Bilal Erdoğan: Ne Amerika'da ne de İtalya'da böyle bir üniversite yurt altyapısı yok

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı'nın (TÜRGEV) Esenler Safiye Ali Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu'nun açılışı törenle gerçekleştirildi.

Açılış töreninde katılımcılara hitap eden İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, TÜRGEV'in 1996'da İSEGEV adıyla yola çıktığını hatırlatarak, "Cumhurbaşkanımızın İstanbul Büyükşehir belediye başkanı olduğu dönemde üniversiteli genç kızlarımızın eğitim için geldiklerinde yurt ihtiyacını karşılamak için büyükşehir belediye başkanı olarak bir girişime ön ayak oluyor. O girişimden bugüne kızlarımızın yükseköğrenimdeki sayılarının artması için 30 yıla yakın bir mücadele devam ediyor. O zaman devletin yurt hizmetleri böyle değildi. İstanbul'a gelip de yurt arayan kızlarımız sağı solu, akrabaları arıyordu. Böyle bir imkan bulamadıkları için o zaman Cumhurbaşkanımız böyle bir vakfa önderlik ediyor" diye konuştu.

'Avrupa'da ve Amerika'da bedava üniversite bedava yurt böyle şeyler yok'

Erdoğan, örgün eğitimdeki dört öğrenciden birine devletin neredeyse ücretsiz yurt imkanı sağladığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Ben 15 yılımı Batı ülkelerinde geçirdim, Amerika ve İtalya'da. Ne Amerika'da ne de İtalya'da böyle bir üniversite yurt altyapısı yok. Bilene ve bilmeyene bir bilen olarak söylüyorum. Avrupa'da ve Amerika'da bedava üniversite bedava yurt böyle şeyler yok. Oradaki insanlar üniversite bittikten sonra özellikle Amerika'da çok ciddi borçlarla mezun olurlar. Örneğin Barack Obama, Chicago senatörü olduğunda daha hukuk fakültesi borçları bitmemişti. 40 bin doların üzerinde borçla senatör oldu. Birçok insan uzun yıllar bu borçlarını ödüyor."

'Bunu sadece başka yerlerde ne olduğunu bilenler fark edebilir'

Türkiye'de böyle bir sorun olmadığını, kredi ihtiyacı olan öğrencilerin aldıkları kadarını ödediklerini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Böylesine güçlü yurt altyapısının ülkemizde olmasından dolayı şanslıyız. Bunu sadece başka yerlerde ne olduğunu bilenler fark edebilir. Bu hizmetleri alan gençlerimiz de daha rahat bir eğitim hayatı sürdürerek, hedeflerine daha emin adımlarla ilerleyeceklerdir. Vakıflar kamu hizmetini ikame eden kurumlardır. Vergilerle devletini destekleyen vatandaşının yanında hayırseverlerin enerjisini ihtiyaç olan alanlara kanalize eder. Bu yurt ihtiyacı da TÜRGEV'in 96'dan beri başladığı, İlim Yayma Cemiyeti'nin 1951'den beri başlattığı, 1973'te İlim Yayma Vakfının başlattığı...Öğrencilerin barınmasıyla ilgili destekleyen bu camia yüz binlerce öğrenciye yurt imkanı sağladı, yüz binlerce öğrenciye burslar sağladı. Hayırseverlerin hayırlarını, zekatlarını, bağışlarını ihtiyaç sahibi öğrenciyle buluşturdu. Bu gelenek devam ediyor. On binlerce öğrenci her yıl bu vakıflarımızın, derneklerimizin ve cemiyetlerimizin yurtlarında kalıyor. Öğrencilere burslar takdim ediliyor. Türkiye'de öğrencilerin yurtlarla ilgili yaşayabileceği sıkıntılarla ilgili bunları siyasete malzeme yapanlar, bu vakıfları beğenmezler. 'Ben TÜRGEV'i sevmiyorum.' Nesini sevmiyorsun? Bu kızların üniversite okumasına aracılık etmesini mi sevmiyorsun? Bu kızların üniversite eğitimleri belki başka durumlarda böyle güvenli kapılar olmasa aileler çocuklarını üniversiteye göndermeyecek. TÜRGEV sayesinde birçok kız çocuğu üniversite, yüksek lisans, doktora eğitimi aldılar. Güvenle, emniyetle ve huzurla kendi hedeflerine yürüdüler."

