TÜRKİYE

Kılıçdaroğlu: Öldürülen teröristin DNA raporuna rağmen, tam 2 gündür yalan söylediniz

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu’ya seslenerek, “Öldürülen teröristin DNA raporuna rağmen, tam 2 gündür yalan söylediniz, havuz medyanız manşetler attı” dedi. Bakan Soylu, " İki gün PKK’nın ipini bekledin. Bizi yine şaşırtmadın" diyerek, CHP liderine tepki gösterdi.
Sitede oku
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'in Mezitli ilçesindeki Tece Polisevi'ne yönelik saldırının ardından AK Parti tarafından partisi hedef alınarak yapılan açıklamalara tepki gösterdi.
Twitter hesabından açıklama yapan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya seslenerek, şu ifadeleri kullandı:
İki gündür kirli propaganda yürüten Erdoğan ve yaveri fotoroman Süleyman… Öldürülen teröristin DNA raporuna rağmen, tam 2 gündür yalan söylediniz, havuz medyanız manşetler attı. Oysa ben ne dolaplar çevirdiğinizi iki gündür biliyorum. Bile bile yalan söylediniz.
Şimdi çıkın ve teröriste ait DNA raporunu açıklayın, bu millet bir kez ağzınızdan doğru bir şey duysun. Başsavcıya dosyaya el koyun dediniz. Başsavcıya sesleniyorum, o dosyayı gizlemeye çalışma, biliyoruz gerçekleri… Utanmıyor musunuz!

Soylu'dan yanıt

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına tepki gösterdi.
Bakan Soylu, CHP liderinin paylaşımını alıntılayarak, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
Kılıçdaroğlu; İki gün PKK’nın ipini bekledin. Bizi yine şaşırtmadın. Sizin bu devletle bir meseleniz var. Yapılan saldırıyı ilk önce adamların. DEAŞ'a yıktı.
Tutmayınca adamların "cinnet geçiren bir kadın Polis" yalanına sarıldı. Derdiniz, ortağınız PKK'yı kurtarmak...
Saldırıyı PKK yaptığı belli olup, devletin yargının tespitlerine rağmen teröristleri gazeteci kılığına sokup Türkiye’ye "en büyük gazeteci cezaevi" iftirasıyla teröristleri aklaman ortaya çıkınca PKK açıklamasına sığınacak zavallısın
1-Teröristi taşıyan taksici teşhisini yaptı
2-Yıllarca terör örgütünde birlikte olduğu örgüt mensubu sözde ölümsüzler taburunda sabotajcı eğitimi alıp Türkiye’de eylem yapmak üzere görevlendirildiğini belirtip hemen teşhisini yaptı.
3- Hoşuna gitmeyecek ama parmak izleri ile yapılan çalışmada bir tanesinde eşleşme çıktı.
4- Kurtarıcın PKK’nın açıklamasındaki teröristlerle ilgili tüm detaylara da çalışılıyor.
5-PKK’nın açıklamasını referans alıp kabul ettiği teröristlerle ilgili henüz sonucu çıkmamış raporların üzerinden terör örgütünü ve utanılacak parti raporunu korumaya alıyorsun.
Yani terör örgütünün tespiti imkansız Suriyeli isim verip,
"Zozan arkadaşımızın (yani Dilşah Ercan) bu olayla herhangi bir ilgisi yoktur, görevinin başındadır." demesine sığınmaktan bile utanmıyorsun.
6’lı masada sıkıştın. PKK’ya sığındın . Yazıklar olsun...

Ne olmuştu?

Polisevine 26 Eylül'de düzenlenen saldırıyı gerçekleştirdiği öne sürülen Dilşah Ercan'ın CHP tarafından 2012 yılında hazırlanan 'Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda adının geçtiği iddia edilmişti.
Saldırıyı PKK'nin askeri kanadı olarak bilinen HPG üstlenmişti. Açıklamada, saldırıda "Dilşah Ercan'ın yer almadığı" ifade edilmişti.
Kılıçdaroğlu'nun Avukatı Celal Çelik, saldırıyı gerçekleştirenlerden biriyle CHP’nin ilişkilendirilmesine dair suç duyurusuna bulunacaklarını açıklamıştı.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Celal Çelik, şunları kaydetmişti:
"Alçak terör örgütü tarafından Mersin Polisevi'nde gerçekleştirilen menfur terör eylemi üzerinden ahlaksızca siyasi rant devşirmeye çalışan ve bu kapsamda iftira ve hakaretlere başvuran siyasiler ile havuz medyasının kirli kalem ve ilgilileri bilmelidir ki; Cumhuriyet Halk Partisini haksızca itham etmek, iftiralara maruz bırakmak, terör örgütleri ile yan yana göstermek, teröristlerin korunduğu haksız algısını yaratmak elbette yaptırımsız bırakılmayacaktır! Tam da bu nedenlerle tüm sorumlular hakkında derhal suç duyurusunda bulunulacaktır. Kamuoyunun bilgisine saygı ile sunulur..."
TÜRKİYE
AK Parti Grup Başkanvekili Turan: CHP için gazeteciliğin ön şartı terör bağlantısı mı?
Yorum yaz