Avrupa’nın doğalgaz sıkıntısından dolayı sobaya yöneldiğini söyleyen soba üreticisi Mustafa Emre Krabaşoğlu, “Yeni modellerimiz geldi. Fiyat konusunda da güncel iş yerlerinde elektriğe ve doğalgaza gelen yüzde 50’lik zammı da göz önünde bulundurduğumuzda bu durum fiyatlara yansıdı. Çünkü dökümün eritilmesinde kullanılan ocaklar elektrikli ocaklar. Elektriğe gelen yüzde 50 zam tamamı ile fiyatları artırdığı için genel olarak bir fiyat artışı mümkün. Elektrik ve doğalgaz artışı yüzde 50 ama piyasaya yansıyan ve görünen zam ortalama yüzde 10 ile yüzde 20 arasında. Yaklaşık olarak 1000 TL’den başlıyor sobalarımızın fiyatları 17-18 bin TL’ye kadar artış gösterebiliyor. Sezonumuz yavaş yavaş başlıyor. Şimdi imalatçılar ve satıcılar bütün planlarını normal Türkiye şartlardaki satış şekline göre ayarlamış vaziyette. Avrupa’daki doğalgaz sıkıntısından dolayı bu yıl Türkiye’de bir soba talebi ortaya çıktı. Türkiye’den soba istiyorlar. Bu fiyatları olumsuz etkileyecek, iç piyasayı olumsuz etkileyecek. Fiyat konusunda artış olacak. Yeri gelecek ürünlere yok diyeceğiz. Böylede bir dezavantaj doğdu” şeklinde konuştu.
Vatandaşların yaşanabilecek sıkıntıları göz önünde bulundurmalarını, ve evlerinde iyi kötü demeden bir soba bulundurmaları gerektiğini ifade eden Karabaşoğlu, “Tercih edilen sobalar konusunda ağırlıkta fırınlı, kuzineli sobalar tercih ediliyor. Aynı zamanda önü camlı, şöminesini seyredebileceğimiz sobalarda ağırlıkta tercih ediliyor. Örneği Avrupa’daki sıkıntı Türkiye’de olabileceğini varsayarsak, olmaz diye umut ediyoruz tabi ki ama ihtimallerle böyle bir sıkıntı yaşanırsa, herkesin evinde küçükte olsa, kötüde olsa, iyi de olsa bir sobası bulunmasını, ihtiyaç anında o sobanın yanmasını tavsiye ediyoruz. Yani biz ‘sakla samanı, gelir zamanı’ diyelim” ifadelerini kullandı.
Vatandaşların yaşanabilecek sıkıntıları göz önünde bulundurmalarını, ve evlerinde iyi kötü demeden bir soba bulundurmaları gerektiğini ifade eden Karabaşoğlu, “Tercih edilen sobalar konusunda ağırlıkta fırınlı, kuzineli sobalar tercih ediliyor. Aynı zamanda önü camlı, şöminesini seyredebileceğimiz sobalarda ağırlıkta tercih ediliyor. Örneği Avrupa’daki sıkıntı Türkiye’de olabileceğini varsayarsak, olmaz diye umut ediyoruz tabi ki ama ihtimallerle böyle bir sıkıntı yaşanırsa, herkesin evinde küçükte olsa, kötüde olsa, iyi de olsa bir sobası bulunmasını, ihtiyaç anında o sobanın yanmasını tavsiye ediyoruz. Yani biz ‘sakla samanı, gelir zamanı’ diyelim” ifadelerini kullandı.