Kiev'de 2014'te ABD destekli darbenin ardından başlayan Ukrayna iç savaşı, sekiz yıl sonra Donesk ve Lugansk halk cumhuriyetlerinin yanı sıra Herson ve Zaporojye bölgelerinin referandumla Rusya Federasyonu'na katılmasıyla yeni bir boyuta girdi.
Moskova, Minsk anlaşmalarının çöpe atılmasının ardından Ukrayna'nın Rusların ağırlıklı yaşadığı bölgedeki iç savaşa özel askeri operasyonla müdahil olmuştu. Askeri operasyonun devam ettiği bir ortamda düzenlenen referandumlar, ezici bir çoğunlukla halkın Rusya'ya katılım arzusunun ifade edilmesiyle sonuçlandı.
Birleşmiş Milletler'in (BM) kendi kaderini tayin hakkının işletilmesinden hareketle Donbass'taki cumhuriyetlerin liderleri ile Herson ve Zaporojye yöneticilerinin katılım başvuruları Rusya Federasyonu'nda yasal gerekliliklerin Duma ve Federasyon Konseyi'nin yanı sıra Anayasa Mahkemesi'nin kararlarıyla da onaylandı. Rusya Devlet Başkanı Putin, anlaşmaları imzaladığı törende Kiev'e müzakere masasına oturma çağrısı da yaptı.
Moskova, Minsk anlaşmalarının çöpe atılmasının ardından Ukrayna'nın Rusların ağırlıklı yaşadığı bölgedeki iç savaşa özel askeri operasyonla müdahil olmuştu. Askeri operasyonun devam ettiği bir ortamda düzenlenen referandumlar, ezici bir çoğunlukla halkın Rusya'ya katılım arzusunun ifade edilmesiyle sonuçlandı.
Birleşmiş Milletler'in (BM) kendi kaderini tayin hakkının işletilmesinden hareketle Donbass'taki cumhuriyetlerin liderleri ile Herson ve Zaporojye yöneticilerinin katılım başvuruları Rusya Federasyonu'nda yasal gerekliliklerin Duma ve Federasyon Konseyi'nin yanı sıra Anayasa Mahkemesi'nin kararlarıyla da onaylandı. Rusya Devlet Başkanı Putin, anlaşmaları imzaladığı törende Kiev'e müzakere masasına oturma çağrısı da yaptı.
Kiev'deki Zelenskiy yönetimi referandumları kınarken, tepki olarak hızlandırılmış NATO üyeliği başvurusunda bulundu. ABD ve AB referandumların sonucunu tanımayacaklarını ilan ettiler.
Ukrayna referandumlarını 2014'te başlayan iç savaştan bu yana uzun sürelerle Donbass'ta yaşamış tek Türk gazeteci olan Okay Deprem ile konuştuk.
'O dönem Donbass halkı zaten istikametini belirlemişti'
Okay Deprem’e göre, Donbass, uzun zamandır ‘kaderini’ Kiev rejiminden koparmıştı. Özellikle Donetsk ve Lugansk'a 2014 darbesi sonrasında ortaya konulan iradeye dikkat çeken Deprem, tarihsel sürecin arka planına işaret etti:
“Rusya Federasyonu’ndaki ilgili yasal süreç henüz bugün tamamlandı. Başkan Putin imzaladı. Evvelsi gün sırasıyla Duma, parlamento alt ve üst kanatlarından oylamalar sonucu karar geçmişti. Sorunun Donbass’ı bağlayan tarafı ve diğer iki ülkeyi bağlayan tarafı var. Donbass, çoktandır zaten kaderini Kiev rejiminden koparmıştı. 2014 yılının nisan başında tek taraflı bağımsızlık ilan eden Lugansk Halk Cumhuriyetleri Mayıs'ta tüm Lugansk ve Donetsk ilinde geçerli olan düzenlenebilen bir referandum yapmak suretiyle Rusya’ya bağlanmak değil ama tek taraflı bağımsızlık kazanma yönünde bir oylama düzenlemişlerdi. Sonucunda ise yoğun bir katılımın olduğu referandumda ezici çoğunluk Ukrayna’dan ayrılmaya 'evet' demişti. Bu tarihsel sürecin böyle bir arka planı var. O dönem Donbass halkı zaten istikametini belirlemişti. Önce Ukrayna’dan ayırma, ardından Rusya’ya entegre olma, katılma kolektif isteği, beklentisi ve arzusu güç kazandı ve kuvvetlendi. Lugansk başta olmak üzere bölge çapında düzenlenen referandumda çok yüksek oranda katılım oldu ve oyların önemli bir kısmı Rusya lehineydi.”
