH'ün daha önce sahip olduğu önemli rolünü yeniden kazanması daha zor’

Halk ve Özgürlükler Hareketi Partisi’nin seçimdeki sonuçlarını da değerlendiren Karagyozov, şunları aktardı:
“HÖH, yüzde 14 oy payı ile seçimlerde üçüncü sırayı aldı. Bu, HÖH'nin oy yüzdesi olarak en yüksek ikinci sonucu. En iyi performansı, 600 binden fazla kişinin desteğini ve oyların yüzde 14.45'ini aldığı 2009'daydı. 240 milletvekilinden 36'sı artık bu partinin olacak. 2005 ile 2014 yılları arasında her seferinde 34 ila 38 milletvekili almasına rağmen, bu, son yıllara göre çok daha iyi bir sonuç. Bulgaristan'da yaşayan etnik Türklerin ve Müslümanların çoğunun oluşumu desteklediği doğru, ancak HÖH ayrıca liberal bir parti olduğunu, tüm azınlıkları ve Bulgar toplumunun tüm kısımlarını temsil ettiğini, Avrupa Parlamentosu'nda bu ‘ailenin’ bir üyesi olduğunu ve bunun için çabalayan bir parti olduğunu vurguluyor. Ancak daha önce, hem sol hem de sağdaki koalisyonlar için bir dengeleyici ve arzu edilen bir ortak olarak HÖH'nin ağırlığı daha büyüktü. Şimdi, en az üç partiyi içeren koalisyonların gerekli olduğu yedi partiden oluşan parçalanmış bir parlamentomuz var. Bu nedenle HÖH'ün daha önce sahip olduğu kaçınılmaz bir faktör olan önemli rolünü yeniden kazanması daha zor.”
GÖRÜŞ
Bulgaristan’da hükümet krizi: 'Artan yakıt fiyatları ve enflasyon koalisyonu böldü'
Yorum yaz