'Kabul edelim ki Türkiye'de enteresan bir durum var'

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu hizmetleri yerine getiren, bunlara destek veren bütün hayırseverleri takdir ediyorum. Allah hepsinden razı olsun. Böyle ihlasla samimiyetle bu çocuklar okusun diye bunu yaparken de bu çocuklar buradan geçerken bir taraftan da yerli ve milli duruşlarını korusunlar... Kabul edelim ki Türkiye'de enteresan bir durum var. Türkiye'de yabancı okullar var, eski anlaşmalardan kalan uluslararası yükümlülük gibi devam ediyor. Bir de maalesef ülkeye yabancı okullarımız var. Buralara giden çocuklar bu yerliliklerini, bu milliliklerini bu duruşlarını kaybetmeye zorlanıyor. Maalesef böyle eğitim kurumları var. Bizim bir bahtsızlığımızdır. Bununla da mücadele ediyoruz bir yerde. Çocuklarımız bu yerliliklerini, bu toprakların değerlerine olan bağlılıklarını kaybetmesinler, mayaları bozulmasın diye gayret ediyoruz. Bununla kimin alıp veremediği olur? Gelin bu ülke için taş üstüne taş koyan, bu çocukların eğitimine destek vermek için çalışan şucu bucu demeden herkesi destekleyelim. Herkesi Allah rızası için bu yollarında takdir edelim ki bu işleri yapanlar, katkı sağlayanların sayısı artsın."

Fatmanur Altun: İdealist bir nesil yetiştirme gayesiyle çalışmaya devam ediyoruz'

TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı Fatmanur Altun ise vakfın 1996'dan bu yana gençlerin eğitime katkı sağladığını söyledi.

Vakfın çalışmalarını anlatan Altun, "TÜRGEV kurulduğu günden bu yana kız çocuklarının eğitimini merkeze alan bir sivil toplum kuruluşu olmanın yanında onların barınma ve burs ihtiyaçlarını temin eden ve böylece onların gelecekte yapacakları katkı için geleceği inşa etme noktasında onlara önemli destek veren sivil toplum kuruluşu olarak ortaya çıktı. Bizler Cumhurbaşkanımızın vakfımızı kurduğu günden bu yana ilmi ve fikri alanda söz sahibi olmaya aday, ülkesi ve milleti için değer üretmeyi şiar edinmiş gençler yetiştirmeye gayret ediyoruz. Mirasçısı olduğumuz bu değerler, ülkemiz ve ilim dünyamız için her zamankinden daha çok önem taşıyor" diye konuştu.

Altun, TÜRGEV yurtlarının aile sıcaklığı ve yuvanın yanı sıra gençlere topluluk olma imkanı sunduğuna vurgu yaparak, şu ifadeleri kullandı:

"Bir birini bulan, ilmi ve fikri anlamda bir birini besleyen gençler hem kendilerini hem de bugünü ve geleceğin Türkiye'sini inşa ediyor. Sadece yurtlarımız değil, faaliyet gösteren ve gençlere bir muhit olma imkanı sağlayan Güzel İşleri Fabrikalarımız da bu misyon ve vizyon çerçevesinde hizmetlerine devam ediyor. Köklerinden ve geçmişten beslenen, dalları ise geleceğe uzanan, idealist bir nesil yetiştirme gayesiyle çalışmaya devam ediyoruz."

Açılışta Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu da katılımcılara seslendi.

Tören sonunda Altun, Erdoğan, Göksu ve yurdun yapımına katkı veren hayırseverlere tablo hediye etti.