'Donetsk'te referandum birkaç hafta önce ilan edilmiş olsaydı, belki internet üzerinden oy kullanma altyapısı hazırlanabilirdi'
Referandumlar sırasında bölgede bulunan Deprem, Lugansk'ın tamamına yakınında normal usüllerde oylama yapıldığını belirtirken, Donetsk'te savaş halinin buna imkan bırakmadığını anımsattı. Deprem, referandumun zamanlamasının online oylamaya da imkan bırakmadığını aktaran Deprem, yine de nüfusun önemli oranda yaşadığı güney tarafında oyların kullanıldığını kaydetti:
“Lugansk’ın tamamına yakını normal usuller çerçevesinde oy kullanabildi. Ben de referandumun son günlerinde oradaydım. Hem başkent Lugansk’ta hem iki önemli stratejik kent Lisiçansk ve Severodonetsk’te oy verme sürecini takip edebildim. Pek çok röportaj yaptım. Ancak Donetsk tarafında maalesef bölgenin tamamında referandum düzenlenemedi. Eyaletin kuzey taraflarında yüzde 45’ine yakınında insanlar oy kullanamadı. Çünkü savaş hali devam ediyordu. Diğer tarafta online olarak da kullanamadılar. Bu Rusya Federasyonu’nun tercihi oldu. Eğer referandum en azından birkaç hafta önce ilan edilmiş olsaydı belki internet üzerinden oy kullanma altyapısı hazırlanabilirdi. Bu demek oluyor ki Donetsk kuzeyindeki kesimler de Ukrayna yönetiminin altında olmalarına karşın, online olarak en azından bir kısmı oy kullanabilirdi. Ancak Rusya bunu çok önemsemedi, bu olamadı. Ama ne olursa olsun Donetsk’te nüfusun önemli oranda yaşadığı güney tarafı zaten sekiz küsür yıldır egemenlik altında tuttuğu bölgede oylar kullanılabildi. Mariupol buna eklendi, şubattan sonra gelişen süreçte Makeevka, Gorlovka gibi büyük kentler yerleşim birimlerinde."
'Diğer iki bölgede referandum en erken kasımda bekleniyordu'
Deprem, Zaporojye ve Herson'da ise Donbass'a kıyasla Rusya'ya entegre olma sürecinin yeniliğine dikkat çekti. Bu bölgelerde halkın oylamayı en erken kasımda beklediğini belirten Deprem, referandumun Zaporojye'nin sadece güney bölgesinde yapılabildiğini, Herson'da ise insanların olabildiğince oylarını kullandığını aktardı:
"Hem Zaporojye hem de Herson illeri için Ukrayna’dan ayrılarak Rusya’ya entegre olma süreci çok yeni bir olay. Orada şubattan itibaren gelişen bir süreç söz konusu. Maalesef ki özellikle Zaporojye'de referandum kararının çok hızlı alınması durumu var çünkü normal şartlarda bölgenin genelindeki halk en erken kasımda bekliyordu. Düne kadar 23 Eylül’den önce sormuş olduğumuz insanların tahmini en az kasımdı. Zaten hazırlık yapılması, askeri hareketliliğin devam etmesi en temel neden. Zaporijya’da Rus güçleri ve onlarla hareket eden yerel güçler, coğrafi olarak yüzde 60 küsürü, ancak nüfusun yüzde 40’ından biraz daha azında bir kontrol sağlamışlardı. Dolayısıyla bu referandum da güneyinde yapılabildi. Toplam Zaporojye eyaletinin de nüfus açısından yüzde 30-35 oy kullanabildi, halihazırda göç etmemiş geriye kalanlar nezdinde. Sürecin toplamdaki meşruiyetine dair bir soru işareti oldu. Çünkü Zaporioye’nin kuzeyindeki insanlar oy kullanamadılar. Bunun da merkezinde aynı eyaletin başkenti var. 2014’ten sonra kaybettiği birkaç yüz bin nüfusa rağmen 700 bin kişinin kaldığı bir yerdi. Güneyden kuzeye göç neticesinde 800 bine kadar kişinin hala yaşadığı bir yer. Etrafındaki irili ufaklı yerleşim yerleri 1 milyon küsür kişi hala Kiev rejiminin kontrolündeki kuzey tarafında referandum yapılamadı. Online da oy kullanamadılar. Çünkü 20 Eylül’de referandum kararı ilan edildi, 23 Eylül’den tam üç gün önce. Üç gün içinde nasıl bir internet altyapısı hazırlanabilir ki. Herson bölgesinde genel asayiş şartları temin edilmeden referandum yapıldı. Ama ne olursa olsun başta başkent olmak üzere insanlar olabildiğince oy kullandılar.”
‘Ukrayna yönetimi yaklaşık 8 yıldır bölgenin dünya ile finans bağlantısını kesti, emekli aylıklarını dahi ödemedi’
8 yılı aşkın süre içerisinde bölge halkının hem idari hem politik açıdan Rusya’yı beklediğine işaret eden Deprem, Rusya’nın da Minsk anlaşmalarını beklediği görüşünde. Ukrayna yönetiminin 2014’ün sonbaharından itibaren bölgenin, dünya ile olan bağlantısını keserken emekli aylıkları ve diğer maaşları de ödemediğini aktaran Deprem, bölgenin ihtiyaçlarını uzun zamandır Rusya’nın karşıladığını aktardı:
“Donbass’ta uzun bir süreç yaşandı, 8.5 yıl dile kolay. Hakikaten bölge halkı Rusya’yı bekledi, hem askeri hem de idari ve politik açıdan. Ama bu uzun bir süre gerçekleşmedi. Ama buna rağmen bölge halkı Rusya’ya ‘küsmedi’. Tersine Rusya’ya daha da bağlandılar. Bunda şu etkili oldu, Rusya uzun bir süre bölgeye girmemek için beklemeyi tercih etti. Çünkü Minsk sürecinin sonuçlanmasını beklediler. Rusya’nın Minsk’ten umudu vardı. Uluslararası hukuk çerçevesinde yükümlülükler gereği, en başta Rusya’ya da belli yükümlülükler getirilmişti. Zaten o bağlamda müdahalede bulunamazdı ve bekledi. Bir yandan da 2017’den itibaren hafiften başlamak kaydıyla ama 2018-19’da hızlanmak suretiyle Rusya, Donbass ve ilgili cumhuriyetlerde pasaport dağıtmaya başladı. O süreçte 800 bin kişi, şubata kadar zaten Rusya pasaportu edinmişti. Rusya pandemi öncesinde bölgeyi ekonomik ve sosyal açıdan entegre etmeye başlamıştı. İnsani yardım konvoylarını en baştan bölgeye devretmeye başladı. Toplamda birkaç yüz ton insani malzeme bölgeye ulaştırıldı. Çünkü şunu unutmamak gerekir ki Ukrayna yönetimi 2014’ün sonbaharından itibaren bölgenin, dünya ile olan finans bağlantısını kesti, birkaç yıl içinde ambargo uygulamaya başladı, dahası 2015’ten itibaren emekli aylıkları ve diğer maaşları ödemeyi kesti. Ukrayna’da vatandaşlık bağlarından kaynaklı, birkaç yıl öncesine kadar Donbass ve diğerleri Ukrayna vatandaşıydı. Ama buna rağmen ne emeklilik ne sosyal güvence talep ettiler ve dünya ile ekonomik irtibatı kesildi. Her taraftan gelen mallar da kesintiye uğradı. En temel ihtiyaç maddeleri başta olmak üzere Rusya’dan karşılandı. Başka türlü ekonomi sosyal mekanizmalarla maaşlar da kademeli olarak hemen hemen hepsi zaman içinde memurların ve emeklilerin aylıkları Rusya’dan ödenmeye başladı.”
‘Donbass’takiler için değişen bir şey olmadı, ezici çoğunluk memnun’
Donbass’ta yaşayanlar için değişen pek birşey olmadığını söyleyen Deprem, ezici çoğunluğun memnun olduğunu dile getirdi:
“Donbass’takiler için çok değişen bir şey olmadı. Bana kalırsa ezici çoğunluk bundan memnun. Ne kadar erken o kadar iyi diye düşünüyorlar. Belki Donbass’ın kuzeyinde yaşayanlar vardır. Biraz daha geç olsaydı en azından Rusya fiilen geçtikten sonra keşke oy kullanabilseydik diyenler vardır. Ancak onlardan görüş alamadım orada savaş devam ettiği için. Güneyde zaten Rus kuvvetlerin hakim olduğu sınırlarda hemen hemen herkes memnun. Onlar referandumu daha önce bekliyorlardı. Yaz boyunca da eylül konuşuluyordu. Çoğunluk memnun ama Zaporijya ve Herson tarafı biraz farklılık arz ediyor. Oralarda yeterince zaman geçirdim ama referandum sürecini izleyemedim.”